Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yeni anormal
Yeni normale dönmekten bahsediliyor hep. Ama biz yeni bir anormale dönebileceğiz ancak. Çünkü hiçbir şey yeni bir normale dönecek koşullarda değil. Tepeden tırnağa her şey değişmiş. Ne var ki maçların yeniden oynatılması ve liglerin tamamlanmasıyla sanki yeni normale döneceğimiz sanılıyor. Liglerin 12 Haziran’da bırakılan yerden devam ettirilmesi kararından sonra karşılaşmaların nasıl ve nerede oynanacağı konusunda da herkesin bir fikri ama verilmiş bir karar yok.
Herkes kendi menfaatleri doğrultusunda uygulama istiyor. Seyircisiz olacaksa kalan 8 haftayı yakın şehirlerde -mesela İstanbul, Sakarya, Kocaeli, Bursa’da- oynamak ve takımların dışarıyla ilişkilerini kesip otellerde kamp yapmalarını sağlamak iyi bir fikir olsa da eğer o şehir kendi şehrine uzaksa hemen itirazlar yükseliyor.
Şimdi bir de 7 kulüp, ki bunlar alt sıralardaki kulüpler, bu sezon için düşmenin kalkmasını istiyor. Haksız da değiller. Öyle bir sezon yaşıyoruz ki düşen takım da şampiyonluğu kaybeden takım da haksızlığa uğradığını düşünecek hep. Buna da kimsenin itirazı olamayacak.
Fakat düşme kalkarsa da başka bir haksızlık olacak. Süper Lig 21 takımla oynanacak gelecek sezon. Bu 22 takım gibi düşünülecek ve fikstür 42 haftalık yapılacak. Ayrıca düşme tehlikesi yoksa o takımların oynayacağı maçlar tüm heyecanını kaybedecek, idman maçına dönecek. İşte şampiyonluk mücadelesi veren takımlar açısından bir problem daha. Bu tüm karmaşaya ve belirsizliklere rağmen özellikle şampiyonluk ümidi olan kulüpler bir an önce maçların oynanmasını istiyorlar. Ama kendi istedikleri koşullarda.
Yani ne yapsanız bir doğru bulmak zor. En iyisi bu sezonu "beyaz sezon" ilan etmekti fakat ona başta UEFA sempatik bakmadı. Sonra şampiyonluk iddiasındakiler ve onların etkisindeki TFF yanaşmadı. Maçlar bırakılan yerden oynanacaksa da salgın tehlikesinin minimuma indiği bir zamanda oynatılması en uygunuydu. Ona da kimse yanaşmadı.
Ne var ki bu "korona korkusu" altında hem de seyircisiz maçlar oynamak tam bir işkence olacak. Soruyorum böylesi futbolu kim izler? Fanatik taraftarlar bile oyuna değil sonuca bakar artık.
Uzun zamandır maç izlememiştik ve heyecanla Bundesliga’dan iki maç seyrettim geçtiğimiz hafta. Neredeyse uyuyordum. Seyircisiz maçlar TV’den de izlenemiyor. Hiç tadı yok, hiç duygusu yok. Duygu yoksa futbol da yok.
Yani ne yaparsanız yapın "bu sezon bitmiş bir sezon" aslında. Bundan sonra yapacağınız her şey haksızlığı azaltmaz arttırır. Küme düşmeyi kaldırırsanız da haksızlık olur kaldırmazsanız da. Şampiyonluk mücadelesini devam ettirirseniz de haksızlık olur ettirmezseniz de.
Çünkü aradan bu kadar zaman geçmiş. Takımların kadroları dumura uğramış. Takımların korona tedavisi gören oyuncuları var. Futbolcular hangi koşullarda nasıl çalıştılar o da belli değil. Dahası bir rakibe karşı ilk maçı seyircili oynamışsın ikinci maçı seyircisiz oynayacaksın. Bu da haksızlık.
Kısaca, istediğiniz kadar zorlayın “anormal”i “normal” yapamıyorsunuz.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- Türkiye'den Şam Büyükelçiliği'ne atama!