Hilmi Türkay

Altın vuruş (28.04.2019)

28 Nisan 2019 Pazar

Fenerbahçe Kulübü ile Fenerbahçe medyası arasındaki sözlü gerginliği bir türlü anlamış değilim. Burada haklı olan taraf meslektaşlarım. Fenerbahçe ve G.Saray Dereağzı’nda U21 maçı oynadı. Mücadeleyi izlemek en doğal hakkımız. Ancak medya bu maça alınmadı. TFF, kararın tamamen kulüple alakalı olduğunu ifade etmişti. Gelelim düne. Fenerbahçe-Trabzon (U21) karşı karşıya geliyor. Medya mensuplarına bu kez izin var. Fakat izin şartlı izin. Nasıl mı? Medya bu maçı izlerse yanında kamerası ve fotoğraf makinesi olmayacak. Nerede yaşıyoruz beyler? Bu nasıl bir saçmalıktır böyle. Tabii ki arkadaşlarımızın çoğu kulübün kararını protesto ederek (çok doğru karar) maçı izlemedi. Yöneticiler küçücük yasaklarla uğraşacaklarına derim ki önce futbol takımın haline bir baksınlar. Aylar oldu, Fenerbahçe hâlâ Süper Lig’de ateş hattında. Medyayı karşınıza almanız hoş değil.
Fenerbahçe-Trabzonspor mücadelesi haftanın en kritik maçlarından biriydi. İki kulüp arasında hepinizin bildiği gibi yıllardır süre gelen sözlü kavgalar var. 2010-2011 sezonunu unutmamız mümkün değil. F.Bahçe şampiyon olmuş, ikinci sıradaki Trabzonspor bu şampiyonluğa bazı durumlardan dolayı itiraz etmiş, olay mahkemelere kadar taşınmıştı. Ne zaman ki F.Bahçe’de başkanlığa Ali Koç, Trabzonspor’da da Ahmet Ağaoğlu geldi, sular eskiye göre biraz daha duruldu. Spor; dostluk, barış ve kardeşliktir. Burada kavganın yeri olmamalı. F.Bahçe-G. Saray maçını izleyen Sarı-Lacivertli taraftarlar o müsabakada kesilen cezalardan dolayı Trabzon karşılaşmasında yerlerini alamadılar, koltuklarını başka arkadaşlarına devrettiler. (Fenerium üst, maraton alt dışında tüm bloklara ceza gelmişti) Trabzon’da oynanan ilk maçı Bordo-Mavili takım 2-1 kazanmıştı. Saracoğlu’ndaki Fenerbahçe, Trabzon’a karşı her zaman olduğu gibi pozisyon fakiriydi. Bu takımda futbolcular kasten mi oynamıyorlar acaba diye düşünmüyor değilim. Kasten oynamamaları gibi bir durum asla söz konusu olamaz. O zaman, aklıma gelen düşünce Ersun Yanal’ın oynatamadığı. Hocam, bardağı artık fazlasıyla taşırdın. Tribünler de sana yüksek sesle olmasa da tepki göstermeye başladı. Bu seneyi böyle bir an önce bitireyim diyorsan, zor bitecek. Seneye ise yerin hiç garanti değil, bilesin. Trabzon’un ilk bölümde 5 şut girişimi vardı. Bunlardan 3’ü sonuçsuz kalırken, biri direkten döndü, biri de gol oldu. Ünal Karaman’ın elindeki kadrosu zengin. Abdülkadir Ömür, Abdulkadir Parmak, Yusuf Yazıcı ve kaleci Uğurcan Çakır’ı hayranlıkla izliyorum. Bu gençler Türk futbolunun geleceği için kazançtır. Peki, Fenerbahçe’nin gençleri nerede? Sezon başından beri 21 kişilik maç kadrosunda sadece isimlerini görüyorum. Hele bazıları var ki, kulübede otura otura pas tutmak üzereler. Trabzon, sahadaki mücadeleye bakacak olursak maçın kazananı olmalıydı. Futbolun içinde şaşırtıcı sonuçlar olabiliyor. Tıpki dün geceki gibi. 90 dakikanın geneline baktığımızda, oyunun hakkı Trabzon’dan yanaydı. Valbuena, Ersun Yanal’ı ipten aldı. Maç, mağlubiyetle bitseydi, büyük gerginlik yaşanacaktı. 1 puan sevindirici. Bu, sadece benim düşüncem değil bütün Fenerbahçelilerin fikri. Son haftalara yaklaştık. Topu topu her türlü sonuca gebe 4 maç var.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kartal'ın suçu neydi? 12 Aralık 2024
Fırsatı kaçırmadı 3 Aralık 2024
Hoş geldiniz 24 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları