Fikret Orman seçime 11 gün kala aday olmayacağını net bir şekilde açıkladı sonunda. Gerçi iki hafta önce 1-1 biten Başakşehir maçının ardından ilk kez Beşiktaş’ı bırakacağını söylemişti ama bu iki haftalık süreçte gizli kapılar arkasında yapılan konuşmalar, bazı yöneticilerin medyaya yaptıkları açıklamalar filan derken fena halde kafalar karışmıştı. Ve pek çok kişi Fikret Orman’ın yakın çevresinden gelen baskı nedeniyle yeniden aday olacağına, bunun yollarını aradığına inanmıştı. Bu süreçteki belirsizliği buna yormuştu. Ama öyle olmadı. Fikret Orman ilk kararında sadık kaldı. Artık net bir şekilde biliyoruz ki önümüzdeki seçimde Fikret Orman bizzat aday değil. Ne var ki bu netlik seçime sadece 11 gün kala geldi.

Her şey belirsiz
Keşke Beşiktaş’ta tek net olmayan şey Fikret Orman’ın aday olup olmayacağıyla sınırlı kalsaydı. O kadar çok şey üzerinde belirsizlik var ki bunlar nasıl halledilecek büyük bir soru işareti. Yani müthiş bir bilinmezlik ve çözümsüzlük süreci içinde Siyah-Beyazlı kulüp.

Paralar nerede?
Mesela eski, yeni borçlar ne kadar? Ödeme planı ne? Faiz oranları ne? Stadı yaptınız, çok da güzel oldu da kime ne kadar ödeme yaptınız? Futbolcu ve personel maaşları kalem kalem ne kadar? Ve en son bankalarla yapılan anlaşmanın detayları nasıl? Problemler, sorular çok daha fazla uzayabilir. Ama yıllardır borçlar katlana katlana artarken genel konuşmaların dışında aydınlatıcı yanıtlar gelmedi Fikret Orman yönetiminden. Ve bu belirsizlik nedeniyle de insanlar her bir platformda “Paralar nerede” diye haykırdı haklı olarak. Oysaki yedi buçuk yıl önce “Demirören’den hesap soracağım” diyerek iktidara gelmişti kendisi. Borçlanmayı durduracak, az maliyetli yetenekli gençlerle istikrarlı takım oluşturacaktı filan. Feda yılında sadece birkaç ay yeni bir şeyler denendi o kadar. Hemen bildik o eski yola girildi ve sonuç ortada; katlanarak artmış, kulübü kıpırdatamaz hale getirmiş borç yığını ve elde her geçen sezon değeri düşen enkaza dönmüş bir takım. Kör topal ilerleyen amatör branşlar..

Şimdi ne olacak?
Üç ay önce yapılan genel seçimin üzerinden ki o da bir baskın seçimdi, şimdi yeni bir baskın seçim daha var Beşiktaş’ta. Aday olmak isteyenlerin nasıl bir kulüp devralacaklarını bilmedikleri... Başkan adayları şu kısa süre içinde nasıl bir ekip kuracaklar, seçime nasıl hazırlanacaklar? Üstelik tarihinin belki de en zor dönemine talip olurken. Koşullar zaten çok zor, üstüne bir de bu kadar belirsizlik ve çözümsüzlük binmiş. Daha da önemlisi yeni geleceklere plan- program yapma ve hazırlanma zamanı vermemek. Sonra da Beşiktaş’ı tüm iyi niyetiyle düzlüğe çıkarmak isteyenlere “Hala niye yönetime talip olmuyorsunuz” eleştirileri. Tüm bunlar hiç de adil değil. Kaybeden hep Beşiktaş hiç kimse farkında değil…