Türkiye’nin gündemi günlük değil saatlik olarak değişiyor. Üst üste yaşanan orman yangınları üzerine rant uğruna ülkemizin ciğerlerini, Akbelen Ormanı’nı yok etmeye çalışıyorlar. Milli servetimiz ormanlarımızı rant kapısı olarak gören şirketleri ve buna izin veren iktidarı unutmayacağız. Akbelen Ormanı’nı çocuğu gibi koruyan herkese selam olsun.

Ülkemizde maalesef değişmeyen tek şey her gün daha da kötüye giden ekonomi. Vatandaş her gün fakirleşirken iktidara yakın medyada seçim döneminde adeta yok sayılan Cumhuriyet Halk Partisi haberlerini görüyoruz. AKP hükümetinin muhalefeti kendine göre kurma çabasına muhalefetin acilen yanıt vermesi gerekiyor.

Türkiye’de siyaset 14 Mayıs seçimleriyle ittifaklara bir mola vermiş olsa da 2024 yerel seçimlerine 8 ay gibi kısa bir süre kaldı. Cumhur İttifakı’nda yerel seçimlere ittifakla beraber girilmesi yüksek bir olasılık görülürken aynı durumu Millet İttifakı için söylemek güç. 14 Mayıs seçimlerinden sonra yaşanan hayal kırıklığıyla beraber Millet İttifakı bileşenleri toparlanma sürecini tamamlayamadı. Millet İttifakı bileşenlerinin gerek birbirleriyle gerek parti içi yaşadıkları gerilim, önümüzdeki yerel seçimlerde kendileri için büyük bir tehlike oluşturuyor. Anadolu’da bir atalar sözü var kavgalı eve kız vermezler. Bu sebeple muhalefet, iç tartışmalarını bir an önce bitirmek zorunda.

14 Mayıs seçimlerinde birçok anket Millet İttifakı’nı ve ittifakın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu önde gösteriyordu fakat anket firmaları yanıldı. Mart ayında yapılacak yerel seçimler için hiçbir anket firmasının yapamayacağı kadar büyük bir veri havuzu Millet İttifakı’nın elinde var. 14 Mayıs seçimlerinde de görüldü ki Millet İttifakı yerel seçimlerde 16 büyükşehir belediyesini kazanma potansiyeline sahip. Bu potansiyeli gerçeğe dönüştürüp dönüştürmemekse Millet İttifakı bileşenlerinin elinde. Gerek ittifak içi gerek parti içi hesaplaşmaların bir an önce tamamlayıp tüm dikkatlerini de yerel seçim için harcamazlarsa Millet İttifakı bileşenlerini çok daha kötü bir tablo bekliyor.

Yerel yönetimler halka doğrudan etki eden hizmetleri hayata geçirebilen mekanizmalardır. Bu sebeple uygulanacak sosyal hizmetler, projeler ve yol haritası belirlenmeli ve her aday seçmenine vizyonunu anlatmalı. Süleyman Demirel’in dediği gibi, “Hangi partiye rey verirseniz veriniz, muğber (küskün, gücenmiş) değiliz. Bizim sadece zihniyetlerle ve davranışlarla mücadelemiz vardır”. Muhalefetin kendi yerel yönetim zihniyetini anlatarak vatandaşın sorunlarına çözüm üretmesi gerekir. 2019 yerel seçimlerinin ardından Millet İttifakı en net zaferini kazanarak özgüven yakaladı. 2024’te yapılacak yerel seçimler muhalefetin toparlanması ve güçlenmesi için en büyük fırsat.

Seçimlerin ardından gelen vergi artışları ve ardı alınamayan enflasyon sebebiyle özellikle büyük şehirlerde halk büyük sıkıntıya düştü. Halkın yanında olacak belediyecilik anlayışıyla yönetilecek belediyeler en azından büyük şehirlerdeki yangını kontrol altına alabilir. Bu sebeple hem Millet İttifakı bileşenleri hem de halkımız yerel seçimlerde ya beraber kazanacak ya da kötü ekonominin gösterdiği dipsiz kuyuda yolculuğuna devam edecek.

MUSTAFA YAVUZ - GAZETECİ/SİYASET BİLİMCİ