Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

CHP, Sisyphos'laşırken...

21 Temmuz 2012 Cumartesi
\n

Yunan mitolojisinin en çok bilinen, edebiyatta ve günlük yaşamda en çok kullanılan efsanelerinden biri Sisyphosun öyküsüdür:

\n

Gerek insanlığın hallerini gerekse pek çok olayı anlatırken Sisyphos gibi denir.

\n

Efsane aslında Yunan mitolojisindeki bütün öyküler gibi değişik biçimlerde anlatılır ama esası değişmez:

\n

Kral Sisyphos, Tanrıların Tanrısı Zeusu, yine bir kadın ve çapkınlık serüveninden dolayı kızdırmıştır.

\n

Üstelik bununla da yetinmez, Yeraltı Tanrısı Hadesi de, kendini almaya gelen Ölümü aldatıp hapsederek ve insanların öbür dünyaya gitmesini engelleyerek kızdırır.

\n

Yakalanır ve sonsuza dek bir cezaya çarptırılır:

\n

Büyük bir kayayı, ulu bir dağın tepesine kadar ite ite, (çizimlere göre yuvarlaya yuvarlaya) kan ter içinde çıkaracak ama zirveye varmasına bir parmak kala kaya geri düşecek ve Sisyphos onu yeniden yukarı çıkarmaya çalışacaktır

\n

Ve en önemlisi bu ceza, yani bu çaba, sonsuza kadar sürecektir!

\n

Bu efsaneyi günlük yaşamda, sanat ve edebiyatta ölümsüz kılan işte verdiği bu mesajdır:

\n

Sisyphos, aynı hedefe varmak, bu hedefin önündeki güçlükleri yenmek için, büyük bir çabanın gösterilmesini, hedefe ulaşıldığı anda, yeniden başa dönülmesini ve böylece bu büyük çabanın, sonsuza kadar tekrarlanarak sürmesini simgeler

\n

Aynen Türkiye Cumhuriyetini kuran kadroların oluşturduğu CHPnin Demokrasi ve Özgürlükler savaşı gibi!

\n

***

\n

Sisyphos efsanesi, pek çok sanatçı, yazar ve düşünür gibi ünlü egzistansiyalist yazar Albert Camusye de ilham kaynağı olmuştur:

\n

Le Mythe de Sisyphe adlı denemesinde insanlığın çabalarının hem anlamsızlığını, hem de insan iradesinin tanrılarla çatıştığında bile yenilmezliğini işaret eder.

\n

Nitekim bu efsanenin bu denli yaygın kullanılmasının sırrı da bu çelişik mesajdadır:

\n

Bir yandan pek çok çabanın boşuna olduğunu, yaşamın anlamsızlığını vurgularken, öte yandan insan iradesinin gücünü, yenilmezliğini ve kadere karşı direnişini simgeler!

\n

***

\n

Kurultay öncesinde, sırasında ve sonrasında CHP hakkında yazarken birdenbire aklıma bu efsane gelmişti.

\n

Özellikle Kurultayda oybirliğiyle kabul edilen Demokrasi ve Özgürlüklerbildirisini okurken ve size aktarırken birdenbire bir de ja vu”, “Biz kaçıncı kez aynı filmi görüyoruz! duygusuna kapılmıştım

\n

Bu nedenle de CHPnin, Cumhuriyeti kuran, Çok Partili Düzene geçen, Demokrat Partinin diktatörleşme eğilimlerine karşı İlk Hedefler Beyannamesini yayımlayan, Ortanın Soluhareketini başlatan, 12 Eylül sonrasında Sosyal Demokratları birleştirmeye çalışan parti olduğunu vurgulamıştım.

\n

Dün Ali Sirmenin bir sosyoloji dersi niteliğindeki enfes yazısını okurken bugün artık bu efsaneyi siz değerli okurlarıma aktarmaya kesin karar verdim.

\n

Bakın Ali Sirmen CHPyi ve Türkiyeyi irdelediği yazısını nasıl bitiriyor:

\n

Azgelişmişliği, gelişmişlikten ayıran en büyük farklardan biri de buradadır.

\n

Farklılık birinin sorunlu, öbürünün sorunsuz olmasından kaynaklanmaz.

\n

Ama gelişmiş toplum sürekli yeni sorunlarla baş etmeye çalışırken, azgelişmiş hep aynı sorunlarla cebelleşip durur.

\n

17 Temmuz günü Arena Salonunda CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlunun aşağıdaki sözlerini dinlerken, elimde olmadan aklımdan bunlar geçti:

\n

...Üretimi değil, tüketimi önceleyen bir politika izliyoruz.

\n

Unutulmaması gereken bir gerçek şudur:

\n

Bilgi toplumunun, bilgi ekonomisinin ışık kaynağı üniversitelerdir, eğitim kurumlarıdır.

\n

Özerk olmayan bir üniversite özgür olmayan bir bilim insanı bilgi üretemez.

\n

Bunun içindir ki, üniversiteleri özerk, bilim insanını özgür kılmalıyız...

\n

Güldüm, aklıma ancak gazetelerden izlediğim elli yıl önceki hatta daha da eski CHP kurultayları geldi.

\n

Oralarda da İsmet İnönü üniversite özerkliğinden söz ederdi.

\n

Aradan elli yıl hatta daha fazla geçti, insanlar gitti, yenileri geldi, hâlâ aynı sorunlarla debeleniyoruz.

\n

Bütün bu süre zarfında dünya Türkiye için boşa dönmüş demek ki.

\n

Gülelim mi, ağlayalım mı?...”

\n

***

\n

Demokrasi ve özgürlükleryolunda Sisyphoslaşan CHP neyi simgeliyor?

\n

Siyasetin ve bu çabaların anlamsızlığını mı

\n

Yoksa insan iradesinin, özgürlük savaşındaki yenilmezliğini mi?

\n

Bu sorunun Türkiyedeki yanıtını seçmenler verecek!

\n

Onun için, Demokrasi ve Özgürlükleradına çalışmak zamanıdır

\n

Hepimiz birer Sisyphosa dönüşsek bile!

\n

(Son paragraf, bana Yazıyorsun, yazıyorsun, konuşuyorsun, konuşuyorsun da ne oluyor? diye soranlara da yanıtımdır!)

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Filler savaşında Türkiye 12 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları