Fenerbahçe, deplasmanda oynadığı Galatasaray derbisinden bir puan çıkarmıştı. Teknik direktör Ersun Yanal iki gün sonra basın mensuplarıyla yaptığı sohbet toplantısında, her zaman olduğu gibi yine iddialı sözler sarf etti. En önemlisi “Şampiyon biziz” ifadesiydi. Dereyi görmeden paça sıvanmaz. Hocam daha yolun başı. Bu kadar erken konuşma. Geçen yıl da göreve geldiğinde buna benzer sözler kullanmıştın, hiçbiri olmamıştı. Sarı-Lacivertlilerin şu süreçte ezeli rakiplerine karşı avantajı sadece Avrupa arenasında olmayışı. Fenerbahçe 11 yıldır Şampiyonlar Ligi’ne hasret! Derbiden sonra baktım meslektaşlarımın çoğu Fenerbahçe takımını yere göğe sığdıramamış. Öyle yere göğe sığdırılamayacak bir durum şimdilik söz konusu değil. Fenerbahçe’de henüz taşlar yerine oturmadı. Hele bir taşlar otursun, o zaman iyi mi, kötü mü, vasat mı tartışırız. O gün maç iki taraf adına çok kötü geçmişti. Son yıllarda izlediğim en zevksiz derbiydi. Pozisyonlar oldu ancak bir elin parmaklarını geçmedi. Moses’in sakatlığı uzun sürdü. Isla hazır olmadan derbide oynatıldı, maç içinde kasığında zorlanma hissedince çıkarılmıştı. Hazır olmayan futbolcuyu oynatan teknik heyete ve sağlık ekibine çok kızıyorum. Futbolcu sağlığı önemlidir. Bir gurur verici olay: Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi’nin, İstiklal Marşı’nı okuyan Kruse’yi 2019 Dünya ve Türkiye Fair Play Ödülleri’ne aday göstermesiydi. Yıllarca ülkemizde kalıp Türkçe konuşmayan (belki işlerine gelmiyordu) çok sayıda yabancı futbolcu ve teknik direktörün olduğunu bilirim. Kruse’yi alkışlıyorum.

Kayıp çok büyük
Ersun Yanal, Antalyaspor karşısına Galatasaray derbisindeki 11’i çıkardı. Fenerbahçe taraftarı için hafta sonu veya hafta arası hiç fark etmiyor; 12. adam her zaman göreve hazır. Geçen yıl neler yaşadıklarına şahidim. Yine de tribünlerde en ufak kayıp vermemişlerdi. Bu sene beklentiler artık karşılıksız kalmamalı. Fenerbahçe- Antalyaspor maçının ilkyarısında çok enteresan bir mücadele izledim. Sarı-Lacivertlilerin net 15 şut girişimi oldu. Ama hepsi sonuçsuz kalırken konuk ekip tek girdiği pozisyonda golü buldu. Futbolcuysan topu kaleye atacaksın, bu ilk şarttır, öyle dağlara taşlara vuramazsın. Buna şanssızlık denmez, beceriksizlik denir. Fenerbahçe savunması “SOS” veriyor. Zanka’yı hiç beğenmiyorum, sıradan futbolcu olduğuna bir kez daha kanaat getirdim. Emre bana göre gecenin yıldızıydı. 7. hafta olmuş hâlâ 39 yaşındaki futbolcuyu konuşuyorsak diğerleri utanmalıdır. Isla’ya birilerinin nasıl orta yapıldığını öğretmesi lazım. Antalyaspor çok kötü takım. Sadece Ufuk Akyol’un golünü beğendim. Bu futbolla, puan tablosunda bulundukları yer şaşırtıcı. Fenerbahçe’de teknik heyet tartışmasız bu maçın karşısına 3 puan yazmıştır. Ama olmadı, evdeki hesap çarşıya uymadı. Yüzde 80 oranında topa sahip olan, rakip ceza sahasına onlarca orta yapan Sarı-Lacivertliler, bir türlü topu ağlara gönderemedi. Bu kayıp çok ciddi, Fenerbahçe’nin evindeki 15 maçlık yenilmezlik serisi de sona erdi. Ersun Hocam derslerini eksik çalışıyorsun sanırım. İyi çalışsan böyle olmazdı. Emre neden oyundan çıktı, Isla’ya nasıl bu kadar tahammül ettin, formsuz Kruse’deki ısrarın niye, daha önce şans bile vermediğin Zajc’ı bu maçta kurtarıcı olarak oyuna sokmak da neyin nesi? Yanal’ın tüm bunlar için elbet bir açıklaması olmalı, yoksa sıkıntı var demektir.