Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Pazartesi Yazısı
Pazar günleri yazmak hiç kolay değil. Çevrenizdeki herkes uyurken, sokağın sessizliği henüz bozulmamışken siz erkenden kalkıyorsunuz. Önce bir duş, ardından bir şeyler atıştırma, sonra elinizde kahve fincanıyla bilgisayarın başına geçiyorsunuz.
\nBugün ne yazayım?
\nTelevizyonu açıp kanallar arasında dolaşıyorsunuz. O kakara kikiri sabah programlarından başka bir şey yok televizyonda. “Fasulyenin nimetleri” üzerine yazacak haliniz yok ya! Esinlenecek bir konu bulurum umuduyla internetten gazeteleri tarıyorsunuz. Yok!
\nMeslektaşlar, okurların pazar keyfini kaçırmamak için “hafif şeyler” yazmaya özen göstermişler. İnsanların kafası hafta boyunca siyasetle, ölümlerle, kazalarla, bin bir türlü dehşet haberiyle dolmuş, sinirleri altüst olmuş; yaraya tuz basar gibi bir de biz bozmayalım ağızlarının tadını diye düşünmüşler. Haklılar.
\nAma benim durumum farklı, yazacağım yazı “pazartesi yazısı”, bir ağırlığı olmalı.
\n***
\nDışarıda ılık bir eylül güneşi; penceremi açıyorum, tertemiz bir hava, karşı evin çatısına iki martı konmuş, oynaşıyorlar. Gagalaşmalarını izliyorum bir süre. Aşağıya bakıyorum, pastanenin kaldırıma çıkarılmış masasına yaşlı bir kadın oturmuş, önünde çay bardağı bir şeyler yiyor, ne yediğini seçemiyorum. Önemli mi? Doğal ki değil, ama merak ediyorum işte. Karşı köşedeki manav sebzelerin üzerine su serperken, çırağı da elindeki bezle elmaları parlatıyor.
\nBen hâlâ kayda değer bir konu bulamıyorum.
\nOysa yazacağım, bir “pazar yazısı” olsa o manavla çırağını, pastanede ne yediğini bilemediğim o yaşlı kadını yazabilirim. Hayatın içinden üç insan, hoş olur aslında, ama kim bakmak ister ki yalnızlığını yaşayan yaşlı bir kadının pazar sabahından bir fotoğraf karesine.
\n***
\nİmdadıma yine Başbakan yetişiyor. Yandaş bir ekranda sureti belirince “İşte” diyorum, “konu çıktı”! Biliyorum, millet bıktı, usandı Başbakan’ın “Arap Baharı” serüvenlerini okuyup izlemekten. Başbakan’ın her sözünde yeni bir “keramet” keşfeden, ne yapıp ediyorsa onu övgülere boğmaya doyamayan yandaş kanal, o “tarihi” Libya konuşmasını bilmem kaçıncı kez yayımlıyor.
\nDinliyorum. Libyalılara gaz, Beşşar Esad’a demokrasi dersi veriyor. Onun yönettiği ülkenin bir insanı olmasam inanacağım söylediklerine, “Vay be, ne demokrat bir devlet adamı!” diyeceğim. Parmaklıklar arkasındaki gazetecilerin adları geçiyor belleğimden, o kadar çoklar ki… O konuşurken, Balbay, Şık, Şener, Yurdakul, Yalçın diye haykırmak istiyorum ekrana…
\nDuymaz ki!
\n***
\nKonuyu buluyorum bulmasına da günümün içine ediliyor.
\nYeniden penceredeyim. Yaşlı kadın gitmiş. Boş kalan masasının üzerinde bir serçe bir uçtan bir uca sekerek kırıntı arıyor.
\nManavın çırağı biraz önce parlattığı elmaları bir plastik torbaya dolduruyor. Yüzünde nedense hınzırca bir gülümseme var.
\nBir ambulansın siren sesi duyuluyor uzaktan.
\nMartılar hâlâ oynaşıyorlar. Mutlular. Hep böyle kalsınlar diye diliyorum içimden.
\nEkrandaki Başbakan susmak bilmiyor.
\nEmre Kongar dostum hükümete ilişkin “Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz!” diye yazmıştı dün, yüksek sesle yineliyorum ekrana karşı.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Nevşin Mengü hakkında karar
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Bakanlık 5 ildeki lahmacuncuları ifşa etti