Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
İdeoloji, İnanç ve Politikacılar
Dünyadaki yürüyen sistem ile düşünürün kafasındaki düşünceler genellikle uyuşmaz, örtüşmez.
- “Düşünür” kendi düşünce dünyası içinde kuramsal olarak varsayımlarda bulunur, kurgular yapar ve çözümlere ulaşır.
- Buraya kadar bir sorun yoktur. Ancak “düşünür” düşüncelerindekileri bir bütün halinde, yaşayan dünyada uygulamak isterse, kısaca siyasete fiilen girmek isterse o zaman dev sorunlar, çelişkiler ve çatışmalar doğar.
- Sistem, tarihsel gelişme süreci içinde “kendi dışsallıklarını (externalities)” yaratarak artıları ve eksileri ile bir düzen (düzensizlik) üretegelmiştir.
Düşünürün kuramsal olarak yarattığı düzenle fiilen yürümekte olan düzen çok farklı altyapılara (varsayımlara ve oluşumlara) sahiptirler.
Kuramsal olarak tasarlananın aynen uygulanması mümkün değildir. Bu nedenle “düşünür” ile uygulayıcı (politikacı) ayrı yerlerde dururlar; kimlikleri de farklıdır.
- Kuramsal düşünceler (sistemler) eğilimleri belirler. Üretim ilişkileri ve dağılımda “alternatif politikaları” ortaya koyarlar.
Tarihte J.M. Keynes bu bağlamda ilginç bir örnek olmuştur. Düşünür olarak önerdiği sistemle siyasetçi olarak uygulamaları ayrılmıştır.
Bugün Çin asimetrik olarak benzer örnek durumundadır. Komünist Çin, dış ekonomik ilişkilerinde ve yatırım teşviklerinde kapitalizmin kurallarını uygulayarak “küresel sistem içinde başarı sağlayabilmiştir”.
Komünist Çin dış ekonomik ilişkilerinde içinde yarıştığı kapitalist düzeni, ancak uyguladığı çifte standart sayesinde dengeleyebiliyor.
1990’da Pekin’de bir akademisyenler grubu olarak yaptığımız ziyarette, yönetimin (partinin) dış ilişkiler sorumlusuna bir soru yöneltmiştim: “Siz içerde komünist bir düzen uyguluyorsunuz; dışarda ise kapitalist sistemin kurallarını uyguluyorsunuz; bu bir çelişki değil mi?”
Bana şu yanıtı vermişti: “Biz içerde komünist, dışarda ise liberal (kapitalist) kuralları uygulayarak arada bütünleşme sağlıyoruz, hiçbir çelişki yoktur.”
Aslında demek istediği başkaydı; “komünist Çin, piyasa ekonomisini bir ideoloji olarak değil, bir araç olarak kullanmaktadır” diyordu.
Prof. Özer Ertuna ile Ortaköy Meydanı’ndaki mutat çaylı buluşmalarımızdan birinde bu “meseleyi” tatlı tatlı tartıştık: “Meseleyi” kapitalizmi, ideolojik saplantı yapanların eleştirisi olarak ele almıştık.
Bizdeki ‘mesele’
Geçenlerde sırf Marmaray’ı görmek için eşimle birlikte Üsküdar’a geçtik. 50 yıllık merakım olan ‘baston’la ilgili bir iki eskiciye göz attıktan sonra Üsküdar’ın çok eski bir lokantasına girdik.
Garson kredi kartını kabul etmiyordu, “nakit” diyordu. Anlaşılan patron inandığı dini kuralları, lokantasının piyasa faaliyetlerinde de sürdürüyordu.
Dini ideoloji (ve inanç), piyasada kârını maksimize eden lokanta işletmesi (firması) için bir araç olarak kullanılıyordu. “Ben piyasada kapitalist kurallara göre çalışmama karşın İslami ideolojiyi esas alıyorum ve kredi kartını kabul etmiyorum” demek istiyordu.
Bana Çin’deki yetkilinin çifte standardını anımsattı.
Ve demokrasi
Bizde demokrasiyi eğip bükenler demokrasi getiremezler. Bunun çağdaş ve uygar kuralları iki kere ikinin dört ettiği gibi bellidir.
Eğip büktüğünüz zaman ya Çin’deki çifte standarda gidersiniz ya da piyasada daha fazla para kazanmak için, bizim ideolojimiz faize karşıdır diyerek kapitalizmi daha fazla kullanmaya başlarsınız.
Doğru, partiler çıkar grubu değildir; ancak üretim ilişkilerinin ve bölüşümün belirlenmesinde farklı tercihlere sahiptirler.
Bu farklı tercihleri de önerdikleri siyasi, iktisadi, sosyal ve kültürel politikalarıyla ortaya koyarlar. Ancak demokratik ülkelerde sendikalar, bir çıkar grubu konumundadırlar.
Ve bu tür örgütlenmeler o ülkelerde, “katılımcı demokrasinin” altyapısını oluştururlar.
Ancak bunun inanç (din) veya ideolojik referanslarla karıştırılmaması gerekir. Çünkü çağdaş demokrasilerde siyasi, iktisadi, sosyal ve hukuksal olarak temel nesnel öğeler söz konusudur.
Tüm partiler bunlar çerçevesinde, “asgari müşterekler” üzerinde anlaşmışlardır.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!