Hilmi Türkay

Olmadı F.Bahçe (30.08.2012)

30 Ağustos 2012 Perşembe
\n

\n

\n\n\n

Biz gazeteciler her sabah yeni bir güne merhaba derken, yine kendi kendimize Acaba bugün hangi iyiyi, hangi kötüyü, hangi heyecanı, hangi kavgayı görüp yaşayacağız? diye sorarız. Çünkü hemen hergün yoğun bir gündeme tanık oluruz. Habercilik yarışı gazetelerde önemlidir. Meslekte birbirimizle ne kadar dost, kardeş olursak olalım iş habere geldiğinde en yakınımızı dahi tanımaz duruma gelirdik. İyi bir haber yakaladığımızda başkaları tarafından duyulmasın diye sır gibi saklardık. İsterdik ki o haber sadece bizde çıksın, diğerlerinde olmasın. Buna atlatmacadenirdi. Bir gün sonra kim bunu başardıysa havasından geçilmezdi. Güzel günlerdi, bir o kadar da zordu, ama bugün gelişen teknolojiyle artık gazetecilik kolaylaştı. Şimdi internete giriyoruz haberler en ince ayrıntısına kadar karşımızda. Bu hem iyi hem kötü. İyi olan yanı haberlerin sıcağı sıcağına verilmesi, kötü olan tarafı ise mesleğin kolaylaşıp kalitesinden uzaklaşması. \n

\n

Bir haftadır spor medyasında Alex-Aykut kavgası ağırlıktaydı. Herkes olaya eşit yaklaştı. Bir atlatma falan olmadı. Aykut, Alexi Rusyada oynatmamış, futbolcu da paylaşım sitesinden bu durumu kıskançlık olarak değerlendirmiş. Teknik direktör takımın patronudur. Bir futbolcu ne kadar yıldız olursa olsun eğer hocanın sisteminde oynayacak durumda değilse yeri kulübe ya da tribündür. Yıldız olmak her maç oynayacak anlamına gelmez. Ayrıca yıldızlar yürüyerek oynamazlar!.. Gaziantep maçında bayan taraftarların Aykut söyle, Alex nerede sloganını organize bir durum olarak yorumluyorum. Hangi kadının aklına gelir böyle bağırmak, bağırtmak. Aziz Yıldırım şaşkın vaziyette tribünden aşağı iniyor mikrofonu eline alıyor, Hocanıza, sahadaki futbolcularınıza ayıp ediyorsunuz diyor. Bakar mısınız tabloya... Hiç hoş değildi. (Belki yarın F.Bahçe Kulübüne bu durumdan bir ceza daha gelecek) Sonra Alexi başkan kulübe çağrıyor. Yaşananlar yenilir yutulur değil. Kazanmak için ne yapılır ne edilir diye düşünülmesi gerekirken motivasyonu sağlama uğraşı ver. Bugün F.Bahçe seyircisi Alexi sevmemiş olsaydı bu iş çoktan sonuçlanırdı, Brezilyalı son anda maç kadrosuna girdi. Bana göre alınmasının tek bir nedeni vardı o da sahada olabilecek kötü bir sonuçta tribünlerden gelecek tepki korkusuydu. Bunun başka izahı yok. İkili arasında bu kavga hiç bitmeyecek. Yıldırım Aykutun, seyircinin çoğunluğuysa Alexin yanında. Peki sonuç? Hani diyorlar ya zaman her şeyin ilacıdır diye. Bekleyip görelim. \n

\n

Kadıköye Beşiktaştan vapurla geçtim. En güzel ulaşım. 15 dakika sürüyor. Temiz hava, bol oksijen. Metrobüsler insan yığını. Nefes almak güç, fakat zorda kaldığımızda yapılacak bir şey yok, tabii ki biniyoruz. Koltuğuma oturduğumda F.Bahçe için güzel bir gece geçsin istedim.\n

\n

İyi başladığımız oyunda golü erken yiyoruz. Yazık. Yine kaleci Mertin zamanlama hatası. Rakip avantajlı duruma geçiyor, işimiz zorlaşıyor. Yemeden 2 gol bulmalıyız, hatalar başlıyor. Tempomuz düşüyor, tribünlerin sesi kısılıyor. Rus ekibi iyi takım, futbolu en az hatayla oynamaya çalışıyorlar. Bunda da eminim ki başarılılar. Aykuttan erken hamle geliyor. Krasic kenara alınıyor, Stoch giriyor. 30. dakikadan çıkarken bir şutumuz dahi yok. Kuyt olağanüstü çaba sarfediyor. Ne yazık ki diğerlerinde bunu göremiyorum. Oysa dün gece iyi bir takım oyunu oynamak gerekiyordu. Selçuktan Mehmet Topuzdan medet ummak ne kadar doğru tartışılır. F.Bahçe formasını giymek herkese nasip olmaz. Madem giyiyorlar insan biraz olsun sorumluluk alır. \n

\n

İkinci bölümde Sarı - Lacivertlilerde kıpırdanma görür gibiyim. Birkaç kez girdikleri pozisyon bunun kanıtı. Direkten dönen topları da var. Futbolda şans faktörü çok önemlidir. Sowun golü umut olsa da Şampiyonlar Ligi için yeterli olmuyor. Ne diyelim... Artık başka bahara...

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Fırsatı kaçırmadı 3 Aralık 2024
Hoş geldiniz 24 Kasım 2024
Mourinho’suz F.Bahçe! 11 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları