Geleceğimize sahip çıkmak!...

24 Ocak 2022 Pazartesi

Uğur Mumcu ile hep beraber ... 

Geleceğimize sahip çıkacak mıyız?

Yoksa geleceğimizi siyasal partilere emanet mi edeceğiz?

Bu soruların yanıtı, bizim konulara ne ölçüde sahip çıktığımıza, ne ölçüde sahip çıkacağımıza bağlıdır.

Olaylarla örnekleyelim.

Diyanet İşleri Başkanlığı, 4-7 yaş arası erken çocukluk dönemindeki yavrularımıza “Kuran kursu eğitimi” verilmesi kararını açıkladı.

Bu karar, son Milli Eğitim Şûrası çalışmalarında, gündemdışı getirilmiş bir önerinin “oy çokluğuyla” kabul edilmesine dayandırılıyordu.

Bu uygulamaya karşı çıkan birçok kişi ve kurum oldu. 

Bu uygulamanın “eğitim değil, zihinsel şartlandırma olacağını” açıklayan görüşümü bir yazımın konusu yaptım. Bu konuda akademist Prof. Dr. Adalet Kandır, uygulanmak istenen programın çocuk gelişimine uygun olmadığını açıkladı.

Konuya ilişkin açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “uygulamanın ortaçağa dönmek olacağını” belirtti. AKP başkanı ve sözcüleri bu açıklamaya şiddetle karşı çıktılar. Tartışma orada kaldı ama kamuoyu konuya karşı çıkmayı sürdürdü.

Şimdi şu soruyu muhalefet partilerine, özellikle CHP’ye sormak gerekiyor:

İktidar olduğunuz zaman bu uygulamayla ilgili kararı kaldıracak mısınız? Yoksa karara dokunmayıp uygulamaya geçmemekle yetinecek misiniz? Ya da olaya hiç karışmayacak mısınız?

Yanıt verin ki “Laik Cumhuriyet’in temel taşlarından birisi olan laik eğitim” uygulanacak mı, bilelim!

Daha sonra Enes Kara adında 19 yaşında bir genç, gördüğü baskılara dayanamadığını açıklayarak kaldığı tarikat evinde yaşamına son verdi. Bu olay da ülkedeki “tarikat-cemaat yapılanmalarını”, eğitimlerinin, yurtlarının, devletçe karşılanmasını tartışmaya açtı.

Şu soruyu da muhalefet partilerine, özellikle CHP’ye sormamız gerekiyor:

İktidar olduğunuz zaman tarikat-cemaat yapılanmalarına karşı tutumunuz ne olacaktır?

Bu yapılanmaların yaptıkları eğitimler için ne düşünüyorsunuz?

Açılmış tarikat-cemaat yurtlarına ilişkin görüşleriniz neler?

Devlete yerleşmiş örgüt elemanları için kararınız ne olacak?

Tarikatlar ve cemaatleri kapatmak, denetlemek, vb. konularında ne düşünüyorsunuz?

Bu konularda ülkenin geleceği ile ilgili kararınız nedir?

 ORTAÇAĞA DÖNÜŞ MÜ?

Ortaçağ “dogmaların egemenliğinde yaşanan” bir çağdır.

Özellikle, Katolik kilisesinin egemen olduğu, karşı çıkanların “aforozla tehdit edildiği”, “engizisyonla cezalandırıldığı” bir dönem yaşanmıştır. 

Ama o yüzyıllarda bile bu “dogmaların baskıcı egemenliğine” karşı çıkan, yaşamını bile tehlikeye atarak doğruları söylemeye cesaret eden insanlar çıkmıştır. 

Nikolas Kopernik, İncil’e karşı çıkarak “Dünya’nın Güneş çevresinde döndüğünü” söylemeye cesaret etmiş, bu görüşte olan Galile; engizisyon tarafından cezalandırılmış ama görüşünde ısrar etmiştir. 

Dogmalar ya da kör inançlar özgür akıldan yana bilimin gelişimi ile Rönesans ve Aydınlanma değişimini yaşamış, “laik dünya yaşamı” uygar ülkelerin yaşam biçimi olmuştur.

Tarikatların ve cemaatlerin tartışılmaz dogmaları ile desteklenen AKP iktidarı, ülkenin geleceğine dinsel ipotek koymaktadır.

Geleceğimize sahip çıkmanın yolu, bu nedenle “Laik Cumhuriyetin kuruluş ilkelerine” sahip çıkmaktan geçiyor.

LAİK CUMHURİYETİN KURULUŞU

İşte büyük Atatürk’ün ve kurucu kadronun ülkenin geleceğini emanet ettiği ilkeler:

Bağımsızlık: Tam bağımsızlık, her alanda bağımsızlık.

Laiklik: Ülke yönetiminin seküler (dindışı) yönetimi, ülke yaşamının laik olması, dinin kişilerin inancı olarak devamı.

Laik eğitim: Anaokulu’ndan üniversiteye kadar “soran, sorgulayan, araştıran, özgür düşünceye dayalı, bilimsel eğitim”. 

Halka dayalı gelişme: Toplumla birlikte gelişme, her bireyin özgür düşünceli, eğitimli, üretici, yaratıcı yurttaş olması.

Tarımda, endüstride, bilimde, bilişimde eşitlikçi, dayanışmacı bir toplum yaratılması:

Bütün mesleklerde ehliyete, liyakate, gelişmeye dayalı hizmet verilmesi, asla iltimas, torpil vb. yollara olanak sağlanmaması.

GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ

Önümüzdeki seçimlerde sorularımız bunlar olacaktır:

Bizden oy isteyen, destek isteyen sizler, “Laik Cumhuriyet’in kuruluş ilkelerine, kuruluş değerlerine sahip çıkacak mısınız”?

Bizler, geleceğine sahip çıkma kararlılığı içinde olan bizler, bu soruların yanıtlarını istiyoruz, bekliyoruz.

Bizim kararımız da bellidir, yanıtlarımız da bellidir.

Bizler, Atatürk Cumhuriyetinin emanet edilmiş sahipleriyiz.

Size desteğimiz de bu ölçütlerle olacaktır.

Bizler “Laik cesaretimizle geleceğimize sahip çıkıyoruz”.

Sizden beklediğimiz de budur...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Özeleştiri?... 8 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları