Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Damat Ferit'e Döndük...
49’ların listesi tam olmasa da belirlenmişe benziyor.
\nYanlış olduğunu bile bile “akil” sıfatının kullanılmasını önlemenin olanaksızlığı anlaşılıyor.
\nAma bütün uyarılara karşın “göçme” ile “çökme” arasında yapılan yanlışı düzeltemeyenlerin varlığı, insanı umutsuzluğa düşürüyor.
\nTürkiye’de 49 akil insan olduğu sanısını yaratan yaklaşım, doğal olarak bir haksızlığı da içeriyor.
\n70 küsur milyonluk ülkede bu kadar az akil insanın varlığı aynı zamanda Türkiye’nin niye ileriye değil de geriye gitmekte oluşuna da somut bir yanıt oluşturuyor.
\nHaksızlığı gidermek için sadece “akil insan” değil “en politik akil insan” denilmesi sanırım en doğru saptama olacak.
\nAkil insan sayılacakların dünkü gazetelere düşen açıklamaları, bazılarının neden ve nasıl seçildiklerinin ayırdına varmamış olduklarını da yansıtıyor. 49’ların oluşturacağı komisyonun çalışma yöntem ve biçimini kendisinin belirleyeceğini anlatan açıklamalar, kuruluş amacıyla gerçekleştirilecek çalışmanın, daha akil adamlar tarafından bile anlaşılamamış olduğunun işaretlerini veriyor.
\nArkadaşımız Bahadır Selim Dilek, Uluslararası Hukuk Uzmanı Prof. Dr. Hüseyin Pazarcı’nın verdiği tarihsel örneği aktardı.
\nMeğerse Sadrazam Damat Ferit de Ulusal Kurtuluş Savaşı’nın öncesinde İstanbul’un işgali üzerine Vahdettin’in kullarını doğru yola yönlendirmek üzere “Heyeti Nasiha”, yani “Öğüt Kurulu” oluşturmuş. Onlar da 7 kişiden oluşuyormuş.
\nTarihin yinelenmesinin garip bir cilvesiyle karşı karşıya gibiyiz.
\n***
\n4’üncü yargı paketi tasarısı alt komisyondan aynen, Adalet Komisyonu’ndan da bir değişiklikle geçti.
\nCHP’nin üç önerisinden biri, galiba ortak dert olduğundan kabul edildi ve “ihaleye fesat karıştırma” suçunun cezası indiriliverdi.
\nBu örnek bir kez daha gösterdi ki Türkiye’de hukuk yerine siyaset ağır basıyor.
\n***
\nDaha önce de yazmıştım. Sabit fikir haline dönüşen saptamalarımdan birini bir kez daha anımsatmak zorunluluğunu duydum.
\n“Türkiye’de suçu tanımlayan ve ceza öngören maddelerin yerine, maddenin gerekçesi uygulanabilse Türkiye dünyanın en demokrat ülkesi olur.”
\nNe yazık ki 4’üncü yargı paketi beni bir kez daha doğruladı.
\nBir yandan insan hakları karşıtlığının giderileceği vurgulanıyor, bunun ödenecek tazminatları önleyeceği belirtiliyor ama “uzun tutukluluktan, sahte belgelerin hukuk alanında kullanılıyor olmasından duyulan rahatsızlık, terör tanımının yanlışlığı” nedense pakete yansıtılmıyor.
\nTerörle Mücadele Yasası’nın 7’nci maddesinde yapılacak değişiklik de reform sayılanlar arasında.
\nBenim bildiğimi koca koca bürokrat ve siyasetçilerin bilmediğini sanacak kadar büyüklük hastası değilim.
\nOysa dünya âlem Terörle Mücadele Yasası kapsamında tanımlanan öteki suçların özel yetkili mahkemelerde yok sayıldığını, suçun “terör örgütü üyeliği” suçuna dönüştürüldüğünü biliyor.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- Erdoğan'ı protesto eden gençlere işkence iddiasına yanıt
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması