CHP’li Mersin Milletvekili İsa Gök, tutuklu 3 milletvekili için sürdürdüğü yemin boykotunu Meclis’in dünkü birleşiminde zorunlu bir nedenle sona erdirdi.

O zorunlu nedenin, beş birleşim anayasa ve içtüzük gereği ant içmezse, üyeliğinin düşmesini gerektirmesi ile sonuçlanmasını engellemek olduğu biliniyordu.

Gök’ün bu buruk yemin töreninden önce yaptığı basın açıklaması, mehter muhalefeti uygulayarak dostlar alışverişte görsün diyen MHP Grubu ile devekuşu gibi başını kuma sokmuş olan CHP Grubu’ndaki arkadaşlarına bir tür ders anlamı da taşıyordu. Gök, tek başına, 3 muhalefet milletvekilinin hükümlü değil; tutuklu olarak aralarında olmadıklarını anımsatmayı sürdürüyordu.

“Demokrasi ile yönetildiği iddia edilen hiçbir ülkede olmayan” bir durumu protesto etmek amacı ile yapılmış bu yemin boykotunda, İsa Gök’ün partisinin nasıl bir yol haritası izleyeceğini tartışmamış olmasını anlamak kolay değildir. Gök, CHP’nin bir milletvekili olarak kendi grubundan habersiz hareket etmiştir. Ama kamuoyunun geniş bir kesimi bu sembolik başkaldırıyı sadece anlayışla karşılamakla yetinmeyerek, Gök’e destek mesajları göndermiştir. 5 bin imzalı “İradem tutuklu. Bir imza da sen ver” adlı destek mesajlarını da Başkanlık kürsüsüne bıraktı. CHP Grubu’nun oturduğu sıralardan cılız alkışlarla yerine döndü.

İsa Gök’ün dünkü basın açıklamasında da söylediği gibi bu yemin protestosu, “Yargıyı kendisine bağlamış olan Adalet ve Kalkınma Partisi’nin” tutumunu protesto amacına dayanıyordu. Dünkü birleşimde, iktidar milletvekillerinin protestoları arasında kürsüye gelen Gök, ana muhalefet partisi grubunun bir üyesi olmaktan daha çok, neredeyse bağımsız ve o nedenle de tek başına davranan bir milletvekiliymiş gibi, dün yeni yasama döneminin öteki milletvekillerine tanınmış haklara da öylelikle sahip oldu.

***

CHP Grubu’nun Mersin milletvekiline güçlü destek vermeyen dünkü görünümü, İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal ile MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan’ı, milletvekili seçilmiş, mazbatalarını almış olmalarına karşın Silivri zulümhanesinde tutmaya kararlı olduğu anlaşılan iktidara herhangi bir yaptırım uygulamaya niyetli olmadıkları söylenebilir. CHP’li milletvekillerinin bu durumu, sert muhalefet görevini bir an için BDP’ye kaptırdıklarını düşündürüyor.

***

Lise diplomalı biri şoför, üç danışman, iki yıllık yol gideri tutarında akaryakıt karşılamasının daha ilk anda verdiği rehavet ana muhalafet grubumuza hayırlı olsun.