'Avrupa Hiç Bu Kadar Uzak Olmadı!'

22 Eylül 2011 Perşembe
\n

Neler oluyor?

\n

Olayların hızına artık yetişemiyoruz.

\n

Başbakan’ın yeni Nasır”,yeni Selahattin Eyyubi nidalarıyla Arap halkları tarafından kucaklandığı, New York’ ta ABD Başkanı tarafından bir maç süresine sığacak uzunluktaki dakikalar boyunca ağırlandığı, Cumhurbaşkanı Gülünhasta adam Avrupayanispet yapar edayla Almanya’da Türkiye tek başına Avrupa kadar etkindir!sözleriyle racon kestiği sırada tam; başkentte bombalar patlıyor.

\n

Ankara’nın göbeğinde, Bağdat manzaraları yaşanıyor…

\n

Bütün bu gürültü, patırtı, pohpohlama ve karmaşa arasında Türkiye nereye yuvarlanıyor?

\n

Hangi sulara yelken açıyor?

\n

İçerden bakarken bazen ormanı çok net göremiyoruz. Dış gözle, büyük fotoğrafı saptamak bazen daha kolay olabiliyor.

\n

Repubblicagazetesinde dün bu bağlamda önemli bir yazı yayımlandı.

\n

‘Türk devi veda ediyor’

\n

Türk devi Avrupaya veda ediyor başlığıyla birinci sayfadan gösterilen ve Marco Ansaldo imzasıyla içerde; Sultan Erdoğan”, “Osmanlı Türkiyesi dünyaya meydan okuyor!başlıklarıylaüç sayfadevam eden yazıda kısaca; Türkiyenin Avrupa ile ipleri attığısöyleniyor. ve Türkiyenin Avrupa macerasının sona erdiğivurgulanıyor.

\n

Avrupa basınında ilk kez bu denli kesin ifadelerle sürecin sonuna gelindiğinin betimlenmesi ve yaşanan yol ayrımına -tarih, gün vererek- mimkonulması açısından dikkat çekici bulduğum yazıyı burada bazı bölümleriyle aktarmak istiyorum:

\n

Eylül ortası İstanbul hâlâ güneşli ve sıcak. İki kıtayı bölen Boğazdaki deniz trafiği sakin ve düzenli biçimde devam ediyor. Oysa Avrupa ile Asya hiçbir zaman birbirine bugün olduğu denli uzak olmadı. AB kapılarında beklemekten usanan Türkiyenin -Londrada eğitim almış, Suudi Arabistanda iktisatçı olarak bulunmuş olan- Devlet Başkanı Gül ilk defa; ‘Bizi yük olarak gören ve istemeyen tek bir Avrupa ülkesi varsa, AB üyeliğinden vazgeçebiliriz!’ dedi. Gül ün bu deklarasyonu kimseyi şoke etmedi. Tersine Türkiyede (işlerin bu noktaya gelmesinden dolayı) belli bir coşku bile var. Çünkü Ankara çok uzun zamandan beri beslediği Avrupa rüyasını bir yana bırakırken yeni ufukları keşfedebilmek adına ellerinin serbest kalmasını istiyor Yeni Türkiye Avrupa bahsini kapatırken pek çok tehlike ve çok sayıda korku arasında dünyaya açılıyor…”

\n

Avrupa, ABD, İran… \t\t‘hepsi kaygılı’

\n

Türkiye’nin dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri arasında bulunduğunu hatırlatan İtalyan gazetesi; sürecin, Avrupa tarafından artan bir güvensizlik ve kuşkuyla izlendiğininot ederken; Türkiye ile Arap dünyası arasındaki psikolojik yakınlık ve Ortadoğuda birden, hızla altüst olan dengelerin sadece Avrupayı değil, gerçekte ABD ve İranı da çok kaygılandırdığını ekliyor. “Ancak okun artık yaydan çıktığını, gelişmelerin kolayına kontrol edilemeyeceğinibelirtiyor.

\n

On yıllardır içerdeki düzene hâkim olan laikler ve askerleri; Erdoğan ile Gülün birlikte alt etmeyi başardıklarınısöyleyen ve Avrupa ile kaybedilen yarış; Türkiyeyi çepeçevre çevreleyen yörede ortaya konan yeni bir bahisle kazanılmak isteniyor. Söz konusu bahis, Türk iş dünyasına neredeyse küçük bir Çin gözüyle bakılan Afrikaya dek ittiriliyor diyen gazete arkadan -özetle!- şu gözlemleri ilave ediyor:

\n

‘Rahatsız edici aktör’ Türkiye

\n

Tüm bunların yanı sıra ülkedeİslamcılığın alttan alta giderek yol aldığı görülüyor Alkol tüketimine yüksek vergiler uygulanıyor Gazete bürolarına genç İslamcılar dolduruluyor. Makyajlı ve ölümcül derecede ince uzun topuklar giyseler de; kadınların yarısı başörtülü. Baskı, korku, sansür kıskacında onlarca gazeteci, yazar hatta tercüman kendini bundan böyle tehdit altında hissediyor ya da hapsi boyluyor Laikliğin Türkiyede karşıtlığını yapan Erdoğanın, Arap Baharına laiklik götürmeye çalışması çok ironik Avrupa, bilinçli şekilde kendinden uzak tuttuğu, gözleri önünde büyüyen bu rahatsız edici aktör Türkiye ile şimdi yüzleşmek zorunda Gül son kertede Avrupayı uyarıyor. Ama çok gözlemciye göre, Türkiye fırsatı artık sona erdi.

\n

Türkiye’nin Avrupa ile geri dönüşü olmayan biçimde köprüleri atmasını, bu denli net ifadelerle ortaya koyan başka yazı okumadım. Artı yalnız AB değil, yırtıcıolarak tabir edilen Türkiye’nin yeni ataklıklarından”; Batı’nın yanı sıra İran’ın duyduğu tedirginliği”, Türkiye’nin dönüşümüyle birlikte çarpıcı biçimde özetleyen değerlendirmeler üzerinde söylenecek çok şey var. İlk fırsatta devam etmek üzere.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD büyük Türkiye oldu 29 Eylül 2024

Günün Köşe Yazıları