Çankaya'dan İlk Veto!

06 Aralık 2011 Salı
\n

Cumhurbaşkanı Gül, TBMMnin 24 Kasım günkü birleşiminde dört siyasi partinin ortak imzaları ile gündeme alınan Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesi adını taşıyan 6250 sayılı yasayı imzalamadı. Yasa, sporda şiddet kullanan ve şike yapanlar için konulmuş olan, üst sınırı bir yüz yılı bile aşabilen cezaları makul düzeylere indiriyordu.

\n

Bugüne değin TBMMden gelen tüm yasaları bir iktidar mensubu parlamenter gibi kabul oyu verircesine onaylamasına alıştığımız Cumhurbaşkanının bu tavrının bir nedeni olmalıdır.

\n

Güncel konu olarak şike iddiası ile tutuklanan ve haklarında böylesine ağır cezalar istenerek Metris Cezaevine konulan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım ile öteki yöneticiler, söz konusu yasa yürürlüğe girmiş olsaydı, o indirimlerden yararlanarak özgürlüğüne kavuşacaklardı.

\n

Hiç düşündünüz mü:

\n

Adalet ve Kalkınma Partisinin kurucuları olmadan önce de birlikte gençlik derneklerinde ve Milli Görüş çizgisinde ortak çalışmalar yapan Cumhurbaşkanı Gül ile Başbakan Erdoğan arasına kara kedi girdi de, söz konusu yasa bu yüzden bir kez daha görüşülmesi için parlamentoya geri gönderildidiye?

\n

Böyle bir olasılıktan söz etmenin anlamsız olacağını, devletin ve hükümetin doruğunda oturan ve birbirlerine o nöbeti devredecek kadar kaynaşmış bulunan bu iki politikacıyı tanıyanlar söylüyorlar.

\n

Sayın Cumhurbaşkanı, yasayı danışmanlarına inceletirken, vicdanının rahat olmadığınısöyleyerek veto sinyalleri vermiş; kamuoyunu önceden hazırlamıştı. Dün de yaptığı açıklama ile geri çevirme gerekçesini Yasa caydırıcılığı etkisizleştiriyordu. Suç ile ceza dengesini yeterli bulmadığım için onaylamadımdiye savundu.

\n

Önceki Cumhurbaşkanımız Sayın Necdet Sezer, 77 yasayı veto ederken, bugüne kadar Meclisten onaylanma isteği ile gelen tüm kanunlar için itiraz hakkını kullanmayan Gülün söz konusu yasa için verdiği karar elbette dikkat çekicidir.

\n

Gösterilen veto gerekçeleri, yasanın tümünün geri çevrilmesini gerektirmeden ilgili maddelerde yapılacak düzeltmelerle giderilemez miydisorularını toplumun önemli bir kesimi tartışacaktır.

\n

Cezaevinde yasanın yürürlüğe girmesini dört gözle bekleyen FB Asbaşkanı Şekip Mosturoğlu ile Sami Dinç arasında, veto haberinin duyulması üzerine çıkan karşılıklı suçlama tartışması da gösteriyor ki, kulüp yöneticileri, dört partinin anlaşarak parlamentoya verdikleri teklifin yasalaşıp yürürlüğe gireceğinden emindiler.

\n

Mecliste oybirliği ile kabul edilen yasanın yürürlüğe girebilmesi, Çankayanın sürpriz kararı yüzünden kafa karışıklığına neden oldu.

\n

Spordan Sorumlu Devlet Bakanlığı da yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, Cumhurbaşkanının veto kararını değerlendirirken, AKPnin iki kurucusu arasında bugün de görüş ayrılığı olmadığını söylüyor ve sporda şiddetin önlenmesi ile ilgili yasanın geçirdiği serencamın, iktidar partisinin bir taktiği olduğunu ileri sürüyor.

\n

İktidar cephesinde o serencamla ilgili kafa karışıklığının en somut örneğini Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç veriyor.

\n

Meğer öteki milletvekilleri ile beraber kabulü için el kaldırıp oy verdiği yasanın Çankayadan yüz geri edilmesi, Sayın Arınçın vicdanını rahatlatmışmış!

\n

Öyle anlaşılıyor ki, koskoca iktidar partisi, TBMMnin öteki partilerine mensup milletvekillerini de figüran gibi kullanarak Sporda Şiddetin Önlenmesi gibi çok önemli bir kanun teklifini, toplumun bazı kesimlerinin gazını çıkarmak için gündeme almış ve yasalaştırılmış!

\n

Öylece, Fenerbahçe gibi milyonlarca yandaşa sahip bir spor kulübünün desteği AKPnin getiri hanesine alınırken, veto ile de aslında yasanın yürürlüğe girmesi engellenmek istenmiş.

\n

Başka bir deyişle Abdullah Gül, kardeşi Recep Tayyip Erdoğanın sarı-lacivertli camianın sevgilisi olarak kalmasını sağlamış. Ama Çankayada oturmanın hakkını vermek için de yasaya yeşil ışık yakmamış!

\n

İyi de yarın, Gülün süresi dolar da Erdoğan ile görev takası yapacak olurlarsa?

\n

***

\n

Şimdi ne olacak diyenlere söyleyeyim:

\n

Yasamız kadük olacak. Yani bir daha Meclis gündemine alınmayacak. TBMMnin her günkü çalışmasının devlet bütçesinden götürüsünü, Sayın Başbakanın sağlığına bir an önce kavuşması için milletçe vereceğimiz sadaka bedeli olarak helal edeceksiniz.

\n

Şike iddialarının “2” numaralı şüphelisi Aziz Yıldırım, Türkiyenin şimdi komediyi izlemesini öğütlüyor.

\n

Duruşmanın başlamasını beklemek için, TV ekranlarına yazılan o tümceyi yineleyelim:

\n

Azz sonra!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları