Sahibinin savunmadığı bütçe...

10 Aralık 2020 Perşembe

Bütçe, özünde siyasi bir metindir. Bir iktidarın halktan topladığı paraları nerede kullanacağına karar vermesidir. Eğitime, sağlığa ayırdığı pay, ülkenin kalkınması için yaptığı planlar bütçe kanunuyla kamuoyuna duyurulur.

Bütçe, evrensel olarak parlamentoların da doğum nedenidir. “Bizden toplanan vergileri kral nerede harcıyor” sorusu, 13. yüzyılda bir denetleme mekanizması getirdi. Bu mekanizma zamanla parlamentoya dönüştü.

Bütçe görüşmeleri Türkiye’de de uzun yıllar siyasetin en etkili yapıldığı yer oldu. Adı zorlanarak konan, nasıl rayına oturacağı hâlâ kestirilemeyen yeni sistemle bütçe kanunu da işlevini yitirdi.

Halka bütçe için söyleyecek bir şeyi olmadığından mıdır, TBMM’yi ciddiye almadığından mıdır, günde 10 vakit konuşan Erdoğan, sorumluluğu tümüyle kendisine ait bütçe için konuşmamayı tercih etti. Yardımcısı Fuat Oktay, hazırlanmış olan metni görevine sadık bir bürokrat havasında Plan Bütçe Komisyonu’nda okudu.

Geleneksel olarak bütçenin sahibi Maliye Bakanlığı’dır. Yeni sistemsizlikte Cumhurbaşkanlığı. Maliye Bakanlığı hazırlamadığı bütçeyi uyguluyor!

***

Kılıçdaroğlu’nun konuşması hem bütçe görüşmelerini daha heyecanlı hale getirdi hem memleket ekonomisinin ne halde olduğunu gözler önüne serdi.

Merkez Bankası rezervleri ilk kez eksiye düşmüş...

128 milyar doların kime gittiği belli değil...

Her fırsatta “yerli ve millilikten” dem vuruyorlar ama halktan dolarla borçlanıyorlar...


Banka hesaplarında Türk Lirası’nın payı ilk kez yüzde 50’nin altına inmiş...

İki yılda milli gelir 157 milyar dolar erimiş...

Kılıçdaroğlu, AKP’lilerin de karşı çıkamadığı verilerle dolu konuşmasında iktidarın salgınla mücadelede iflasını da örneklerle dile getirdi.

Kılıçdaroğlu iktidara geldiklerinde halkın sırtından beşli çeteye aktarılanların geri alınacağını da net bir ifadeyle vurguladı.

CHP lideri, sahibi olmayan bütçenin takipçisinin olduğunu gösterdi.

***

Bütçeden arta kalan tartışma ise Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı oldu.

Halka verecek bir şeyi kalmayan, gündemi ülke gerçekleri dışındaki konulardan oluşturmak için her şeyi yapan AKP, döne döne şu sorunun yanıtını arıyor:

Millet İttifakı’nı nasıl parçalarım?

Bu konuda başa dönmüş görünüyorlar.

Yenilenen İstanbul seçimlerinden beri Millet İttifakı üzerine plan yapan AKP, önce CHP’nin içinden kriz üretmek istedi, olmadı!

HDP üzerinden CHP’nin üstüne gelmek istedi, olmadı!

İYİ Parti ile CHP’nin arasını bozmak istedi, olmadı!

İYİ Parti’nin içini karıştırmak istedi, olmadı!

Şimdi “bir umut” şu:

Cumhurbaşkanı adayı üzerinden Millet İttifakı’nda çatlak üretmek!

Gördüğümüz kadarıyla bu da zor!

Kemal Bey, ittifakın paydaşlarıyla açık kapalı sürekli görüşüyor. Genel bir anlayış birliği oluşmuş durumda. Ortak aday çıkarmanın sonuçları yerel seçimlerde alındı.

Kemal Bey’in kafasında parlamenter sisteme geçişi sağlayacak bir cumhurbaşkanı ile başbakan olarak çalışmak var.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024
ABD ile Hamas gerilimi! 24 Nisan 2024
Istakozgiller! 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları