Hilmi Türkay

Bir VarBir Yok

21 Eylül 2012 Cuma
\n\n\n

Fenerbahçenin Avrupa kupalarında oynadığı maçlarda en büyük başarısı nedir? Soluğu arşivde aldım. Başladım sayfaları birer birer karıştırmaya. Bir hayli gerilere gittim, bazı sayfalar sararmaya yüz tutmuş, hatta sararmış da.. 1963-64 dönemi. Sarı - Lacivertliler o günkü adıyla Avrupa Kupa Galipleri Kupasında çeyrek finale yükselmiş. Rakibi MTK Budapeşte ile üç maç yapmış, birini kazanıp ikisini kaybetmiş. Takımın hocası Miroslav Kokotoviçmiş. Yugoslav hoca bugün yaşamıyor. 1988 yılında vefat etmiş. Kazanılan bu başarının ardından kulübün uzun bir süreçte ne böyle bir başarısı duyulmuş ne de görülmüş. Ta ki 2007-08 dönemine kadar. Bu dönem Fenerbahçe tarihindeki altın çağ diyebilirim. Kadıköyde sırasıyla Anderlecht, Inter, PSV Eindhoven, CSKA Moskova, Sevilla ve de Chelsea gibi dünya devlerini yenmişti. Başarı bunlarla sınırlı kalmayıp deplasmanlarda da tekrarlandı. Çeyrek finale uzanmıştık. Umut doluyduk. Madem buraya kadar geldik, yarıfinal sonra da final olmaz mıydı? Chelsea rövanşında top bizi hiç sevmedi, eğer sevmiş olsaydı durum çok farklı gelişebilirdi. Bana göre 48 yıl sonra elde edilen bu ikinci başarı yabana atılacak bir zafer değildi. Görüşüme katılanlar olur, katılmayanlar olabilir. Başarıdaki başmimar Brezilyalı teknik adam Zicoydu. Diğer katkı yapanları sıralamam gerekirse şöyle: Volkan, Lugano, Roberto Carlos, Vederson, Önder Turacı, Deniz Barış, Edu, Aurelio, Alex, Kezman, Deivid, Kâzım, Semih.

\n

Fenerbahçe, Avrupa kupaları tarihinde bugüne kadar UEFA Kupasında 54, UEFA Avrupa Liginde 14, Şampiyon Kulüpler Kupasında 33, Şampiyonlar Ligi elemelerinde 22, Şampiyonlar Liginde 40 ve Kupa Galipleri Kupasında da 9 karşılaşmaya çıkmış. İstatistiklere göre evinde oynadığı son 5 Avrupa kupası mücadelesini kazanamamış. Seyircisi önünde aldığı galibiyet 2009-10 sezonunda UEFA Avrupa Ligi grup maçında Moldovanın Sheriff takımına karşı. Geçen yıl verilenceza nedeniyle kupada yer almadı. Bu yıl Şampiyonlar Ligi için iddialı olsalar da erken havlu atıp UEFAya sarıldı. Grubunda yer alan takımlar kolay lokma değil ama büyük kulüp olma yolundaki Fenerbahçenin beklentileri ister istemez büyük olmak zorunda. Alınan yıldızlar dökülen Avro’lar elbette buradaki maçlar için. Yoksa bizim ligde Krasic, Kuyt, Meireles olmuş olmamış hiç önemli değil. Marsilyaya bakıyorum; liginde şu ana kadar oynadığı 90 dakikalarda 5te 5 yapmış, lider durumda. Müzesi desen (Avrupa, Lig, Inter Toto) kupalarla dolu. Yani yok yok. Bu nedenle tedirginim. Ama ben diyorum ki: Fenerbahçe zoru başarmalı.

\n

Maraton tribününde açılan pankart dikkatimi çekiyor: Sırılsıklam olsun o forma... Maç başlıyor, koşan, mücadele eden bir F.Bahçe takımı. Marsilyayı da yabana atmayalım. Tribünler ayakta, Caner golü atıp Sarı - Lacivertlileri öne geçirdiğinde Kadıköy yıkılıyor sandım. Meirelesi, Topuzu, Topalı, Yoboyu abartısız çok beğendim. Ancak yürüyerek oynayan Alex de arkadaşlarına biraz katkı yapsaydı... Yine de ilkyarıda işler yolunda gitti, hatalar yapılmadı mı, yapıldı. Ama en asgarideydi bana göre. Keşke Kuyt ve Krasic de sahada olsaydı...

\n

1-0 futbolda yeterli skor değil. F.Bahçe hem bu skoru korumak hem de ikinci bölümde gol sayısını artırmak zorundaydı. Meşaleler yanıyor. 12. adamın mükemmel desteği var. Oyun bir süre duman altında oynanıyor. Alexin kafa golü geldiğinde içimden Rahatladık mı acaba diyorum. I love you Alex sesleri. Hep böyle işte. İsteyince oluyormuş. Cristian giriyor, Alex kulübeye. Marsilya 2-0 geride olmasına rağmen ısrarla gol peşinde. Son 15 dakikada bu takım için dikkat edin uyarısı yapıyordu. Nitekim de öyle oldu. Ama geriye yaslanmak neyin nesi? Önce 1i sonra da 2. golü bulup eşitliği sağladı ve F.Bahçenin belki de grupta iyi bir başlangıç yapmasını böylece engelledi.

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kartal'ın suçu neydi? 12 Aralık 2024
Fırsatı kaçırmadı 3 Aralık 2024
Hoş geldiniz 24 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları