Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Gazeteciliğin Direniş Günleri
Türkiye’de gazetecilik Bayar-Menderes ve 12 Eylül dönemleri dahil hiç bu kadar baskıyla karşılaşmamıştı. Basının karşı karşıya kaldığı baskı ve zorbalık Gezi Direnişi nedeniyle bir kere daha açık bir şekilde gözler önüne serildi. Medyanın bir kesimi denetimli bir yayıncılığa razı edilmiş, yandaş medyanın alanı genişletilmiş, gazete ve TV kanallarında çalışanlar tanınmayan hakları bir yana, eğer haberin ve gerçeğin peşindeyseler başlarına nelerin gelebileceği konusunda sert bir şekilde uyarılmışlardır. Artık olayları, gösterileri izleyen gazetecilerin görevlerini yapmalarının engellenmesi, dövülmeleri, gözaltına alınmaları, tutuklanmaları olağan karşılanmaktadır.
Bu gerçek, gazetecileri olayları nesnel bir şekilde izleyen ve haberleştiren kişiler olmak yanında aynı zamanda birer direnişçi yapmaktadır. Artık gazeteciler de yalnızca direnişlerin tanığı değil, direnişin kendisi olmak, direnmek zorundadırlar. Hem izledikleri olaylarda ortaya çıkan ve halktan gizlenmemesi gereken gerçekler nedeniyle, hem de karşılaştıkları zorbalıklar, mesleklerini yapmalarını engelleyenlerin ülkeyi bir polis devletine çeviren uygulamaları nedeniyle. Bu gerekçelerle geçen hafta gazeteciler bir kere daha yürüdüler ve bir kere daha engellendiler.
Peki, bu sürebilir, sürdürülebilir mi? Gazetecilerin engellenmesi her zaman zorbalığın sondan bir önceki işi olmuştur. Gerçeklerin gizlenmesi olanaklı değildir. Geçmiş zamanlarda bile zordu. Şimdi imkânsızdır.
Haberde çelişki şaşırtıyor
Sayın Öz, 6 Temmuz 2013 tarihinde dördüncü sayfada, “Cömert’in ön otopsi raporu-Ateşli silahla öldürüldüğü belgelendi” başlıklı haberin devamında aynı sözler tekrarlandıktan sonra, “ateşli silahla oluşması muhtemel sıyrık” ifadesine yer verilen ön raporun İstanbul Adlı Tıp Kurumu’na gönderildiği ve ölüm nedeninin buradan çıkacak rapora göre netlik kazanacağı belirtilmektedir. Ön raporda ihtimalden söz edildiği ve haberin kendisi de ölüm nedeninin (ATK) raporuyla netlik kazanacağını belirttiğine göre haber içeriği ile haber başlığı çelişmiyor mu?
9 Temmuz 2013 tarihinde birinci sayfanın üst başlık bölümünde
“Mecliste Köşke gol” 6. sahifede “Cumhurbaşkanlığı’na Gol” başlıklı bir hayli uzun bir haberi merakla okudum. Başka kurumlara atanan personele verilecek maaşla ilgili bir konuda alınan kararın, köşke gol olarak nitelenmesine bir anlam veremedim. (politik oyunlara aklımızın ermemesi nedeniyle yanlış değerlendirmiş olabilirim.)Yine de basit bir olayın bu kadar abartılı biçimde haber yapılmasının hoş olmadığı kanısındayım. Saygılarımla.
Ali Niyazi Öz
İlk soruşturmada gizlilik
Sayın Okur Temsilcisi. Aşağıdaki haber 2 Temmuz tarihinde internet sitenizden alındı.
“Lice’ye gizlilik kararı! Lice’de 1 kişinin ölümü, 9 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olayla ilgili soruşturmayı yürüten TMK 10. maddesiyle yetkili Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği gizlilik kararı aldı.”
İlk soruşturma zaten gizli yürütülmez mi? Böyle ise bu ‘haber’ zaten haber değil. Buradaki ‘gizlilik kararı’nın özel bir anlamı varsa bunun haber içinde açıklanması, neden alındığı, hangi aşamaya kadar geçerli olduğu, itiraz edilip edilmediği, kimin tarafından edildiği, kimin karar vereceği, ne zaman karar vereceği; veya bütün bu hususlarda bilgi edinilemediyse bunun haber içinde yer alması gerekmiyor mu?
Görünen haliyle, Başsavcı canı öyle istediği, aklına öyle estiği için bu kararı almış gibi haber yapılmış.
Bu haberi yazmak sizin açınızdan bir emekse, bizim açımızdan da haberi almak, değerlendirmek, bir şekilde yorumlamak da emektir. Emeğinize saygı talep etmeniz elbette doğaldır, bu talebinizi okuyucunun emeğine de saygı göstererek pekiştirebilirsiniz. Saygılarımla. Genç Köylü
Okurlardan kısa kısa
Boyutlar değişebilir mi?
Merhaba. Elimden geldiğince bütün haberleri ve özellikle bağımsız bir gazete olduğuna inandığım için özellikle Cumhuriyet gazetesini takip etmeye çalışan İTÜ’lü bir araştırma görevlisiyim. Cumhuriyet gazetesi tabloid formatta basılamaz mı? Özellikle seyahat halinde (diğer hallerde de) okumayı kolaylaştırıyor diye düşünüyorum. Ama belki daha pahalı ve bilmediğim fazladan bir sorun yaratıyor olabilir basanlar için. Sadece bunu belirtmek istedim. İyi çalışmalar dilerim.
Hasan Üstün Başaran
Bilim Teknoloji ekini bulamıyorum
Denizli’de oldukça merkezi bir semt olan Kuşpınar Mah’de yaşıyorum. Bunu özellikle belirtiyorum, çünkü burası ilçe ya da köy değil. Kentin kenar mahallelerinden birisi de değil. Ama ben burada çok sık olarak Bilim Teknoloji ekine ulaşamıyorum. Ben Bilim Teknoloji eklerini özellikle önemseyen, biriktiren bir okuyucuyum. Çok değerli bir ek olduğunu düşünüyorum ve o haftanınki eksik olunca adeta bir ansiklopedinin bir cildi eksikmiş gibi geliyor. Tam da bu nedenle galiba diğer eklerde böyle bir sorun yaşanmazken bu ekte sık sık elimize geçmemesi gibi bir durum yaşanıyor. Bu sorunla ilgileneceğinizi ve bu kenti, bu semti bundan böyle Bilim Teknoloji ekinden mahrum bırakmayacağınızı umar, saygılar sunarım. Zerrin Ediz
Tekziplerdeki iddialar
Sayın Öz, 10 Temmuz 2013 tarihli gazetede çıkan “Eline Düşmeyin” başlıklı haber gerçekten bilimin geldiği noktayı görmemiz açısından ibretliktir. Haberi yapanlar bu haberin içinde geçen şahsın bu “Doç.” unvanını da nasıl almış olduğunu bir araştırırsa daha iyi olur kanımca. Çünkü böyle “bilim yobazları” bu unvanları alırken tezlerini de başkalarından çalabiliyorlar. Haber basit olabilir ama bence çok nitelikli ve bu açıdan haber servisine teşekkürler.
Ayrıca aynı tarihli gazetede daha önce “TRT’de bir garip ihale” başlıklı yayımladığınız haber metnine dair TRT Genel Müd. Hukuk Müşavirliği’nin gazetede yayımlattığı tekzipte geçen ibareler, yalan haber yapmaz denilen Cumhuriyet gazetesinin okuyucusuna gerçekten yanlış ve yalan haber mi ulaştırmaktadır sorusunu sorduruyor? Yılların Cumhuriyet okuyucusu olarak hep gerçekleri okuduğuma inandığım gazetenizden ve gazetemden (Gazetem, çünkü ben artık bu gazeteyi hayatımın bir parçası haline getirdim bunu da ayrıca belirtmeliyim.) bu konuda önümüzdeki günlerde açıklama yayımlamanızı ve bu tekzip’in doğru ya da yanlışlığını bir de sizlerin kaleminden okuyup öğrenmek istiyorum. Ayrıca geçtiğimiz mayıs ayında Hatay’ın Reyhanlı ilçesinde meydana gelen saldırılarla ilgili yapılan haberler neden kesintiye uğradı. Hatay’daki olaylardan sonra orada hayat nasıl ve ne durumdadır şu anda ve Hükümet’in bu konudaki son çalışmaları ne aşamadadır? Saldırıları yaptığı iddia olunan kişiler nerededir ve durumları nedir? Bu konuda okuyucularınıza ışık tutmaya devam etmelisiniz diye düşünüyorum çünkü çabuk unutuyoruz. İyi günler.
Anıl Vural
Okur Temsilcisi’nin notu
Tekzip metinleri yasal zorunluluk nedeniyle yayımlanıyor. Bu onların gerçeği yansıttığını göstermiyor. Ne yazık ki tekzip müessesesi bugün en fazla kötüye kullanılabilen bir araca dönüştü. Cumhuriyet haberlerine güveniyor ve yanlış ya da eksik haber yaptığında tekzibe gerek kalmadan düzeltiyor. Gazete Reyhanlı olaylarının sonrasını izlemeye çaba harcıyor. Bu konuda hükümet kaynaklarından sağlıklı bilgi edinmek ne yazık ki çok olanaklı değil.
Gençlik forumlarını yansıtın
Sayın Güray Öz, Halk TV’nin geçen haftalarda birkaç gece izlediği ve yansıttığı Yöresel gençlik forumları, demokrasimizin sanki umut pırıltıları idi parlamadan söndü. Cumhuriyet bu umut ışığına sahip çıkmalıdır. Önerim, haftalık bir “gençlik forumlarından sesler” köşesi. Öğrenci forumuna, resim, foto, poster ve fıkra da gönderilebilir. Arz-talep kuramı iki yönlüdür: Arz da talep yaratıp forumları yaşatır. Ses verenlerin isimleriyle yayımlanması köşeyi besleyebilir. Gençlik belki pek fazla okumuyor ama yazıyor ve yazışıyor. Ulusal bir kaynak çıkış yolu arıyor. Denemekte yarar var. Gazete ne kaybeder ki? Saygılarımla. Bozkurt Güvenç
\n\n
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza