Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Politikacının taşrayla imtihanı
Taşra vardır, taşradan içre…
Diyeceğim şudur ki, özellikle siyasetin işleyişi açısından değerlendirildiğinde
taşra kavramı kendi içinde ayrışır. Üstünden nemalanacak değerleri olan bir
taşra yerleşimi çekicidir. O şehri yönetmeye can atılır. Bozkırın ortasındaki
bir Anadolu kasaba siyasetçisinin siyasetteki hedefi ise Ankara’ya, merkeze kapağı
atabilmektir…
Merkeze gelebilen, oradaki çarkın içinde kavrulur. Hele bir de ideoloji kılıfına sığdırılmış, aslında lideri ve onun kadrosunun bekasını korumaya yönelik kurallar silsilesi içinde çalışmaya başlarsa, tümden değişir. Hedef artık siyasi karşıtlarına hadlerini bildirecek hamlelere yoğunlaşır.
Merkezdeki karşılaşmalar yani derbilerde dilin kemiği yoktur. Hele günümüzde, en kaba salvoyu savuranın öne çıkarıldığı, sözde siyasi mesaj trafiğinde hiç çekinmeden hakaretler edilebilir. Çünkü o sözler rakiplerince mutlaka yanıtlandırılır. Aynı ölçüde karşılık bulur. Kimse de bu kör döğüşünden gocunmaz.
Merkezdekiler bir nedenle taşraya geldiğinde ise durum farklılaşır. Partisindeki hiyerarşik yapının ve dar çevresinin kendisine yüklediği konum gereği orada kontrolü ele alacağını varsayar. Parti teşkilatlarının yeterince güçlü olmadığı alanlar aslında birer mayın tarlasıdır. Mayına bastığında takınılan tavır değil, kullanılan dil önemlidir. Hele bir de o zaptedilmez ve her an namlunun ucundaki eril dil kullanılırsa insanın başına “yareler açar”. İyi parti Grup Başkanvekilinin başına gelen budur…
Bir de tam tersi vardır… Genel merkezden gelenlere, o yörede tamamen kendi ideolojilerinin, siyasi görüşlerinin hakim kılındığı anlatılmıştır. Yerleşimdeki, basın da dahil olmak üzere her türlü güç, sivil oluşumlar ve halk önderlerinin en azından olası hakaretlerde sessiz kalacakları öğretilmiştir. Böylece, verilecek herhangi bir mesajdaki kullanılan dile dikkat etme gereği kalmamıştır.
Merkezden gelenin unuttuğu önemli bir şey vardır; taşra yönetiminde hemşerilik ve aidiyet duyguları ağır basar. O meşhur parti ideolojisi halktan oy istemeye kalktığın zaman ikinci plana atılır. Yerel yönetime talip olan birisi hemşerilik duygularını okşayıcı, halkın tamamını kapsadığını iddia ettiği savlarla ortaya çıkmazsa başarılı olamaz. Bunu bildiği için diline dikkat eder.
Genel merkezden gelen kalkar, yereldeki muhaliflerinin gözünün içine bakarak, onlara davet ettikleri bir alanda hakaret ederse, o beldenin halkı tarafından aynı İyi Parti Grup Başkanvekili gibi değerlendirilir. Yerel yönetime aday olan partilisinin, bütün sözde birleştirici söylemlerini boşa çıkarır.
Alanya kentinin, Selçuklu
Sultanı Alaeddin Keykubat tarafından fethinin 800. yılı kutlamaları için
şehre gelen MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz’ın yaptığı da
budur…
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
- Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ne zaman görüşecek?
- Davutoğlu'ndan yanıt
- Kırmızı ete yüzde 40 zam! Yurttaş isyan etti
En Çok Okunan Haberler
- Tartışmalar sonrası istifa etti! Yeni CEO eşi oldu
- 'Müzakere edilmez!'
- Yandaş ‘gazeteci’den tepki çeken çıkış
- Canlı yayında 'dolar' tartışması: Tansiyon yükseldi
- Erdoğan ve Steinmeier'ın diyaloğu gündem oldu
- Mersin’de hasat erken başladı: Kilosu 45 TL
- 'Bir milletvekilliğine her şeyi sattın'
- Neler konuşuldu?
- Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu!
- Mehmet Ali Yılmaz'ın ailesinden açıklama