Nilgün Cerrahoğlu
Nilgün Cerrahoğlu nilgun@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Expo’da İran’ın ‘küresel sofra’sı...

20 Eylül 2015 Pazar

MİLANO - Expo Milano”da, en ruhu olan pavyonlardan biri İran...
Expo konuklarını kapıda daha “rahiyalar”la karşılıyor.
Nane”, “lavanta”, “kekik”...
Çift taraflı öbek öbek girişe yerleştirilmiş bu hoş kokulu otlar; ziyaretçiyi anında bir “atmosfer”in içine alıyor.
İnce, ufak bir “akvaryum patika” üzerinden, yanları açık, oval uzun bir çadır şeklinde tasarlanan pavyonda yürürken; sağ tarafta dev ekranda, sürpriz kırmızı “narlar” patlıyor.
Narın cennetin meyvesi olduğu söylenir!” diyor dev ekran: “İran’da 700’den fazla nar çeşidi vardır. İran halıları uzun yıllar narla renklendirilmiştir.
Küresel sofra” temasını işleyen İran pavyonu, bir sofra örtüsünün havalandırılan haline yapılan bir gönderme oluyor...
Alt katta, restoran bölümüne indiğinizde, iç içe geçen üç büyük havuzda akan şırıl şırıl sular ve fondaki yumuşak müzik de sizi hemen “İran mistisizmine” taşıyor.
İran, “Milano Expo”nun konseptini isabetle yakalayan ülkelerden biri.
Proje, sadece Expo’nun ana teması olan “Gezegeni beslemek ve yaşam için enerji” temasına sadık kalmakla kalmamış; aynı zamanda gelenlere “İran’ı duyumsatmayı” da başarmış ve “kokusu”, “tınısıyla” birlikte ziyaretçilere “bir tutam İran yaşatma duygusunu” geçirebilmiş.

Expo BBG gibi
Milano Expo”nun baş beklentisi aslında bu: Katılımcıların, temsil ettikleri ülkeleri, Expo’yu gezenlere doğrudan “tecrübe ettirmeleri”/ “yaşatmaları”...
Bu sade “mutfak/artizanal ürünleri” sergilemek, tattırmakla olmuyor. Söz konusu ülkeyi “duygu”yla hissettirebilmek gerekiyor.
Expo Milano’nun beyin takımından Giacomo Biraghi, Expo konseptinin zamanla çok değiştiğini söylüyor.
19. yüzyılda gelişmişlerin “teknoloji vitrini” olarak doğan “Expo”lar, artık sergiden ibaret değil.
2000 Hannover Expo’sundan bu yana köklü değişim yaşayan son kuşak Expo’ları Biraghi Yetenek sizsiniz/BBG tarzı bir TV formatına” ve “tema parkları”na benzetiyor... Ziyaretçileri özetle ne kertede “duygusal katılım/etki” ile yakalarsanız; o kertede başarılı oluyorsunuz.
Körfez Arap ülkelerinin yelkenlileri “dhow”ları andıran Kuveyt pavyonu mesela.
Müthiş görkemli mültimedya gösterisiyle alıp götürüyor.
Bir “tema parkı”ndaki gibi çöl fırtınasını ve çöl rüzgârını deneyimliyorsunuz; sabah çölün ilk uyanan hayvanları ile beraber günün ilk ışıklarını yaşıyorsunuz...
Mandalina, badem, zeytin gibi çok basit ürünlerin, yalın (ama şık!) sunumuyla dikkat çeken Fas ta örneğin “çöl”ü “sıcak”la hissettiriyor...
Coğrafi bölgelerinin değişik özelliklerini anlatan Fas pavyonunda, “güney”e geldiğinizde, sıcak kavuruyor.

Yükselen doğunun rüzgârı
Expo 2017 Astana”yı alan Kazakistan; tempolu bir sanal sunumla; Kazak tarihini anlatmış.
Burada, “elma”nın topraklarında, “1 kilo”luk devasa elmaların çıktığını öğreniyor; 1960’da dünyanın 4. gölü olan “Aral”ın yok oluşunun trajik öyküsünü izliyorsunuz.
7 saatlik kuyrukların önünde biriktiği Japonya’nın yanı sıra Çin...
Expo”nun tartışmasız yıldızları.
Geleneksel ve moderni harmanlayan “mimarisiyle” Çin pavyonu, alabildiğine dikkat çekici. Geleneksel Pekin evleri ve Çin tepelerinin siluetini çağrıştırıyor.
Çin, “Expo”yu, “medeniyetini” tanıtmak için fırsat belleyen ülkelerden.
Çin pavyonunun dışında daha çepeçevre sarı çiçeklerle bezenmiş klasik Çin bahçeleri başlıyor.
İçerde de Çin’in değişik iklimleri, tarım-pirinç-ipek-çay kültürü ve “sanal” biçimde Çin mutfağı anlatılıyor...
Eğitirken eğlendirmek” anlamında “edutainment”; Expo’da çok yaygın kullanılmış.
Çin pavyonu”, başlı başına “Expo edutainment”ına örnek.
Sadece bu pavyonu görmek için dahi “Expo”yu ziyarete değer.
 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

‘Belle Époque’ bitti 8 Aralık 2024
Trump, Musk ve Zweig 1 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları