Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

MHP: İktidarları yönetme ve yönlendirme partisi...

28 Kasım 2018 Çarşamba

23 Ekim 2018’de AKP ile yerel seçimlere yönelik bir ittifakın kesinlikle yapılmayacağını ilan eden MHP lideri Bahçeli, 24 Kasım 2018’de AKP ile neredeyse tam bir işbirliği halinde seçime gideceklerini açıkladı.
MHP’de bir ay içindeki 180 derecelik dönüşüm sadece manevra yeteneğinden kaynaklanmıyor. Aynı zamanda tarihsel misyonu, çizgisi de bunda etken.Önümüzdeki yıl 50. yılını kutlayacak olan MHP kuruluşundan bu yana çoğunlukla ya hükümetlerin parçası ya da yönlendiricisi oldu.
MHP, 12 Eylül 1980 darbesi öncesinde siyasetin solundaki tüm yelpaze ile kutuplaşmanın ana aktörüydü. Bir yandan da iktidarın parçasıydı. Dönemin Milliyetçi Cephe (MC) hükümetlerine isimdarlık yaptı. Sadece isimle kalmadı. MC hükümetinin başı Süleyman Demirel kutuplaşmanın kan dökmeye kadar varmasının ardından, koalisyon ortağı MHP’ye ilişkin soruya şu ünlü yanıtı verdi:
“Bana milliyetçiler suç işliyor, dedirtmezsiniz!”

*** 

12 Eylül dönemindeki yargılamalardan MHP de payını aldı. 200 kadar MHP yöneticisinin yargılandığı Mamak’ta Alparslan Türkeş şöyle dedi:
“Bizi idamla yargılıyorsunuz ama fikirlerimiz iktidarda...”
O dönem 12 Eylül yönetiminin benimsediği yolun adı şuydu:
Türk-İslam sentezi...
1990’larda 12 Eylül’ün kapattığı partilerin açılmasıyla MHP adı yeniden siyasetin ve iktidarın parçası oldu. 18 Nisan 1999 seçimleri önemli dönemeçtir. Ecevit liderliğindeki DSP yüzde 22 oyla 136 milletvekili kazandı. Bahçeli liderliğindeki MHP de yüzde 18 oyla 129 sandalye elde etti. Siyaset mühendisleri Bahçeli’ye şunu önerdiler:
-Size 10 vekil bulalım, birinci parti olun, hükümeti siz kurun.
Kabul etmedi. DSP ile MHP’nin koalisyon ortaklığı en kolay çözümdü. Ancak Rahşan Ecevit’in Fikret Bila’ya verdiği şu demeç ortamı buzlaştırdı:
“Katillerle koalisyon kurulmaz. Bunu unutmak kolay mı?”
Kriz, Rahşan Hanım’ın, “Ben bugünkü değil, 12 Eylül öncesindeki MHP’yi kast ettim” demeciyle aşıldı. DSP-MHP-ANAP koalisyonu kuruldu. Pek çok icraatta MHP’nin tutumu belirleyici oldu. Nitekim koalisyonu da Bahçeli bitirdi.
Bahçeli’nin o dönemde ülkü ocaklarına hitaben, “Gençlerimizin elinde silah değil kitap olacak” sözü önemliydi.

***

MHP’nin AKP hükümetleri dönemindeki tutumu da iktidarın çizgisini etkiledi. 2007’den 2014’e MHP ile CHP arasında ciddi oy geçirgenlikleri yaşandı. Oylamalara katılarak Abdullah Gül’ün Cumhurbaşkanı seçilmesinde rol oynadı.
2014’te CHP ile çatı kurdu.
2018’de AKP ile ittifak kurdu.
Geldik bugüne...
50 yıllık siyasi geçmişi MHP’nin kritik dönemeçlerde “iktidar-devlet” yapısına açıktan-derinden omuz verdiğini görüyoruz.
Bugün de “devletin bekası”, “partisinin iktidar yörüngesinde kalması” için AKP ile yeni bir seçime hazırlanıyor.
Kimi konularda iktidar gibi düşünmediğini yüksek sesle söyleyerek AKP’deki erimeyi kendi gücüne çevirdiği görülüyor.
Bütün bunlar Atatürk Türkiyesi’nin kurumlarının tek tek çökertilmesinde MHP’nin sorumluluğunu ortadan kaldırmıyor. Meclis’in işlevsizleşmesinde, Türkiye’nin tek adam belirsizliklerine sürüklemesinde ana sorumluluk MHP’nin.
Milliyetçi kimliğini önde tutan seçmen, 31 Mart’ta, tavandaki ittifaka gözü kapalı evet demeyebilir! 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Asgari ortalama ücret! 12 Aralık 2024
Atatürk bakışı gerek 11 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları