Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Beka değil... Sefacefa sorunu var!

06 Mart 2019 Çarşamba

Cumartesi gecesi Halk TV’de Fatih Ertürk’ün hazırlayıp sunduğu “Türkiye Nereye?” programından sonra Fatih’le, genç yoğunluklu Tunus Caddesi’nde gece yarısını selamladık. Ayaküstü sohbet ettiğimiz gençlerden biri “Bir selfie yapalım” dedikten sonra ekledi:
Muhtemel Türkiye’deki son fotoğrafım...
Ülkemizin gözbebeği kurumlarından birinde çalışan mühendis Hollanda’da iş bulmuş, gidecek. Son günlerde daha sık duyduğum bu sözü hazmetmeden, ne soracağımı biliyormuş gibi devam etti:
Şu anda Türkiye koşullarına göre iyi bir işte olan arkadaşlarımın çoğu, yurtdışında iş başvurusu yapıyor. Kabulü alan gidiyor...
Önceki gün de Anadolu’dan bir arkadaşım aradı. İşsizler kahvesindeki sohbeti aktardı:
Yakından tanıdığım bir işsiz şöyle bir plan yapmış, Almanya’daki akrabasının davetiyle turist olarak gidecek. 2-3 yıl yatarı olan bir suç işleyecek. Hapisten sonra, ‘Ben artık ülkeme dönemem’ deyip, iş isteyecek...

***

Türkiye koşullarında iyi bir işe sahip olan gençler de işsizler de bir yolunu bulup yurtdışına gitme çabasında.
Bunda tek etken daha iyi yaşama koşulları aramak değil. Gençlerin ülkeye ilişkin umutları azalıyor. Her şeyden önce hakkaniyetin kalmadığını, çok nitelikli bir eleman olsalar bile bunun karşılığı olan bir iş bulamayacaklarını düşünüyorlar.
Genel görünüme baktığımızda gençlerin bu duygusunu körükleyecek çok şey görüyoruz. Kısıtlı koşullarda işe almalar bile, bilgiye yeteneğe göre değil, kurayla!
Geçen hafta Zonguldak’ta madende çalıştırılacak bin işçi için 35 bin kişi başvurdu. Seçim nasıl olacak? Kurayla... Pek çok alanda kuraya alıştık ama, madende çalışacak işçiyi de bu yolla seçmek! Pes...
Giresun’da da kura ile kimin yüzünün güldüğü ortaya çıktı. Tek kişinin alınacağı geçici işte kura, AKP Keşap İlçe Milli Eğitim Müdürü Salih Aykıt’ın eşi, aynı zamanda AKP Keşap İlçe Yönetim Kurulu üyesi Sakine Aykıt’a güldü.

***

Türkiye’de iktidar çevresi olağanüstü zenginleşirken, büyük yığınlar yardıma muhtaç halde yaşıyor. Üstelik bu yardıma muhtaçlık özünde hakkını alamamaktan geliyor. Örneğin emekliler; 11 milyon emekli arasında en düşük maaşı son emekliler alıyor. 2008’den bu yana her yıl maaş bağlama oranı düşürüldü. Hakkını alamadığı için zor duruma düşen emeklinin, yardımla ayakta durup “AKP’ye şükretmesi” bekleniyor!
Emeklileri maaşsızlık, gençleri de işsizlik yakıyor.
Genç ve üniversite mezunu işsiz oranı yüzde 30’un üzerinde... Üniversite mezunları iş bulamayınca yüksek lisans ve doktoraya yöneliyor. Böylece eğitimli işsiz sayısı daha da katlanıyor.
Bütün bunları örtmenin tek yolu, bir beka sorunu yaratmak. “Beka sorunu varken, öteki sorunlardan söz etmek, ülkemizi kuşatmak isteyenlerin ekmeğine yağ sürmek olur” deyip, üste çıkmak.
Sefa sürenlerin toplumdan koptuğu, cefa çekenlerin ülkeden ve gelecekten koptuğu bir süreçteyiz.
Bu kader değildir.
31 Mart’ta sandıkta, “Böyle gitmez” inancıyla atılacak her oy, bir genci ülkeye bağlayacak umuda dönüşebilir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Asgari ortalama ücret! 12 Aralık 2024
Atatürk bakışı gerek 11 Aralık 2024
BOP’ta yeni süreç! 10 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları