Hakkâri, on beş gündür müthiş saldırının hedefi...

Zamanında Özal’ın “Üç beş çapulcu” dediği PKK saldırıyor, iki haftadır bu saldırı durdurulamıyor ve şehit veriliyor...

En son sekiz şehit haberiyle sarsıldık...

Dilerim bu yazı yayımlanana kadar başka saldırı ve şehit haberi gelmez!

***

Biliyorsunuz başlıktaki atasözünün tamamı “Sırça köşkte oturan komşusuna taş atmaz!” biçimindedir.

Yine biliyorsunuz, sırça, çok ince, çok kırılgan cam anlamına gelir.

***

Ülkenizde çok uzun süreli, dış kaynaklardan ve komşulardan beslenen, ideolojik olarak gücünü etnik kimlikten alan bir terör saldırısı var...

Ne yaparsınız?

AKP iktidarı ne yapıyor?

***

1) Bölgenizde ve komşularınızda bu tür hareketleri besleyen istikrarsızlıkları düzeltmeye, istikrarı sağlamaya, devletler arası ilişkileri düzeltmeye çalışırsınız.

AKP iktidarı, tam tersine, bölgedeki ve komşulardaki istikrarı bozmaya, istikrarlı görünen devletlerdeki istikrarı bile bozmaya çalışıyor.

2) Teröre destek veren ülkelerdeki yönetimlerle diyalog kurmaya, karşılıklı yardımlaşmaya çalışırsınız.

AKP iktidarı, tam tersine, bu yönetimlerle olan dostluk ilişkilerini bile bozuyor, durup dururken onları düşmanlaştırıyor.

Irak’ta önce Saddam’ın egemenlik alanı, hava sahası engellenerek daraltıldı, sonra Saddam düşürüldü, PKK terörü ondan sonra nitelik ve nicelik olarak arttı; şimdi aynı olay Suriye ile yaşanıyor.

3) Uluslararası ilişkilerinizi kullanır, bölgede nüfuz sahibi büyük ülkelerden yardım ve destek almaya çalışırsınız.

AKP iktidarı, tam tersine, ABD’nin nüfuz alanında olan Kandil’e bile müdahale edemiyor, Irak’tan ve Kuzey Irak Kürt Yönetimi’nden askeri destek bulamıyor; bırakın Türkiye’nin müdahalesini, PKK oralarda serbestçe örgütleniyor.

4) Terörün ideolojik kaynağını yok etmek için etnikçi, kimlikçi politikadan uzaklaşır, evrensel demokrasiye, insan haklarına sığınır, bu tür politikaları egemen kılarsınız.

AKP iktidarı, tam tersine, son yıllarda iyice belirginleşen bir biçimde etnikçi, milliyetçi, dinci, mezhepçi kimlik politikalarını öne çıkarıyor, böylece terörün ideolojik kaynağını besliyor.

5) Terörün ideolojik kaynağını, silahlı eylemlerden uzaklaştırmak, barışçı politikalara yönlendirmek için politikadaki uzantılarını barışçı yöntemlere özendirirsiniz; bu tür yöntemleri güçlendirmek için Meclis içindeki ve dışındaki politikalarda sivilleri, teröre bulaşmayanları muhatap alırsınız.

AKP iktidarı, tam tersine, bırakın teröre katılmayanları muhatap almayı, seçilmiş politikacıları bile tutukluyor, barışçı ve sivil çabaların yolunu tıkıyor.

6) Terör örgütünün her silahlı saldırısına en kesin biçimde yanıt verir, silahlı eylemin çıkar yol olmadığını göstermek için bütün askeri önlemleri alır, ordunuza terörle mücadelede destek verirsiniz.

AKP iktidarı, tam tersine, sanki ordunun moralini bozacak ne varsa yapıyor, terörle mücadele eden komutanları ve subayları hapse atıyor, ordu üst kademesini emekli ediyor, “Terörle mücadele edenler yargılanacak” gibi dedikoduların önünü kesmiyor.

***

Dilerim bu yanlış politikalar, Ortadoğu’da bir demokrasi ve barış “sırça köşkünde” yaşayan Türkiye’nin güvenliğini ve varlığını tehlikeye atmaz!