İsmet İnönü’nün demokrasi hamleleri-4

18 Eylül 2022 Pazar

İçerideki ve dışarıdaki sevgili okurlarım:

Yaşanan haksızlıkları, hukuksuzlukları unutmadan...

Bunları kanıksamadan...

İçeridekileri hapseden, dışarıdakileri de baskıya ve açlığa mahkûm eden, din ekseninde sağ politika yapan iktidarların ülkeyi bugünlere nasıl getirdiğini irdelemeye devam ediyorum.

***

İsmet İnönü sadece İnönü savaşlarının ve Lozan Barış Antlaşması’nın kahramanı değil, aynı zamanda tam bir “Demokrasi Kahramanı”dır da:

1) 1946’da Demokrat Parti’nin kuruluşuna yol vermiş ve 1947’de 12 Temmuz Beyannamesi ile “Çok Partili Düzen”e geçildiğini ilan etmiş...

2) 14 Mayıs 1950’de serbest seçimleri yapmış ve kaybedince iktidarı barışçı yolla, bir önceki düzenin temsilcilerine, yani tarikatların, din adamlarının ve emperyalistlerin müttefikleri olan Demokrat Parti’ye teslim etmiş...

3) Demokrat Parti’nin iktidara gelir gelmez, ifade ve muhalefet özgürlüğünü ihlal etmesine ve iktidarı süresince Demokratik Rejimin bütün temel kurum ve kurallarını yozlaştırmasına on yıl boyunca bıkmadan usanmadan karşı çıkmış, mücadele etmiş, temel hak ve özgürlükleri savunmuş...

4) 14 Ocak 1959’da ülke için gerçek bir Demokratik Rejimin temellerini belirleyen “İlk Hedefler Beyannamesi”ni yayımlamış...

5) 1961 Anayasası’nın hazırlanmasına destek vermiş, bu arada üç siyasal idama, yazılı ve sözlü olarak karşı çıkmış...

6) Talat Aydemir’in 22 Şubat 1962 ve 21 Mayıs 1963 tarihlerindeki iki darbe girişimini bastırmış...

7) Yine 1965 yılına kadar Başbakanlık yaptığı koalisyon hükümetleri ile 1961 Anayasası’nın “Demokratik ve Laik Sosyal Hukuk Devleti”nin kurum ve kurallarını hayata geçirmiş...

8) CHP’yi “Ortanın Solu”na taşımış...

9) 12 Mart Faşist Darbesi’nin en az zararla atlatılması için çaba sarf etmiş...

10) Siyaset sahnesinde desteklediği ve CHP Genel Sekreteri yaptığı Bülent Ecevit’e karşı Genel Başkanlık yarışına girmiş ve kaybedince asaletle partisinden ayrılmıştır.

Bugün Türkiye’de hâlâ Demokratik bir Rejimin kırıntıları kalmışsa ve Demokrasi için bir özlem ve umut varsa bunu önce Cumhuriyet’i kuran Atatürk’e, sonra da Cumhuriyet’i Çok Partili Düzen’e geçiren İsmet İnönü’ye borçluyuz.

***

Elbette bugünkü rejim bunalımı da bütün siyasal, sosyal, kültürel ve ekonomik sorunlarla birlikte:

İsmet İnönü’nün, çağdaş sınıfların ve Demokrasi Bilincinin gelişmesinden önce, acele ederek “Çok Partili Düzen”e geçmesinden...

Ve daha da önemlisi:

Bu nesnel ve öznel sınıfsal ve siyasal bilinç eksikliğini istismar eden Demokrat Parti’nin Demokratik Rejimi yozlaştırmış olmasından kaynaklanıyor.

Demokrat Parti’nin kurucuları, İsmet İnönü’nün Demokratik Rejim anlayışını ve özlemini içselleştirmiş ve 1950’den sonra Demokrasiyi güçlendirmeye devam etmiş olsalardı, Türkiye şimdiye kadar çoktan Avrupa Birliği’nin önde gelen Demokratik ülkelerinden biri haline gelmiş olurdu.

***

İsmet İnönü’nün 1946’da başlayan birinci Demokrasi hamlesi:

1950’deki seçimlerle başarıya ulaştı ama Demokrat Parti tarafından istismar edildi ve çöpe atıldı.

İsmet İnönü’nün 1950’de Demokrat Parti’nin Demokratik Rejimi yozlaştırmasına karşı başlayan ikinci Demokrasi hamlesi ise:

Üç siyasal idamı önleyemedi ama 1961 Anayasası ile sürdü; 1965’e kadar hem Talat Aydemir’e karşı Demokratik Rejim koruyuculuğu ve hem de “Demokratik, Laik ve Sosyal Hukuk Devleti” kuruculuğu ile devam etti...

Fakat 1965 seçimlerinden sonra Demokrat Parti’nin devamı olan Adalet Partisi’nin iktidara gelmesi ve bu partinin de 1961 Anayasası’na karşı tutum ve davranışlar sergilemesi sonunda 12 Mart 1971 Askeri Darbesi’ne yol açmasıyla ciddi biçimde zedelendi.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yeni anayasa tuzağı 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları