Ali İsmail Korkmaz cinayeti davası Kayseri’de başladı...
Cinayet Eskişehir’de işlenmişti, bir yaz akşamında.
Gezi Direnişi, genç insanlar, elleri sopalı saldırganlar...
Vahşetin görüntüsünü izlemiştik internet sitelerinde...
Televizyonlar pek önemsememişti bu ortaçağ görüntülerini...
Ellerinde sopalar, tahta coplar, aralarından kurtulmak isteyen Ali İsmail.
Bu yargıdan adalet çıkar mı? Tutuklu saldırganlar hüküm giyer mi?
Ali İsmail’i, Ethem’i, Ahmet’i, Abdullah’ı, Mehmet’i bir bakarsınız hükümeti devirme iddiasıyla yargılayabilirler de!
Neden güldünüz?
Bu ülkede katiller değil masumlar yargılanır, zindanlarda yatar, ölümcül hastalığa yakalanır ve ölür!
Katiller dışarıdadır, onları dokunulmaz!
Ne yapalım benim ülkem böyle işte...
Hanefi Avcı’yı yerden yere vuranlar, şimdi onun üzerinden ortaklarına vuruyor.
Avcı içerde oysa!
Tıpkı diğerleri gibi!
Bu ne ikiyüzlülüktür, Tanrı aşkına bana bunu birisi anlatsın!
Bu ne sahtekârlık, şaklabanlık!
Ortaya çıkarılan bir yolsuzluk ve rüşvet olayı var, bunu topluma unutturmaya çalışıyorlar.
Paralel devlet dediğin, senin ortağın...
Bunu önceden bilen sen değil misin?
“Ne istediniz de vermedik?”
Bunu ben değil Başbakan söylüyor?
Türkiye’de tarikatların askeri darbe dönemlerinde, sağ-sol tüm iktidarlarda devlet desteğiyle korunup kollandığını, duyarlı kurum ve kuruluşlarda yuvalandığını bilmeyen yok!
Hanefi Avcı’nın kitabını yeni mi keşfettiniz?
Ahmet Şık’ın da kitabı var, bir göz atın...
Daha nice kitaplar...
Merdan Yanardağ’ın da...
Ayıptır söylemesi, benim de bugüne dek yayımlanmış 30 kitabımdan sekizi muhteremle ilgilidir.

***

Cinayet Eskişehir’de işleniyor, dava Kayseri’de görülüyor...
Kayseri’ye giden yollar kapanmış, arama noktaları konulmuş.
Kayseri’de OHAL mi var?
Dikkatli olalım, ne olur ne olmaz...
İç güçler, dış güçler, faiz lobileri Kayseri’ye gelebilir, “paralel devlet” pusu kurabilir.
Tek amaçları var:
“Hükümeti yıkmak, Başbakan Erdoğan’ı iyice yıpratmak!”
Yahu sen kimi kandırıyorsun, kimi?
Bizim ölülerimiz bile yargılandı bu ülkede, sadece son 30 yıla bakın görürsünüz.
Eli kanlı caniler ortada!
Susurluk’u çoktan unuttuk.
Trabzon’da görülen Gazi davasını, Sivas katliamını!
Başbağlar katliamını anımsayan var mı, Reyhanlı’yı!
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun üstü nasıl örtülür?
Paralel devlet, devlet içinde devlet oyunuyla!
Peki kahraman polisin, efsane savcın nerede?
Sürgünde!
Hanefi Avcı?
Zindanda!
Hep birlikte yalvaralım Fethullah Gülen’e:
“Artık gelin Allah aşkına!”
Hoca biliyor başına neler geleceğini...
Ortaklık bozuldu!
Ne olur akıllı işler yapın biraz, güldürmeyin insanı...
Bu millet tümden enayi, yutacak bunları!

***

Türkiye’de değişim rüzgârları ne de güzel esiyor böyle...
Yeni bir demokrasi paketi...
Eyvallah!
Bizim yetmez ama evetçilere yine iş düştü.
Uyananlar oldu ama iş işten geçti.
Yeni yetmelerle yetiniriz...
Sayıları bir hayli yüksek!
Sağcılardan sağcı beğenme, solculardan solcu beğenmeme dünyası...
AKP’ye yakışır ama CHP’ye hiç yakışmaz...
Bilen bilir!
Oğulcukları aklamak, bakanları korumak, kutucukları saklamak için bir formül hemen bulundu zaten...
Polisin amiri valiydi...
Şimdi savcının amiri de vali oldu!
Hukuk devleti değil miyiz?
Bakmayın o fotoğrafa, bakmayın!
Eğer bakarsanız, yolsuzluk, rüşvet falan derseniz, adınız tuzluk olur.
Sözümü dinleyin, patrona kulak verin...
CHP’li Umut Oran soru önergesi vermiş, erişimi engelleyin...
Hayat böyle güzel, gök bunun için mavi...
Şu paralel yapıyı bir kıralım, tuzlukları atalım, görün siz demokrasiyi ve özgürlükleri...
El Kaide güney sınırımıza komşu oldu, Ali İsmail cinayeti Kayseri’de başladı, oylarımız sadece yüzde 40’ın biraz altına düştü...
Şu CHP de olmasa yandık bittik kül olduk!
Hayırlısıyla atlatalım şu 30 Mart’ı...
Oyları alalım İstanbul ve Ankara’da...
Bir oh çekeriz hep birlikte!
Bu bir kurtuluş savaşıdır ey ahali, unutma!..