Yol Bilenler İçin...

07 Ocak 2023 Cumartesi

Türkiye çok, çok acılı bir toprak...

Böyle oluşun nedenini, gövdesinin büyük bölümünün ortaçağ batağından bir türlü kurtulamamasına bağlamak gerek.

Uygar bakışa yeterince varamamanın, insancı değerleri sindirememenin sonucu.

1923’te evrensel anlamda bir atılım yapmışız. Üstümüzdeki tozu, toprağı atmış, silkinmiş, ayağa kalkmışız. 

Sonra?

İkinci paylaşım savaşının ardından karşıdevrimin ölü toprağını serpmişler üstümüze. 

1960 ile yeniden bir uyanır gibi olmuşuz. “Fazla uyandınız” diye idam sehpaları kurulmuş, gençler birbirine kırdırılmış. Pentagoncu generaller ile dünya egemenlerinin işbirlikçisi para babalarının dayattığı bozuk düzen, Türk-İslam sentezini yedeğine alarak ağır aksak yürüyen demokrasiyi, belirli bir temele dayanmış hukuksal yapıyı, mayası tutmuş laik sistemi, köklü kardeşliği ezip geçmiş.

Monarşiden kurtulmuş ülke, 20 yılı aşan bir baskıcı iktidar döneminde de türlü çeşitli aldatmaca, hile, oyun ve dolap ile 100 yıl sonra Saray yönetimine geri döndürüldü.

Sıra geldi, Cumhuriyetin 100. yılında halife sultanlığı tümüyle ilan etmeye.

Anayasaya açıkça aykırı olmasına karşın Saray’daki 3. kez adaylığını koyacak. 

Kitle partileri desen, çağdaş anlamda toplumsal kesimlerin çıkarları açısından konumlanmak yerine etnik, dinsel, hatta mezhepsel dayanaklar üzerinden siyaseti yönlendirme peşindeler.

Bu bağnaz ortamda kadınlar şeytanlaştırılıp, çocuklar örselenirken toplumun büyük çoğunluğu derin bir yoksullaşmaya sürükleniyor. Haksız, hukuksuz suçlamalarla cezaevlerine atılan insanlar önlenemez bir kinle çürümeye, ölüme terk ediliyor.

Acılı toprak Türkiye, büyük bir obruğa dönüşüyor. İçten içe kuruyor, çölleşiyor, kendi kendini yutuyor...

Seçim bu gidişi değiştirir mi? Yoksa ileride görmek istediğimiz vaha bir serap mı?

Bir atasözümüz “Yol bilen kervana katılmaz” der. 

Çöle sapmışların kervanına katılmaya gerek yok. Biz yolumuzu biliyoruz: O yol ki 100 yıl önce yaratılmış vahaya varıyor.

Bildiğimiz vahaya doğru yürüyeceğiz...

TARİHTEN DERS ALINMAZSA

İran’da kadınlar, peçeleri ve üzerlerine abanan yasakları üstlerinden atmak için ölümüne savaşım verirken...

Afganistan’da Taliban, kadın öğrencilere üniversite eğitimini yasaklamasına ülkedeki akademisyenler istifa ile tepki gösterirken...

Türkiye’de Meclis, CHP’nin verdiği yasa önerisinin ardından kadınların yasaklara büründürülmesinin anayasallaştırılmasını tartışıyor!

Ders almayanlar için tarih kimi zaman yinelenebilir...

1947’de toplanan CHP yedinci kurultayında “6 ok” tartışmaya açılır. Kurultayda söz alanların bir bölümü, laiklikle ilgili olarak tek parti yönetiminin uygulamalarını eleştirir; din eğitiminin, din kurumlarının göz önüne alınmadığından, din adamlarının ücretlerinin düşüklüğünden yakınırlar. Din eğitimi verecek bilgili kişilerin kalmaması yüzünden ahlaksızlığın arttığından söz açarlar, imam hatip okullarının açılmasını isterler.

Kurultayda, laiklik ilkesinin tanımındaki “dinin siyasetten ayrı tutulması” koşulu çıkartılarak din öğretimine geçilmesi kararlaştırılır. Gerekçe, CHP yöneticilerince “muhalefetin sinsi silahının elinden düşürülmesi” olarak açıklanır.

Sonrasını hepimiz biliyoruz: 

Demokrat Parti gelir, laikliğin de demokrasinin de anayasanın da köküne kibrit suyu döker!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Şamar örnekleri 6 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları