Olaylar Ve Görüşler

Kamu taşınmazları satılmamalıdır - Mustafa AYDIN

27 Mayıs 2022 Cuma

Gerek hazineye gerek belediye ve il özel idarelerine gerekse kamu tüzel kişiliği olan kamu kuruluşlarına ait olup, o kuruluşun taşınmaza ihtiyacı kalmadığı iddiasıyla, gelir elde etmek için veya başka gerekçelerle, kamuya ait taşınmazlar satılmaktadır. Özelleştirme adı altında yapılan satışlarda da benzer gerekçeler sunulmaktadır. Milli Emlak Genel Müdürlüğü binlerce taşınmaz satmaktadır. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, 1986 – 2021 yılları arasında 70.8 milyar dolarlık özelleştirme yapmıştır. Hazine taşınmazlarının satışının hızla süreceği anlaşılmaktadır.

YAKICI SORU 

Soru şudur: Satılan taşınmazlara yarın ihtiyaç duyduğumuzda nasıl temin edeceğiz? Bedelini nereden bulacağız? Kaldı ki satılacak çok fazla taşınmazımız da kalmamıştır.

Günü kurtarmak, o zamana ait finansman ihtiyacını karşılamak için yapılan satışlar ve satış sonrası elde edilen gelirler yöneticileri mutlu edebilir. Onlar bir sorunu çözdüklerini, borçlarını ödediklerini, bütçe açığını giderdiklerini düşünebilirler, “Başka çaremiz yok” diyebilirler.

Ancak arazi varlığımız sınırlıdır. Mevcut kullanımına dokunulmayan/dokunulmaması gereken orman alanları, meralar, birinci sınıf tarım arazileri ve korunan diğer alanlar dışında elimizde kalan taşınmazları da satınca, ileride ihtiyaç duyduğumuzda nereden bulacağız? 20 yıl, 50 yıl sonra nasıl bir ihtiyacın ortaya çıkacağı biliniyor mu? Yeterli yapı rezerv alanımız var mı?

Gelecekte yaygın halk eğitim faaliyetlerine, çok amaçlı salonlara, kültür merkezlerine, çocuklar için tematik park ve oyun alanlarına gereksinim duyacağız. Daha çok spor tesisi, park, otopark lazım olacak. Bunun için günü gelince “kamulaştırma yaparız” demek, sorunu çözemez. Çünkü yeterli bütçe olmayabilir veya uygun taşınmaz bulmak zorlaşabilir. 

ÇÖZÜM NE?

Terk edilen fabrika, işletme arazileri, hizmet dışı bırakılan askeri alanlar, köy malı iken belediyelere geçen taşınmazlar, kapatılan cezaevi arsaları, kullanılamayan kamuya ait taşınmazlar vb. satılmamalıdır. İmar planlarında “Kamu Hizmetleri Rezerv Alanı” ,“Kentsel Dönüşüm, Yenileme Yapı Rezerv Alanı” olarak işlenmelidir. Bu yerler gelecek günler için, kara günler için ayrılmalıdır. 

Belediyeye bir kanun değişikliğiyle, köy mallarının verilmesi, belediye başkanına satma yetkisi sağlar mı? Kanunen evet denebilir. Ama o taşınmazın önceki sahiplerine sormak gerekmez mi? 

HESABINI KİM VERECEK?

Yarın yasa ile köyler tekrar tüzel kişiliğe kavuşursa satışı yapılan taşınmazların hesabını kim verecektir? Kanunun yetki vermesi, bu yetkinin hukuk normları açısından mutlak kullanılmasını gerektirmez. Yatırım ve ülke kalkınması için yürütülecek faaliyetler, vatandaşla ihtilaflı olan küçük parseller, topraksız veya az topraklı çiftçilere verilmesi gereken araziler, ifraz-tevhid sonucu ortaya çıkan artık parseller vb. satışa konu olabilir.

Kamuya ait taşınmazlara ihtiyacın olmadığı düşünülse de o yerlerin yeşil alan, park olarak kalması bile gerekli ve yeterli olacaktır. Bazı kişiler; askeri alanların, üniversitelerin arazilerinin fazla büyük olduğunu ifade ederler. Keşke daha büyük arazileri olsaymış. Oralardaki yeşil doku aslında hepimize aittir.

MUSTAFA AYDIN

EMEKLİ VALİ YARDIMCISI



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları