Işıl Özgentürk
Işıl Özgentürk isilozgenturk@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Hayalimdeki Cumhuriyet

17 Haziran 2012 Pazar
\n

\n

Öyle sıcak bir günde yola çıkmışım ki, neredeyse vazgeçecektim ama Tophane-i Amirenin merdivenlerine tırmanırken, usul usul esen rüzgâr ve ıhlamur kokusu, beni şöyle bir sarsıp kendime getirdi.\n

\n

İçerde şiddetle merak ettiğim The Great Mastersbaşlıklı bir sergi var, ada takıldığınız biliyorum, ben de takıldım... Rönesansın üç dehasını konu alan sergiye doğrusu Türkçe bir ad yakışırdı. Mesela, Rönesansın Üç Dehasıgibi, neyse ıhlamur kokuları içinde şöyle bir soluklanalım. Ve kavrulmakta olan kente şöyle bir bakalım, sanki bu bahçe farklı bir iklimde ve farklı bir yerde, şimdiden serginin havasına girdim bile. \n

\n

Ben ıhlamur kokusunu içime çekerken, 9-10 yaşlarında iki kız çocuğu yanıma geliyor, az önce sergiden çıkmışlar, kendilerini yorgun argın hemen yanı başımda duran tahta banka atıyorlar.\n

\n

Ne o çok mu yoruldunuz?İkisi de aynı anda başlarını sallayıp, Evet,diyorlar,üç saattir içerdeyiz.” \n

\n

Yapmayın,diyorum, gerçekten üç saat mi sürdü? Evet,diyorlar, sergilenen her şeyin, ne olduğunu anlatan bir sistem kurulmuş, biz de pek çok şeyi defalarca dinledik.\n

\n

Aferin sizediyorum, iyi dayanmışsınız”. Anında yanıtlıyorlar: İçerde öyle çok oyuncak var ki…” \n

\n

Hoşça kalındeyip, içeri doğru yürüyorum ama kafamda bir soru, Yahu bu dehalardan hangisi oyuncakla uğraşıyordu?\n

\n

İçeri girdiğim an durumu anlıyorum, bence boş zamanlarında hobi olarak resim yapan dahi Leonardo Da Vincinin bir kısmını gerçekleştirdiği ve önemli bir kısmının sadece çizimlerde kaldığı tüm icatları birer maket halinde sergileniyor. Salon uzaktan gerçekten bir oyuncak atölyesini andırıyor.\n

\n

Kulağımda kulaklık, elimde bastığım zaman bana bulunduğum yerdeki her şeyin zamanını, neden yapıldığını anlatan çok mükemmel bir alet, oyuncak atölyesinde ilerlemeye başlıyorum. \n

\n

Da Vincinin uğraşmadığı hiçbir şey yok. İşte ilk helikopter maketi, işte ilk tank, işte su kemerleri, hepsinin maketleri mükemmel, gerçekten harika bir dünyadayım. Kapıda rastladığım küçük dostlarıma hak veriyorum, insan her maketin önünde hayretle durup dinliyor ve bir dâhiye her seferinde şapka çıkarıyor. \n

\n

Ama kafamı kurcalayan bir şey var, Da Vinci ne kadar çok silahlarla uğraşmış, şöyle bir söz geçiyor, kendi söylemiş, Yönetenler savaşmayı severler ancak savaşlar ölüm getirir ama öte yandan öyle fikirler doğar ki, bu da insanoğluna yepyeni ilhamlar verir.Üstat doğru söylüyor, bunları düşünürken ilk kaldıraçlı köprünün maketine bakıyorum. Ordular hızla hareket edebilsinler diye, yapılmış bir köprü bu, ordular geçtikten sonra hemen toparlanıyor. Gelen açıkta kalıyor. \n

\n

Ama hiçbir şey beni Da Vincinin Sultan 2. Beyazıta yapmayı önerdiği Haliç Köprüsü kadar etkilemiyor. O kadar modern bir tasarım ki bu, aklım uçuyor ama hemen ardından Edirnede Sinanın yaptığı taş köprüleri düşünüyorum, benim tercihim Koca Sinan! \n

\n

Biraz da çevreme bakınmayı akıl ediyorum, sağımda solumda her yaştan çocuk, yetişkin, herkes Rönesansın bu üç büyük dehasıyla birlikte yenileniyor gibi, herkes heyecanlı, herkes neşeli... \n

\n

Ve birden Da Vincinin muhteşem anatomi çizimlerinin bulunduğu bölgede bir anne ve kız gözüme ilişiyor. Kız 14-15 yaşında ve kör, annenin başında sıradan bir eşarp, sırtında sıradan uzun bir pardösü, anne her çizimin önünde durup çok alçak bir sesle kızına yazıları okuyor, kız derin bir huşu içinde her cümleyi sanki içine çekiyor. Biraz şaşkınım, birden gözyaşlarım boşalıyor, sanırım fazla hassas oldum ama hayır, öyle değil, bir saattir gördüklerim öylesine güzel ki, işte benim hayalini kurduğum cumhuriyet bu.\n

\n

Bu! \n

\n

Not: CNNde Ayşenur Arslanın yaptığıMedya Mahallesiansızın tatile girince, bir program nedeniyle yaklaşık dört ay önce Ayşenurla yaptığımız bir sohbet aklıma düştü, yeni çıkan hikâye kitabımı ona götürmüştüm, Derdim Yeter Sakin Ol”. “Tam bana göre demişti, dertlerim bitmiyor.İyi ki bitmiyor Ayşenur, senin dertlerine ortak binlerce insan var ve onlar CNN yöneticilerine sesleniyorlar: Dertlerimizi seviyoruz!’’ \n

\n

Bu arada Tarafsız Bölgede Ahmet Hakan silme erkeklerle program yapıyor, anlaşılan yaratılan Kadınlardan kork!iklimine ufaktan uyum sağlamaya başladı.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları