Örsan K. Öymen

Süngüleri silgi olanlar

01 Kasım 2018 Perşembe

Bir ülkede iktidar olan bir siyasi partinin, iktidar olduğu ülkenin kurucusuna yönelik bir fobi geliştirmesi ve o ülkenin kurucu ilkelerini tanımaması, o ülkenin büyük çalkantılara gebe olduğunun göstergesidir.
Türkiye’de AKP iktidarı, bir yandan anayasanın 2. maddesinde yer alan demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkesini ortadan kaldırmakta, bir yandan da, Kurtuluş Savaşı’nın önderi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü halkına unutturmak için sistematik bir mücadele vermektedir. AKP bunu adım adım, halkı alıştıra alıştıra yapmaktadır.
Atatürk’ün adını ülkeden silme işleminin en çarpıcı örneklerinden birisi, İstanbul’da Taksim Meydanı’ndaki Atatürk Kültür Merkezi’nin kapatılıp çürümeye terk edilmesi oldu. Bu bina çürüdükten sonra yıkılırken, karşısına da bir cami inşaatı yapıldı. AKM’nin yerine yeni bir kültür merkezi yapılması projesi başladı, ama bu arada İstanbul yıllarca AKM’siz bir yaşam sürdü.
Daha sonra sıra, kitlelerin bir araya geldiği futbol stadyumlarına geldi. Bursa, Antalya, Afyon, Eskişehir, Antakya, Konya, Sakarya, Kayseri, Rize, Diyarbakır, Giresun gibi birçok kentte Atatürk’ün adını taşıyan stadyumlar devre dışı bırakıldı. Yerine yapılan yeni stadyumlara da bir daha Atatürk adı verilmedi!
Malatya’da İnönü’nün adını taşıyan stadyum için yıkma kararı alındı, yeni yapılan stadyuma ise İnönü adı verilmedi! Malatyalı olan Kurtuluş Savaşı kahramanı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin ikinci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün adı kendi memleketinde silindi!
Beşiktaş futbol takımının İstanbul’daki stadyumundan İnönü adının çıkarılması da bir o kadar trajik oldu. Yaşamı boyunca İngiliz emperyalizmine karşı mücadele veren İnönü’nün adı BJK stadyumundan çıkarıldı, onun yerine stadyuma bir İngiliz şirketi olan Vodafone’un adı verildi!
Şimdi de, Türkiye’nin en büyük havalimanı olan Atatürk Havalimanı’nın büyük ölçüde devre dışı bırakılması süreci başladı. Burası ticari uçuşlara kapatılacak, bir kısmı park yapılacak, bir kısmı eğitim ve resmi amaçlı uçuşlara açık kalacak, böylece Atatürk Havalimanı, planörlerin, pervaneli küçük uçakların ve özel jetlerin inip kalktığı bir mahalle havalimanına dönüşecek! Bu aşamada, açılışı yapılan ve tamamlandığında Türkiye’nin en büyük havalimanı olacak olan yeni havalimanına Atatürk adı verilmedi!
Buna gerekçe olarak, “Havacılık yönetmelikleri gereği iki havalimanı aynı adı taşıyamaz” dendi. Oysa mevcut Atatürk Havalimanı’nın adı değiştirilip, yeni havalimanına Atatürk adı verilebilirdi veya yeni havalimanına Mustafa Kemal Atatürk adı veya Atatürk sözcüğü ile birlikte başka sözcükler içeren bir ad verilebilirdi.
Gerçi, bir orman katliamıyla birlikte, bir işçi kıyımı da gerçekleştirilerek inşa edilen, cami kubbesi ve Osmanlı hamamı tavan mimarisine sahip bu havalimanına, Atatürk adı yakışır mıydı, bu da ayrı bir tartışma konusudur.
Ancak burada önemli olan, Atatürk devrimlerini ve ilkelerini yok etmeye yönelik bir siyasetle birlikte, Atatürk adının da sistematik bir biçimde silinmeye çalışılmasıdır. Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra İstanbul’u işgal eden İngilizlerin ve İzmir’i işgal eden Yunanlıların başaramadığı şeyi, Fethullah Gülen çetesinin başaramadığı şeyi, AKP başarmaya çalışmaktadır! “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın başkonuklarından birisi olan fesli meczubun sesi her yerde yankılanmaktadır!
Ama şunu anlamıyorlar ki, Atatürk’ün adı, 19 Mayıs 1919’dan önce de çok görünür değildi! Şunu anlamıyorlar ki, Atatürk’ün yolunda ilerleyen devrimciler, gerekirse bu vatanı, yoktan var etmeyi yine başarırlar!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları