Mustafa Kemal Ulusu

Çebi’ye tavsiyeler

26 Ekim 2019 Cumartesi

Ahmet Nur Çebi, Beşiktaş’ın başkanı oldu, kutluyor ve gönülden başarılar diliyorum. Geçen cuma günkü yazımda, zaten kazanması gerektiğini ve de kendisini desteklediğimi belirtmiştim. Haklı çıktığım için de ayrıca mutluyum. Şimdi bir ağabeyi ve de onu seven bir dostu olarak, bazı önemli tavsiyelerim olacak. Aynı önerileri ilk göreve geldiğinde Fikret Orman’a da yapmıştım. İnanın birini dahi uygulamadı, ki eski başkan sayın Yıldırım Demirören döneminde, Bodrum’da bir gün bana şunu söylemişti: “Kemal ağabeyciğim, bu Yıldırım çok hata yapıyor sana hiç danışmıyor, valla ben başkan olsam, seni dizimin dibinden ayırmazdım.” Başkan da oldu ama yüzünü bir kez, hayırlı olsun ziyaretinde görebildim. Sonra mı? Hiç ses yok! Sonu mu? İşte gördük. Kaçtı gitti. Kendinden öncekiler gibi batık bir kulüp ve de kendi açısından ömür boyu devam edecek kötü bir slogan da bırakarak.
Evet şimdi gelelim tavsiyelere: 1- Kulübü yönetecek kişiler kesinlikle çok kaliteli profesyoneller ve akademisyenler olmalı. Bu seçim asla aceleye gelmemeli. 2- Hiçbir medeni ülke futbolunda olmayan, yönetim içinden, futbol şube sorumlusu, genel kaptan gibi isimlere, asla ve asla tek bir yöneticiye bu tip görev verilmemeli. 3- Futbol şubesinin başına ülkede kendini kabul ettirmiş bir futbol adamı, menajer olarak getirilmeli. Teknik kadrosu ile tüm iç ve dış futbolcu transferleriyle, futbolcu kadrosunu tespit etmede, kendisine ve ekibine tam yetki verilmeli. Ekibinde eski önemli bir futbol hakemi de olmalı, ki bu çok önemli. 4- Kulüp bünyesinde Türkiye’de bir ilke imza atılarak “araştırma - planlama - eğitim - denetim başkanlığı” kısaca APED kurulmalı. Başına da süper bir akademisyen ile onun seçeceği yine akademisyenlerden oluşan bir ekip oluşturulmalı. Onlara tüm imkânlar tanınarak, adeta bir uzay üssü gibi çalışmalar sağlanarak, Beşiktaş’ın ilk 3-5-10 yıllık kalkınma planı ve projeleri yapılmalı. 5- Tüm altyapı, amatör şubeler, sportif tesisler APED’e bağlanmalı. 6- Başkan ve yönetim bu belirtilen birimlerin sadece başkanlarını seçmeli ve her yıl sonunda denetimini yapmalı. Bu ekiplerin devam edip etmeyeceğine karar vermeli. Kulübün idari ve mali yönde çalışanlarını tespit etmeli ve denetimlerini sık olarak yapmalı. Bu kadroları kurduktan sonra başkan ve yönetim kurulu üyeleri, kulübü mali yönden krizden kurtaracak plan ve projelere ve de en önemlisi sponsorluk çalışmalarına ağırlık vermeli. En mühimi futbol takımının peşini bırakmalı. 7- Kulübün bir medya sorumlusu olmalı ve o ekibini kurmalı. Maçlardan sonra başkan dahil, hiçbir yönetici asla ve asla beyanat verememeli, konuşmamalı. Maç bitiminde sadece futbol menajeri açıklama yapmalı. Kulüp başkanı, 3 ayda bir yanına menajeri ve APED Başkanı’nı alarak, detaylı bir basın toplantısı düzenlemeli. İlk 3 ay için yapılanların ve de gelecek 3 ayın da planlamasını, taraftarlarına medya ile duyurmalı. 8- Sayın başkan Avrupa ve dünyanın tüm medeni ülkelerinde olduğu gibi medyada asla fazla yer almamalı ve konuşmamalı. Tabii bu tüm yönetim kurulu üyeleri için de geçerli. 9- Başkan ve yöneticiler, son 10 yılın mali incelemesini yabancı bir denetleme firmasına acilen vermeli ve bunun neticesini de tüm Beşiktaş taraftarına en kısa zamanda açıklayarak, yapılan suçlamaları açığa çıkarmalı. Suçlu varsa bulunmalı, yoksa da bu suçlanan kişiler aklanmalı. Özetle temiz bir sayfa açılmalı. 10- Kulübümüz sosyal açıdan adeta dibe vurmuştur. Koca Beşiktaş kongre üyelerinin gidecekleri tek sosyal tesisi yoktur, bu koca bir ayıptır. İstanbul’da 2 yakada, Ankara, İzmir, Adana gibi büyük şehirlerde kulüp tarafından Beşiktaş’a yakışan sportif ve sosyal tesis teminlerine veya yapımlarına başlanmalı. Bu işte de Erol Kaynar gibi profesyonellere kesin danışılmalı. 11- Sanatsal, sosyal, kültürel, turizm alanlarında çalışmalar, programlar toplantılar, söyleşiler, imza günleri, sergiler ve seyahatler sık sık yapılmalı. Kulübümüz bu alanda da öncü olmalı. 12- En önemlisi ise, sayın Ali Koç’un 1907 Derneği’yle her yıl 10 Kasım’da Anıtkabir’de binlerce F.Bahçe formasıyla yaptığı “Ata’ya Saygı Duruşu”nu, 10 Kasım’dan itibaren her yıl, sayın Çebi başlatmalı. Çünkü o olmasaydı, ne Türkiye, ne Cumhuriyetimiz, ne bizler, ne de hiçbir takım da olmazdı. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu ve mutlu olsun. Büyük Atatürk, Türk milleti sen asla unutmamıştır. Kalbimizdesin. Nur içinde yat Atam.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tarihi sınavdayız 3 Nisan 2020
Sınıfta kaldık 27 Mart 2020

Günün Köşe Yazıları