Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Otosansürlü Demokrasimiz
AKP Genel Başkanı Erdoğan dün partisinin grup genel kurulunda Uludere’de uçaklarımız tarafından yanlışlıkla bombalanarak öldürülen 35 vatandaşımızın arkada bıraktıklarının yaralarını kaşıyarak kanatmak istemekle suçladığı BDP yöneticilerine ağır eleştirilerde bulundu. “Bırakın ağıdımızı yakalım. Cenazelerimizi kaldıralım. Dertleri paylaşalım” derken; evlerine ekmek taşımak için göze alınan tehlikeli yolculuğa çıkanları yalnız bırakmadıklarını söyledi.
\nBeşir Atalay’ın iki kabine üyesi ile birlikte Uludere’ye gittiklerini anımsattı. Ama benzer bir amaçla Uludere’ye gitmek için İçişleri Bakanlığı’ndan helikopter isteyen CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na oynanmış olan büyük ayıptan tek kelime ile söz etmek gereğini duymadı.
\nGiderek bir korku imparatorluğuna döndürülmek istenilen Türkiye’de kendisine gönüllü olarak otosansür uygulayan medyamız da dün, CHP Genel Başkanı’nın Uludere’ye gitmemesi için İçişleri Bakanı tarafından hangi dolapların döndürülmüş olduğunu anlatan, öven ya da eleştiren tek satır, tek söz var mıydı?
\nCHP Genel Başkanı, sadece köklü bir siyasi partinin başkanı olmanın dışında, parlamentodaki sandalye sayısına göre; aynı zamanda ana muhalefet partisi lideridir. O parlamentoda çoğunluğa sahip AKP, şayet gündemi kendi keyfine ve çıkarlarına göre düzenlememiş olsa, dokuz yılı aşan iktidarı döneminde çoktan yeni bir ‘Siyasi Partiler Yasası’nı çıkartıp yürürlüğe sokardı. Öylelikle o yasa da, ana muhalefet partisi liderinin tüm Batı demokrasilerinde olduğu gibi devlet protokolünde Başbakan ile eşit yetkilere sahip olduğunun belirtilmiş olduğunu görürdük.
\n‘Tek Adam’ rolü kesenlere, siyasi partilerin çokpartili parlamenter demokrasilerin vazgeçilmez unsurları olduğu sözü; lafta kalmaz yasalarla da vurgulanırdı.
\nÖylece, Uludereli yurttaşlarımızın yaralarını sarmak isteyen ana muhalefet liderinin helikopter isteğine önce “tamam” diyen İçişleri Bakanı; daha sonra “güvenlik gerekçesi” gibi kendi polisini ya da jandarmayı küçültücü bahaneler uydurarak gülünç olmayı göze almazdı.
\nKalkışanlara, rahmetli Namık Gedik’lerin, Faruk Sükan’ların ne tür izler bırakarak göçmüş olduklarını anımsatan yazılar yazılırdı. Devletin helikopterinin İçişleri Bakanı’nın babasının malı olmadığı kendisine tane tane anlatılırdı.
\n***
\nBaşbakan dünkü konuşmasında yer yer Kılıçdaroğlu’na taşlar atmak yerine, o 7 saatlik yolda oluşan taşıt kazalarını yara almadan atlatan CHP liderine hem geçmiş olsun demiş olsa hem de kıvançta, tasada ortak hareket etmeyi bilen bir ülkenin yurttaşları olduğumuz için teşekkür edebilseydi BDP’li Hasip Kaplan’ın kurusıkılarını daha da etkisiz kılmaz mıydı?
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Colani’nin arabası
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması