Cumhurbaşkanı’na hakaret maddesi kaldırılmalıdır!

27 Ocak 2022 Perşembe

Cumhurbaşkanı’na Hakaret Maddesi’nin kaldırılmasının gerekçelerini özetlemeden önce, Erdoğan’ın en azından iki rakibi için neler dediğini Yılmaz Özdil’in bir yazısından anımsayalım:

Kemal Kılıçdaroğlu’na “cibilliyetsiz, yüz karası, seviyesiz, bahtsız bedevi, kirli dudak, Pensilvanya maşası, Kandil ortağı, katil Eset’in arkadaşı, DHKP-C avukatı, terör örgütüne üye olduğunu görürseniz şaşmayın, eli kanlı darbeci, cani ruhlu, soysuz, tinerci, çapsız, sığ, şizofren tip, ahlak yoksunu, namussuz, siyasi sapık, cüce, cahil, fırıldak, etrafa zehir saçıyor, yaradana karşı küstah, haysiyetsiz”.

Devlet Bahçeli’ye “vampir, kan emici, ırkçı, kafatasçı, şehit sömürücüsü, ağzından salyalar akıyor, köksüz, alçak, adi, cahil, çirkin, bilinçsiz, hasta kafa, Pensilvanya ortağı, eşkıya, bostan korkuluğu, zihniyle dili arasındaki kayış koptu, evladı yok bunun, aile nedir bilmez, çoluk çocuk nedir bilmez, marjinal sol örgütlerin maymunu, harcırahlarımı sadaka olarak sana vereyim, alçak, zehirli dil, rezil, çakal, senin etrafındakiler insan suretindeki ahlaksız, senin etrafındakiler esfel-i safilin, uçma özürlü, ikiyüzlü, namert”.

***

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, Türk Ceza Kanunu’nda “Cumhurbaşkanına hakaret” suçunu düzenleyen 299’uncu maddenin yürürlükten kaldırılması için kanun teklifi hazırladı.

Gerekçenin ve Özgür Özel’in sözlerinin bazı bölümlerini aşağıda siz okurlarım için alıntılıyorum.

***

“Türk Ceza Kanunu’nun 299’uncu maddesi, ‘tarafsız, siyasi parti bağı bulunmayan’ cumhurbaşkanları için tasarlanmış olup, 16 Nisan 2017 tarihli rejime kasteden anayasa değişikliğinin ardından anayasada yeni bir ‘cumhurbaşkanı’ tarifi yapılmıştır.

Türk tipi başkanlık sistemi olarak tarif edilen bu yeni rejimde cumhurbaşkanının bir siyasi parti üyesi, dolayısıyla üyesi olduğu siyasi partinin genel başkanı olabilmesinin önündeki engel kaldırılmıştır.

Aynı ile hem vali hem partisinin il başkanını atayabilen, siyasi rakiplerine sabahtan akşama kadar ağır hakaretlerde bulunabilen bu kişi, hem kabineye hem partisinin karar organlarına başkanlık etmekte, yüksek yargı organlarının üyelerini seçerek yargı erki üzerinde de bir tahakküm oluşturmaktadır.

Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı döneminde, cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla 160 bin 169 kişi hakkında soruşturma açılmış olması, 12 bin 881 kişinin mahkûm edilmesi, Türk Ceza Kanunu’nun 299’uncu maddesinin suiistimal edilmiş olduğunun açık göstergesidir.

9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel döneminde 71, 10. Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer döneminde 82 ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül döneminde 233 kişinin bu suç nedeniyle mahkûm edildiğine ilişkin resmi veriler, Erdoğan döneminde bu maddenin bir intikam aparatı haline dönüştürüldüğünü göstermektedir.

Halihazırda CHP grubuna mensup milletvekillerinin dokunulmazlıkları nedeniyle bekleyen fezlekelerinin en az 141’inin cumhurbaşkanına hakaret iddiasıyla düzenlenmiş olması, durumu daha da vahim kılmakta, bu maddeyi gerekçe göstererek cumhurbaşkanı siyasi rakiplerinin siyaset yapma biçimlerine müdahale etmeye çalışmaktadır.

Son olarak gazeteci Sedef Kabaş’ın bu suç gerekçesiyle hakkında soruşturma başlatılması ve tutuklanmasıyla, gazetecilere, sanatçılara, aydınlara ve tüm vatandaşlara iktidar partisi ve ortakları aracılığıyla bir gözdağı verilmek istenmektedir.

Çok yakın bir süre önce ülkenin yüz akı sanatçılarından Metin Akpınar ve Müjdat Gezen’in aynı madde kapsamında adliye koridorlarında bekleyen görüntüleri hafızalarımızdadır.

Ancak çok daha önemlisi, bir siyasi partinin genel başkanı sıfatını da kullanan cumhurbaşkanının 21’nci yüzyılda demokrasinin vazgeçilmez unsuru olan düşünce ve ifade özgürlüğünü içselleştirmesi, farklı seslere ve farklı düşüncelere tahammül etmeyi öğrenmesi, kendi görüşünden olmayan insanları susturmak yerine onları dinlemeye çaba harcaması gerektiği açıktır. Hazırlanan bu kanun teklifi ile ifade özgürlüğünü açıkça kısıtlayan Türk Ceza Kanunu’nun 299’uncu maddesinin yürürlükten kaldırılması amaçlanmaktadır.”

***

TCK’nin 299. Cumhurbaşkanı’na Hakaret maddesi, hem bugünkü Anayasa’ya aykırıdır hem de seçimlere giderken bir baskı ve korku aracı olarak kullanılmaktadır.

Mutlaka kaldırılmalıdır!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yeni anayasa tuzağı 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları