Ormanlara Göz Diktiler

25 Mart 2023 Cumartesi

Saray, depremi fırsat bilip insanlarımızın yıkıntılar arasından yükselen çığlıkları arasında bir yönetmelik, bir kararname yayımlayarak yine ormanları yok etmenin yöntemlerini buldu.

Yönetmelik, güneş enerjisine dayalı elektrik üretim tesislerinin, havalimanı, otel, lokanta, dini vb. tesislerin ormanlarda kurulmasına olanak tanıyor. Kararname ise ormanların içinde yer alan mesire yeri, orman parkı ve taşınmazların yapılaşmaya açılması konusunda Şehircilik Bakanlığı’na yetki veriyor.

Bunlar yetmemiş bir de yasa önerisi verildi. Öneriye göre, “devlet ormanları içinde maden işletmesi ve madencilik için zorunlu tesislere” daha önce yer almayan “orman parkları ve verimli orman alanları” da eklendi.

Her üç girişim de AKP-MHP ortaklığının orman varlığını yok etmeye kararlı olduğunu gösteriyor.

Ömrünü ormanlarımızın korunması için örgütlü mücadele ile geçirmiş olan Ahmet Demirtaş, iktidarın orman karşıtlığının göstergeleri olan bu metinlerin tümüyle anayasaya aykırı olduğunu vurgulayıp bundan sonra olup bitecekleri şöyle özetliyor:

“Ormandan başka belki ondan daha fazlası yok edilecek, orman bütünlüğü bölünecek ve ekosistem bozulacaktır.”

CHP: ÖNDEYİZ

CHP kurmayları, 14 Mayıs seçimlerinden başarı ile çıkacakları konusunda kendilerinden eminler. “Hata yapmazsak, içimizden hesapsız çıkışlar olmazsa” diyor ve ekliyorlar:

“Halktan aldığımız geri dönüşler çok umut verici.”

Düzenli anketleri de izliyorlar. Gözlemlerini aktardılar:

“Cumhurbaşkanlığı seçimi, öyle yazılıp çizildiği gibi ucu ucuna gözükmüyor. Kemal Bey, rahat kazanacak bir oranı tutturuyor, yüzde 50’nin üzerinde. Orta Anadolu ve Karadeniz’deki kimi çekinceleri de aşarsak önemli bir sonuca ulaşırız.”

Beklentiler böyle...

BAĞNAZ ÖRTÜ

Gerici kadroların kadın düşmanlığı, kendi içlerindeki erkek egemen yasaklara bürünmüş kadınları bile çileden çıkardı.

“Bu takımın kadın düşmanlığı nereden kaynaklanıyor” diye soracak olursanız, en bilimsel yanıtı Prof. Dr. Orhan Öztürk’ün, Cumhuriyet Kitapları’ndan çıkan “Biat Toplumunun Ruhsal Kökenleri” adlı yapıtında bulabiliyoruz.

Öztürk, erkek egemen toplum erkeğinin, erkeklik duygusunun kanıtı olarak kadın üzerindeki egemenliğini sürdürmek zorunda hissettiğine değinerek şu sonuca varıyor:

“Onun erkeklik duygusu, kadının ona boyun eğmesi, uysal davranması ile beslenir. Özerk benlik duygusu yeterince gelişmemiş olmasının yanı sıra, cinsel kimlik duygusu kırılgandır; kolayca güvensizlik ve kıskançlık duygularına yol açabilir. Erkekteki şiddetin yakıtı, onun cinsel kimlik duygusunun kırılganlığında yatmaktadır.”

“Özgürlüktü, haktı” gibi kılıflara kulak asmadan vurgulamak gerekir ki kadına getirilen yasakların hepsi bağnaz-kul benliklerin örtüsüdür.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şamar örnekleri 6 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları