3 Mayıs 2012, yer İnönü Stadı, Beşiktaş-Fenerbahçe karşı karşıya geliyor. Beşiktaş’ın cezası nedeniyle maç bayan izleyicilere… Yıl aynı, tarih 7 Ekim. Yer Saracoğlu; yine bir Fenerbahçe-Beşiktaş karşılaşması, bu kez Fenerbahçe cezalı, tribünler bayanlara emanet. Fenerbahçe ligde henüz ‘erkek’ taraftarıyla tanışma fırsatı bulamadı. 5 maçlık cezanın bitmesine bir hafta kaldı. Beşiktaş’ta Tayfur Havutçu gitti, Samet Aybaba geldi, Fenerbahçe Aykut Kocaman’la devam ediyor. Gelgelelim iki tarafta önemli sıkıntılar yaşanıyor. Yıldırım Demirören’den sonra ‘kemer sıkma’ politikası uygulayan Karakartal biliyorsunuz gençlerle ‘var olma’ savaşı veriyor. Tabii ki zor bir durum, para yok, transfer yapamıyorsunuz, para yok maaş ödeyemiyorsunuz, para yok şube kapatmaya kadar gidiyorsunuz. Borç almış başını gidiyor, her gün birileri kulübün kapısında. Beşiktaş seyircisi çok enteresan, aynı durum Fenerbahçe’de olsaydı yer yerinden oynardı. Yıldırım Demirören kulübü ‘borç’ batağındayken bıraktı, bakıyorum hâlâ hesap soran, duruma tepki koyan yok, bu nasıl iş anlamak mümkün değil. Şimdi yeni başkan çabalıyor, Samet çabalıyor, gençler çabalıyor. Gün gelecek Fikret Orman da Aybaba da gençler de ‘iflas’ edecekler. Bu böyle bilinsin. Sıkıntılı durumu atlatmak için 3-5 yıl gibi zamana ihtiyaç var. Yönetim yokluk içinde düşündü taşındı son çare ‘feda’ dedi ancak askıda kaldı. Kombineler desen ilgi görmedi. Taraftar da haklı. Para verecekler kimi izlemeye gelecekler? Kulüp olarak bir şeyler yapmalısın ki taraftar biletini, kombinesini alsın tribündeki yerine otursun, ama her şeyin başı para. Parasız adım atılmıyor. O da Beşiktaş’ta olmadığına göre… Hani bir söz vardır, “Gülü seven dikenine katlanır” diye… Beşiktaşlılar da bu takıma katlanmak zorundalar. Başka çare yok.\n

Fenerbahçe tarafına gelirsek; 3 Temmuz sürecinin ardından her şey yoluna girmişken hesapta olmayan ‘Alex krizi’ bütün planı programı altüst etti, Aziz başkanın kararını çok doğru ve yerinde buluyorum. Ancak karara taraftar büyük tepki gösterdi. Başkan Aziz Yıldırım olsun, teknik direktör Aykut Kocaman olsun bir anda ‘hedef adam’ ilan edildiler. Buna ilave olarak yine ikisiyle ilgili yükselen ‘istifa’ sesleri cabasıydı. Aziz başkan bu kulüp için önemli işler yaptı, günümüzde de hayata geçireceği yine çok sayıda projeleri var. Aykut Hoca’nın, başkan cezaevindeyken gösterdiği ‘dik duruş’u, takım üzerinde sağlamaya çalıştığı motivasyonu ağabeyliği, babalığı bir çırpıda unutmak doğrusu şaşırtıcı. Ben bu kişilere tepki gösterenlerin gerçek Fenerbahçeli olduklarına inanmıyorum. Alex defteri artık kapandı, uzatmanın hiç anlamı yok. Bunu hafta içinde de yazılarımda dile getirdim. Brezilyalıyı sevebilirsiniz, ama son zamanlarda yaptığı yanlışlar yenilir yutulur değil, ‘ayyuka’ çıkmıştı. Taraftarlardan ricam; bu işi uzatmasınlar. Gözüme ilişti, birçok yere ‘afişler’ asılmış. Yazılan şu; “Fenerbahçe maçlarına gitmeyeceğiz.” Alex gönderildi diye Aziz Yıldırım’la Aykut Kocaman’ı da mı göndermek istiyorsunuz? Hadi varsayalım ki gittiler, çözüm mü, elinize ne geçecek, haydi söyleyin?\n

Alex’i boşver bayanlara bak\n

Uzun süredir bu kadar kalabalık bayanlar topluluğunu bir arada görmemiştim. Evet dün akşam F.Bahçe’nin bayanları Kadıköy’ü salladı. O neydi öyle. Artık öğrendiler birçok şeyi, erkekleri hiç aratmıyorlar, hâkimiyet ellerinde, futbolumuza güzellikler kattılar. Ama yarın bu ceza bitince yine ev işlerinde yoğunlaşacaklar. Olsun bana göre hepsi görevini kusursuz yerine getirdi. F.Bahçe, Almanya’dan yorgun döndü. Beşiktaş elbette bu fırsatı iyi değerlendirmek isteyecekti. Oyun vasatın üzerine çıkmadı. Derbilerde bu zaten olmaz. Sarı – Lacivertlilerde iş bitirici çok. Kara Kartal’ın bu yanı eksikti. Gençleri yine de çok çabaladı. İlkyarıda 2 gol bulan ev sahibi rahatladı. Ancak savunmada önemli sıkıntılar gözledim. Düşünün Uğur Boral 3–4 pozisyonda golle burun buruna geldi. Meireles gelişme gösteriyor. Cristian coştu bir kere, Sow da dün akşam şova soyunmuştu sanki, ilk defa bu kadar etkili buldum kendisini. Takım çalışıyor, yürüyerek oynama dönemi bitti. Sow’un röveşetasından sonra Gökhan’ın bazukasını bir değil kalede üç McGregor olsa kurtaramazdı. İkinci yarının başları Veli kırmızı kart görüyor, Beşiktaş 10 kişi. Gökhan Gönül, kendisinin ikinci takımının üçüncü golünü atıyor. Gökhan nihayet uzun zaman sonra suskunluğunu bozdu. Maçın adamıydı diyebilirim. F.Bahçe için yine önemli bir galibiyet. Düşmanlarına fırsat vermemek için seriye aynen devam. 90 dakikayı üç kelimeyle özetlemem gerekirse sonuç sürpriz değil.