Kanatsa kanat vücutsa vücut

Yılbaşı gecelerini renklendiren Victoria’s Secret melekleri var ya...

Benzerlerini Sezen Aksu konserinde gördük geçen gece...

Sezen’in melekleri erkekti haliyle...

“Onlar yapar da ben yapamaz mıyım” dercesine, erkek melekleriyle sahnede dans etti Minik Serçe...

“Kanatsa kanat, vücutsa vücut; bizimkilerde de var” mesajı verdi.

Tamince 'Erdoğan'ın adamı' kesin bilgi

AKP ile Cemaat’in yakın olduğu günlerdi. Türkiye iş dünyasında yeni bir isimle tanışıyordu. O isim Fettah Tamince idi. 26 Nisan 2004’te Hürriyet’te Yener Süsoy’a verdiği söyleşide şunları söylemişti: “Fethullah Hoca benim için bir değerdir, bir idoldür; sık sık Amerika’ya gidip ziyaret ediyorum. 12 yaşımdayken Van’da onun misyonunu temsil eden insanlarla görüşmeye başladım. Lisedeyken vaazlarını dinlemek için Antalya’dan İzmir’e giderdim. Annem, babam hacıdır, her ikisi de Fethullah Hoca’ya, Said-i Nursi’ye sempati duyar. Hoca Efendi bize inanılmaz boyutta insan sevgisi aşıladı, ortaya koyduğu misyonu sonuna kadar destekliyorum.”

Tamince, aynı söyleşide Erdoğan için; “Tayyip Erdoğan’ın adamı mıyım, evet adamıyım, çünkü çok doğru işler yapıyor” diyecekti. Cemaat ile AKP’nin yollarını ayırmasıyla pek çok işadamı gibi onun da bir tercih yapması gerekti. Kimin “adamı” olacaktı? Gülen’e yakın işadamlarına polis baskınları yapıldığı günlerde onun da listede olduğu söylendi. Tamince o günlerde Mustafa Karaalioğlu’nun sitesi karar. com’a yaptığı açıklamada “Cemaat’le dershane süreciyle uzaklaşma durumum başladı. 17 - 25 Aralık’tan itibaren Gülen Cemaati’yle ilişkimi tamamıyla bitirip işlerime konsantre oldum” dedi.

Ancak Tamince hakkında “dedikodular” bitmeyecekti. Son olarak; iktidarla özellikle Erdoğan ile arasının kötülüğü yüzünden merkezini Dubai’ye taşıdığı haberleri çıktı. Tamince dün hürriyet com.tr’ye bir açıklama yaptı ve dedi ki: “Ben işadamıyım. Aramızın bozuk olduğu kişilerle ne kadar kısa süre önce görüştüğümü söylesem siz de şaşırırsınız. Ama bu sefer de ‘Fettah bunun pazarlamasını yapıyor’ denecek.”

Tamince’de son durum bu. “Değişiklik olursa” onu da yazarız.

Oraya kadar girmeseniz

“İleri demokrasi” işi yattı, ama “ileri derecede oral ilişki” tartışması tırmanıyor.

Ali Rıza Demircan’ın oral seksin “ileri derecede olanı”nın haram olduğu açıklamasına Cübbeli Ahmet, hasta yatağından cevap yetiştirdi.

Malezya’dan, Endonezya’dan örnekler verdi.

İşi mezhep meselesine indirdi:

“Hanefi’ye göre pistir, Şafi’de temizdir” dedi.

Hani Çinliler İslamı yok etmeye, değerini düşürmeye çalışıyor filan diye çekik gözlülere saldırıyorlar ya…

Bu tartışmalar varken, Çin’e Hind’e gitmeye gerek var mı?

66 salonda kim toplanacak?

Biliyorsunuz Erdoğan, kaçak sarayı Cumhurbaşkanlığı muhabirlerine dolaştırdı.

Bu tura Cumhuriyet, Sözcü, Birgün muhabirleri ise alınmadı.

Tura alınan muhabirlere göre, Kaçak Saray’ın sadece Erdoğan’ın makam katının bulunduğu bir bölümünde 20 toplantı salonu, bir de yüzlerce kişilik konferans salonu var.

Külliye’nin toplamında ise 66 salon olduğu açıklanmıştı.

Erdoğan, bu kadar çok toplantı salonunu nasıl dolduracak? Çünkü senede 2-3 bakanlar kurulu, iki ayda bir MGK toplantısı var.