Tüm dünya, Birleşmiş Milletler’in 2024 “Dünyayı Turuncuya Boya” kampanyasında bir araya gelirken toplumsal cinsiyet temelli şiddete karşı küresel mücadelede hepimiz birlik içerisinde olmayı sürdürüyoruz. ABD İstanbul Başkonsolosluğu’nu ve Ankara Büyükelçiliğini 25 Kasım-10 Aralık tarihlerinde turuncu ışıklarla aydınlatarak “Dünyayı Turuncuya Boyamak” kampanyası ile turuncunun canlı tonlarıyla umudu, metaneti, kadınlar ve kız çocukları için daha parlak, daha güvenli bir gelecekten dem vuran bu Birleşmiş Milletler kampanyasını desteklemek için üstümüze düşeni yerine getiriyoruz.

Hepimiz biliyoruz ki kadınlar ve kız çocukları, şiddetin yükünü orantısız şekilde taşımayı sürdürmektedir. İstatistikler bize, dünya genelinde her üç kadından birinin yaşamları boyunca şiddetin bir türüne maruz kaldığını söylüyor. 10 dakikada bir annelerimiz, kız kardeşlerimiz, kız çocuklarımızdan biri öldürülerek geride bu kaybın acısı ve karşıt suçlamalarla boğuşan insanlar bırakıyor. Toplumsal cinsiyet temelli şiddete aktivizmle cevap verdiğimiz bu 16 gün, bu yıkıcı döngüyü kırmaya yönelik bir çağrıdır. 

KADINA ŞİDDETLE MÜCADELE

Amerika Birleşik Devletleri şiddeti önleme, şiddet görenleri destekleme ve insan haklarını korumaya ilişkin köklü sözleşmede müttefikleriyle birlik içerisindedir. Başkan Bill Clinton’ın 1994’te imzalamasıyla yasalaşan Kadına Şiddet Yasası, ABD’de bu sorunu ele alan ilk kapsamlı federal yasadır. Aradan geçen 30 yılda, ABD’de ev içi şiddet oranları yüzde 67, tecavüz ve cinsel saldırılar ise yüzde 56 azalmıştır. Kongre, bu ilerlemeyi korumak için 2022’de yasanın bilhassa marjinalleştirilmiş topluluklarda yaşayan kadınlara sağladığı koruma ve hizmetlerin kapsamını genişletmiştir. 

Türkiye’de sivil toplum ve özel sektör aktörlerinin toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve eşitsizliği ele almak için güçlü çaba sarf ettiğini görmekteyiz. Türkiye’de bu meseleleri ön saflarda cesurca ve metanetle ele alan çok sayıdaki yerel kuruluş ve aktivisti görüyor, duyuyoruz; onlara müteşekkiriz ve saygı duyuyoruz. Amerika Birleşik Devletleri, bu çalışmaları desteklemekten ve toplumu bilgilendiren, kadınları güçlendiren ve güvenli alanların açılmasını teşvik eden programlara ortak olmaktan gurur duymaktadır. Örneğin, Kadir Has Üniversitesi’nden Dr. Salih Bıçakçı’yla yürüttüğümüz ve neredeyse 24 ay süren She4Cyber programı, kadınların siber güvenlik sektöründe kapasitesini ve rekabet kabiliyetini artırmaya odaklanarak siber güvenlik sektöründe iş olanaklarını desteklemiş ve bu alanda toplumsal cinsiyete dayalı yanlılıkların azalmasına katkı sağlamıştır. 

‘BEYAZ KURDELE’ HAREKETİ

ABD İstanbul Başkonsolosluğu, kadınlar ve kız çocuklarına karşı şiddete son vermeye kararlı erkekler ve erkek çocuklarının başlattığı bir hareket olan Beyaz Kurdele Kampanyası’nı bu yıl Kanada’nın İstanbul’daki Türkiye Başkonsolosluğuyla birlikte desteklemekten gurur duymaktadır. Bu ortaklıklar, toplumsal cinsiyete dayalı yanlılıklar ve şiddetin gelişim, refah ve barışa herkes için ket vurduğuna yönelik ortak bir anlayışı yansıtmaktadır.  

Şiddete maruz kalanlarla dayanışma içerisinde durarak ve değişimi getirecek sıkı çalışmayı yapmayı taahhüt ederek birlikte çalışmaya devam edelim.  Güvenli ve müreffeh bir geleceğe dair bu vizyonu hep birlikte yaşama geçirelim.