“Fiziksel ve psikolojik olarak yıpranmış vaziyetteyiz. Maça kısa bir süre var. Oyuncuları hazır hale getirmek için yoğun çaba sarf ediyoruz. Her şeye rağmen hazır olacağız ve kazanmak istiyoruz.” Galatasaray’ın ne kadar zor koşullarda, az sonraki dev maça çıkacağına dikkat çekiyor Fatih Terim. Öte yanda Jose Mourinho ise “2-1 yenilgiye dahi tahammülüm yok” diyor. Vay canım benim!.. Her şeyden önce Galatasaray’ın 12. adamı karşı koyar Portekizli teknik adama diyoruz. Çünkü lig oyununda Mersin karşısında 10 kişi kalan takımımızın kırılganlığına ve konsantrasyon bozukluğuna müthiş desteğimizle set çekmiş ve 3 puana katkı yapmıştı.

Bunları şunun için yazdım; Galatasaray’ı, Fransız Laureny Lanoy’un düdüğü sonrası Real Madrid üzerine topyekûn saldırıya geçirecek başaktör 12. adam olduğu için. Ve de öyle bir giriş yaptılar ki maça, kulakları sağır eden uğultu karşısında R.Madrid’ın pahalı ayakları neye uğradığını şaşırdı da Galatasaray’ın sanki nutku tutulmuştu. Futbolu ağır çekim filmi andırıyordu. Burak olmasa da Fatih Terim hücum ağırlıklı 11’ini sahaya sürmüştü. Drogba’nın yanına gol silahı olarak Umut Bulut yerleşmişti. Bu arada Real Madrid sinsice bekliyordu. 1, 2, 3, 4 dakika; baktılar Galatasaray gelemiyor. Şöyle bir gidelim karşı kaleye dediler. Daha ilk tehlikeli gol ataklarıydı. Bu ligin gol kralı, namı diğer Ronaldo, Khedira’nın yumuşak ortasına ayak içini yapıştırdı. Bu golle birlikte ‘futbol sazını’ aldılar ellerine, istedikleri zaman hızlı istedikleri zaman yavaş çaldılar. Galatasaray da mecburen onlara uyuyordu. Bazen Melo, Selçuk ve Sneijder tribünleri ateşlemeye çalışsa da koca 45 dakikayı pas yanlışlarıyla bitirdiler. Pas yanlışlarının kahramanı Hamit soyunma odasında kalmış, Amrabat o muhteşem 12. adamı yeniden hareketlendirir zannıyla; Real savunmasının içine yollanmıştı. Ama yolu alan, Real’i sarsan ve 52 bini derinden sevindiren, topu tavana asan Eboue olmuştu. O gol galibiyetin habercisi olabilir miydi? Sneijder çıktı sahneye önce yokladı, sonra mıhladı. Drogba kusur kalır mı; bir topuk; 3 oldu. Kusura bakma Jose Mourinho... 2 değil, 3 oluverdi işte!.. Ronaldo’nun golüyse farkı 1’e indirdi ama misafir umduğunu değil, bulduğunu yermiş…

\n