Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tek adam rejiminde vergi - Doç. Dr. Burak COP
2020’nin birinci çeyreğinde GSYİH’de emeğin ve sermayenin payı arasında 2.6 puanlık bir fark varken son iki yılda uçurum açıldı: 2021’in birinci çeyreğinde GSYİH’de sermayenin payı yüzde 45.6, emeğin payı yüzde 35.5 iken bu yılın ilk çeyreğinde sermayenin payı yüzde 47.6’ya yükseldi, emeğinki ise yüzde 31.5’e geriledi.
TÜİK ekonominin bu yılın ilk çeyreğinde önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7.3 büyüdüğünü açıkladı. Ekonomi zenginlere büyüyor; çalışanlar, işsizler, emekliler yoksullaşıyor. Gelir vergisi ücretli çalışanların maaşlarından doğrudan kesiliyor. Çalışanlar şirket sahiplerinden daha ağır bir vergi yükü altında. ÖTV ve KDV devletin tüm vergi gelirlerinin yarısından fazlasını oluşturuyor.
Dolaylı vergiler, tüketilen mal ve hizmetlerden alınmaları nedeniyle, tasarruf yapamayan, yani kazancını tüketime ayıran emekçi sınıfların tüm gelirlerinin vergilendirilmesi anlamına geliyor. Üst sınıfların tüketime ayırmadıkları gelir ve servetleri ise büyük oranda vergi dışı kalıyor.
Tüm bu adaletsizliklere ek olarak, özellikle de iktidara yakın olan büyük şirketler kimi zaman vergi aflarından yararlanıyor. Muhalefetin “beşli çete” diye adlandırdığı şirketlere 2010-2020 arasında 128 vergi indirimi yapıldı.
ALKOLLÜ İÇKİLERİN PAYI
AKP iktidarı; zenginleri kollamak, çalışan sınıfların sırtına vergi yükü bindirmek, toplanan gelirin kırıntıları ve türlü kayırmacılık ağları aracılığıyla da yoksulların siyasi sadakatini elde etmek olarak özetleyebileceğimiz politikasına İslamcı bir renk vermeyi de ihmal etmedi: 2010’da ÖTV gelirlerinin yüzde 5’i alkollü içkilerden gelirken bu oran geçen yıl yüzde 11.1’e çıktı, yani 11 yılda iki katın üzerinde arttı.
POLİTİK TERCİH
Türkiye’de dolaylı vergiler tüm vergi gelirlerinin yaklaşık üçte ikisini oluşturuyor. Öte yandan dolaylı vergiler böyle bir amaca hizmet etmeyebilir ve gerçekten lüks tüketimin vergilendirilmesi halinde dolaylı vergiler halkı ezmeyebilir.
Türkiye’de 1963-1978 arasında çalışanların ulusal gelirden aldığı pay, artma eğiliminde oldu. 1961’de dolaylı vergilerin tüm vergi gelirleri içindeki payı yüzde 60’tı, 1970’e kadar da yüzde 65’in altına inmedi. Öte yandan dolaylı vergilerin payı 1973’teki petrol krizini takiben, Türk ekonomisinin darboğaza girdiği dönemde, 12 Eylül’e kadar her yıl azaldı. Dolaysız vergilerin payındaki artışın ücretlilerden alınan vergiler nedeniyle gerçekleşmesi, vergi sisteminin daha adil bir hale gelmediğini gösteriyordu. Dolaylı vergilerin payının yüksek olduğu 1960’lar bu payın azaldığı 1970’lere göre çalışan sınıflar açısından daha parlak geçmişti.
Dolaylı/dolaysız vergi ayrımı önemli olmakla beraber, asıl mesele kimi ne kadar vergilendireceğinize karar vermektir. Bu da teknik değil politik bir tercihtir.
DOÇ. DR. BURAK COP
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
- Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ne zaman görüşecek?
- Davutoğlu'ndan yanıt
- Kırmızı ete yüzde 40 zam! Yurttaş isyan etti
En Çok Okunan Haberler
- CHP'ye yeni transferler: Rozeti Özel takacak
- Tartışmalar sonrası istifa etti! Yeni CEO eşi oldu
- Canlı yayında 'dolar' tartışması: Tansiyon yükseldi
- Yandaş ‘gazeteci’den tepki çeken çıkış
- Mevduat hesaplarında yeni dönem
- Erdoğan ve Steinmeier'ın diyaloğu gündem oldu
- 'Müzakere edilmez!'
- 'Şu an Cumhur İttifakı'nda mısınız' sorusuna yanıt
- Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu!
- Mersin’de hasat erken başladı: Kilosu 45 TL