Ebru Kılıçoğlu

Nefes

20 Ağustos 2022 Cumartesi

Pek de deplasman sayılamayan bir maça çıkıyor Galatasaray Ümraniyespor karşısında… Sakatlanan Midtsjo yerine Torreira tercihi dışında Giresunspor karşısındaki kadro ve taktikle çıkıyor Okan Hoca sahaya. Teoride iş yapması gerekiyor sistemin. Nitekim Galatasaray oyuna pozisyona girerek başlıyor. Ancak bu, ilk dakikalarda gelen ve kaleciyle burun buruna kalan Seferovic’in anlamsızca Emre Akbaba’ya pas olarak kullandığı vuruş, teorinin pratiğe çok yansımayacağının sinyalini veriyor… Tecrübeli teknik direktörlerinin bir maestro gibi yönettiği mütevazi kadrosuyla Ümraniyespor ise beklenildiği gibi oynuyor: Oyunu çirkinleştirmiyor. Kapanmıyor. Kendi 4-1-4-1’lik taktiğini rakibine mümkün olduğunca kabul ettirmeye çalışıyor ancak temkinli olmayı da elden bırakmıyor… İki taraf da kapanmayınca iki taraf da net sayılacak pozisyonlar buluyorlar maç boyunca. Ancak iki takımın futbolcuları da bu maçı ciddiye alıyormuş gibi gözükmüyor. Oynamadıkları söylenemez ama oyuna eşlik etmesi gereken ‘şuur’ çoğu zaman eksikliğini hissettiriyor. Özetle bu tablo iki taraf için de bal yapmayan arıların maçı. Seyirciyse sadece vız vız kısmını duyuyor. İnsanın üzerine bir rehavet çöküyor… İşte o rehaveti Gomis bozuyor. 86’da uzaktan vurduğu şuta Serkan dur diyemiyor. Galatasaray geç bulduğu golün kıymetini biliyor. Öyle bir üç puan ki bütün camiaya derin bir nefes aldırıyor…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kazanç ve kayıp 16 Nisan 2024
Hamur 3 Nisan 2024
Füzyon 18 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları