Son 4 sezondur büyük transferler yapmasına karşın hayal kırıklığı yaşayan Fenerbahçe için artık fazla konuşulup yazılacak bir şey kalmadı. Konuşsak, yazsak tekrardan öteye gitmez. Yönetim yeni sezon için düğmeye erken bastı. Aykut Kocaman’ın takımın başına geçmesi an meselesi. Biliyorsunuz Aziz Yıldırım, Kocaman için “Ben varken kulübün kapısından içeri giremez” demişti. Kardeşi Ali Yıldırım, çok sevdiği Kocaman için baskı yapınca Fenerbahçe Başkanı geri adım attı. Aykut Hoca göreve başladıktan sonra Aziz Yıldırım ile arasında yaşanabilecek herhangi bir olumsuzlukta neler olur bilinmez. Fenerbahçe, Antalyaspor maçından çok gelecek çarşamba Başakşehir ile oynayacağı Türkiye Kupası yarı final rövanşını düşünüyordu. Sarı-Lacivertliler ilk mücadelede rakibiyle 2-2 berabere kalmıştı. Kadıköy’de ibre kupadan başka tutunacak dalı kalmayan Fenerbahçe’den yana. Ancak Başakşehir’in hem ligi hem de kupayı kovaladığını, iyi bir takım olduğunu unutmayalım.
Fenerbahçe bu sene seyircisinden gerekli desteği göremedi. Halen de öyle.. Başakşehir karşılaşmasında 12. adamın tribünleri doldurma zamanı gelmiştir. Bu seneye kadar Kadıköy’den stada kalabalıktan kolay kolay gelinmiyordu. Şimdi elimizi kolumuzu sallayarak 3-5 dakika içinde Saracoğlu’na ulaşabiliyoruz. Aziz Yıldırım’ın bazı taraftar gruplarıyla olan kavgasına artık noktayı koyması gerekiyor. Sarı-Lacivertli camiaya boş tribünler hiç yakışmıyor.

Yine Volkan Demirel
Dün kötü bir futbol akşamına tanıklık ettim. Fenerbahçe ve Antalyaspor pozisyon üretkenliği olarak sınıfta kaldı. Sarı-Lacivertlilerin pozisyon üretememesi zaten sürpriz değil. Şener yok, Ozan sağ bek oynuyor. Orta sahada görülmeyen Ozan’ın burada başarılı olması mümkün mü? Nitekim yenen tek golde hatası büyüktü. Nerede sağ bek Wiel? Kurtarışlarıyla ayakta kalan tek isim Volkan Demirel’di. Bir sözüm de Salih Uçan kardeşime.. Yeteneğine lafım yok ama bunu ne zaman göstereceksin bize? Hocaların seni oynatmıyor diye hep onları suçladık. Ama bir kez daha gördüm ki asıl suçlu sensin. Dünkü 90 dakika, Fenerbahçe’nin yeni sezonda köklü bir kadro değişimine gitmesi gerektiğini açıkça ortaya koydu. Çünkü taraftarlar mutsuz ve umutsuz; ıslıklanan futbolcular ise bir o kadar ruhsuz..