Haftalardır aynı şeyi konuşuyoruz…

Kız çocuklarının ‘rızası’, ‘cinsel olgunluğu’, ‘doğurganlığı’ ve evliliği. 

Bunları gündeme getirenlerin hemen hepsi erkek ve 40 yaş üstü. 

Dinbaz kanallarda, tacizci sosyal medya hesaplarından sakallarını sıvazlayıp, gözleri parlayarak kız çocuklarının aslında nasıl erkenden kadın olduğundan söz ediyorlar. 

Bir ilahiyatçı cennetteki erkeklere günde 100 bakire verileceğinden, kadınların hepsinin bakire olacağından, erkekleri hurilerin beklediğinden, erkeklerin hurilerle sabahtan akşama kadar seks yapacağından söz ediyor. 

Cennet kavramı sabahtan akşama seks ve erkeklere cinsel tatmin için bir mal gibi hediye edilen kadınlar üstünden kuruluyor. 

Sonra din bezirganı bir politikacı çıkıp  “Anadolu’da yıllardan beri büyüklerimiz 14, 15, 16 yaşında evlenmiş, mutlu yuva kurmuşlardır. 15 yaşında biri cinsel olgunluğa eriştiğine göre rızası geçerlidir” diyor. 

Bir çocuğun ne zaman cinsel olgunluğa eriştiğini ondan onlarca yaş büyük erkekler belirliyor. 

Utanıp, yerin dibine geçip, suçlarını çekip ortadan kaybolmuyorlar. 

Hayır. 

Daha da pervasızca gösteriyorlar kafalarındaki karanlığı… 

Bir ‘profesör’ sadece orta yaşlı erkeklerin katıldığı bir programda çocuk tacizini ve tecavüzünü meşrulaştırmak için kız çocuklarından salya salya ‘süper kadınlar’ olarak söz ediyor. 

"Süpermen'i bilmem ama süper kadın diye bir ırk var. Bu da 13-16 yaş arasında. İstediğiniz doktora sorun, en üstün nitelikli insan bu yaşlardakiler... Hadi biraz büyütelim 12-17 olsun; çok muazzam rejenerasyon kabiliyeti var, vücudu mükemmel falan. Yani bu yaş ilk çocuğu doğurmak için ideal bir yaş olarak belirlenmiş” yalanını göz kırpmadan savuruveriyor. 

Siz bunların meczup, marjinal, azınlık olduğunu sakın sanmayın. 

Bu sesler ülkede tek tek hedeflenen, gözetlenen, gençken boynunu eğmesi istenen, küçük kız çocuklarına ve elbette kadınlara sistematik düşmanlığın derin fay hattının sözcüleridir.  

Ancak o fay hattı izin verirse yankılanır o sesler ve yüzeye çıkar. 

O sesler erkeklik iktidarlarını en başta kız çocukları üstünden kurmak ve sürdürmek ister. 

Çünkü o kız çocuklarına özgürlük içinde büyüme ve bir gün gerçekten ’süper kadınlara’ dönüşme şansı verilirse,  o kadınların kendilerini, kara böcekler gibi çizmeleri altında ezeceklerini adları gibi bilirler.