Bazen, esintiyle sallanan bir çuha çiçeğinin serin imgesini yazmak isterim...

Gri bir gökyüzünün altında akan ırmağın kıyısında, söğüt ağaçlarının altında.

Uzak kentleri düşünürüm, masalımsı bir evrende yaşananları.

Bunca kıyımları, yoksulluğu, acıları...

Varlığın anahtarını, herkes için yükselen bir çığlığı.

Duygularımın altüst olduğu saatlerde soluklanmak için bir deniz kıyısında kahvemi içerken, son otuz yılın hesabını yaparım kendi kendime.

O anda aklıma 1 Mayıs kutlamalarında Diyarbakır’da marş ve şarkı söyleyen üniversite öğrencisi Rıdvan Çelik gelir...

Suçu “yasadışı örgüt üyesi” olmak ve “izinsiz gösteri yürüyüşüne” katılmaktır.

Savcı bu eyleme katıldığı için Rıdvan hakkında 14 yıl hapis cezası istemektedir.

***

Çiçek, uçurum ve kuşku!

İnsan yaşamının büyük önemi vardır benim için.

Bunca acıları, hüzünleri yaşam biçimi yapmış toplumlarda benim anlattıklarım pek önemsenmez, bilirim.

Ne denli anlatsanız, üstelik her gün yazıp çizseniz de hiçbir anlam taşımaz.

Bir vurdumduymazlık egemendir toplumda.

Bir gecede çıkan “şike yasası” günlerce televizyonda tartışılır, köşe yazarları yazar ama Silivri’de yatan meslektaşlarımızı kimse umursamaz.

***

Edirne’de Trakya Üniversitesi Gençlik Derneği üyesi 15 öğrenci İlhan Koman Parkı’nda çadır kurup “açlık grevi” eylemi yapınca karşılarında polisi bulur.

Sonra ne olur?

15 öğrenci gözaltına alınır...

Aynı saatlerde İstanbul’da Beyazıt Camii’nden çıkan Cüppeli Ahmet Hoca’nın erkek ve kadın müritleri eylem yapar ama onlara kimse dokunmaz, dokunamaz.

Hrant Dink cinayetiyle ilgili olarak “terör örgütüne üye olmaktan” çocuk mahkemesinde yargılanan Ogün Samast, suçun niteliği ve yargılanmanın gelmiş olduğu aşama ve tutuklulukta geçen süre nedeniyle tahliye edilebilir.

***

Hopa davasında tutuklu kalmaz kalmasına da, savcılık terör örgütü suçlamasıyla “48 kişi hakkında yeni dava açar” polise hakaret ve direnme suçunu işledikleri için.

Böylece sanık sayısı 76’ya çıkar...

Bu arada El Kaide operasyonları yapılır İzmit ve Manisa’da.

Yakalanan El Kaide militanları polis sorgularının ardından mahkemeye gönderilir.

Sonuç?

6 El Kaide militanı serbest bırakılır...

Acaba Afganistan’da, Pakistan’da, Libya’da ve Suriye’de Türk kökenli kaç El Kaide militanı vardır, bilen var mı?

Neyse!

İzmir’den sonra Siirt ve Batman’da belediyelere yolsuzluk operasyonu yapılır, 75 kişi gözaltına alınır.

Neden, niçin?

***

Gri bir gökyüzü altında yürürken son otuz yılın hesabını yapıyorum kendi kendime...

Hani demokratik bir anayasa yapılacaktı? Hani temel hak ve özgürlükler getirilecekti? Hani adalette eşitlik tanınacaktı? Hani evrensel hukuk yaşamın içinde yer alacaktı?

Bırakın 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ve e-muhtırayla hesaplaşmayı, şu Susurluk ve fail meçhul cinayetler aydınlatılacaktı...

Bir yıl önce “askeri vesayete” ne demişlerdi?

Hayır!

Peki “sivil vesayete” şimdi ne diyor candaş ve yandaşların büyük bölümü?

Evet!

***

Sivas’ta ve Gazi Mahallesi’nde bir insanlık suçu işlendi mi işlenmedi mi?

Sivas dışından gelen örgütlü köktendinciler arkasındaki derin güçler, bugüne değin neden aydınlatılmadı?

Ben salt bunun değil tüm kanlı karanlık eylemlerin aydınlatılmasını istiyorum... İki yıldır tutuklu bulunan Baran Kılıç ve Ali Deniz’in niçin iki yıldır tutuklu olduklarını öğrenmek istiyorum.

O kadar...