Dövüş Kulübü

10 Ocak 2012 Salı
\n

Filme de çekilen Dövüş Kulübü adlı romanın yazarı Chuck Palahniukun Ölüm Pornosu adlı romanı, edebi değerlendirme yetisi kuşkulu bir kurul tarafından müstehcen bulunmuş, çevirmeni Funda Uncu ile yayınevi sahibi Hasan B. Çıplak hakkında müstehcen yayınlara aracılık etme suçlamasıyla dava açılmıştı. Dava henüz karara bağlanmadı ama romanda kadının aşağılandığı, konunun örf ve âdetlerimize ters olduğu suçlaması dikkat çekti. Her gün bir kadının öldürüldüğü, tecavüz, şiddet ve aile içi tacize uğradığı, küçük kız çocuklarının imam nikâhıyla gelin edilip gebe bırakıldığı, çağdışı örf ve âdetlerle kadınlığın korkunç biçimde aşağılandığı bir toplumda kollanmak istenen hangi ahlaktır? Romana, daha beteri çevirmene ceza kesilerek kim kimden nasıl korunacak?

\n

Ölüm Pornosunu okudum. Porno endüstrisinin çağdaş hayatın içindeki büyük, çirkin ve gizli saklı varlığını edebiyata taşırken okuru insanın en düşkün halleriyle yüzleştiriyor. Ünlü bir porno kraliçesinin kameralar önünde art arda 600 erkekle seks yaparak kıracağı dünya rekoru denemesi; çekim için sıra bekleyen erkeklerin ağzından anlatılan trajik hikâyeler ile ölümcül bir gösteriye dönüşüyor ve insanda yalnızca merhamet ve hüzün uyandırıyor.

\n

***

\n

Palahniuk, romanlarında yaşadığımız dünyaya isyan eder gibi görünse de, daha çok sistemin dayattığı para, şöhret, saygınlık, güzellik gibi değerlerin varoluşu zorlayan anlamsızlığını vurgulayan bir yazar. Yazdıklarıyla bize sunulan ve bizden beklenen pek çok şeyin sahte ve yalan olduğunu kanıtlamaya çalışıyor. Dövüş Kulübünden sonraki kitaplarını aynı tutkuyla okumamış olsam da zengin hayal dünyası ve yazarlık tavrıyla yakınlık duyduğum biri. Çağdaş insanın çaresizliğine marazi kırılma noktalarından yaklaşan, düşünmenin yasaklandığı piyasa demokrasisi ve tüketim toplumunda, evcilleştirilen, hasta edilen bireye eğilen zeki, uyanık, ele avuca sığmaz bir romancı.

\n

Palahniuk, üniversiteden sonra üç yıl bir şirkette montaj hattında çalışmış. İlk romanı yayıncılar tarafından kabul görmeyince oturup içeriği çok daha sert olan Dövüş Kulübünü yazmış. Şok etkisi yaratan bu romanında, hayatları sıkıcı, tutkuyla sahip oldukları nesneler arasına sıkışıp kalmışlara şöyle diyordu: Sizler özel değilsiniz, sizler güzel ya da eşi benzeri olmayan kar tanesi de değilsiniz, sizler işiniz değilsiniz, sizler paranız kadar değilsiniz, bindiğiniz araba değilsiniz, kredi kartlarınızın limiti değilsiniz, sizler iç çamaşırı değilsiniz, sizler herkes gibi çürüyen birer organik maddesiniz!..

\n

***

\n

Elimdeki kitap; genç bir araştırmacı yazarın, Hakan Övünç Ongurun yazdığı, Dövüş Kulübü üzerine zevkle, ilgiyle okuduğum kuramsal bir analiz. Ongur, küresel kapitalizm ve yabancılaşma ötesinde, postmodernizmden psikanalize, Marcuseden Gramsci, Baudrillard, Jung ve Freuda; alıntılarla zenginleştirdiği bu çalışmayla okura benzersiz bir Palahniuk okuması sunuyor. Bir yeraltı kültü olmuş romancının kışkırtıcı üslubu altındaki cevheri göz ününe sererken romanın anlatıcısı ile Marla Singer ve Tyler Durden gibi asi kahramanlarını popüler kültürün, zihinsel terorizmin, mutsuzluk üzerine oturtulmuş uygarlığın ortasına ustalıkla yerleştirerek günümüzün röntgenini çekiyor.

\n

***

\n

Tüketim Toplumu, Nevrotik Kültür ve

\n

DÖVÜŞ KULÜBÜ

\n

Hakan Övünç Ongur / Ayrıntı Yay. / 2011

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 8 Ocak 2013
Burhan Günel 1 Ocak 2013
Edebiyatın Sağı Solu 25 Aralık 2012

Günün Köşe Yazıları