Özdemir İnce

Cumhurbaşkanı’nın hayal kırıklığı

04 Ekim 2019 Cuma

Cumhurbaşkanı R.T. Erdoğan, Eskişehir’de Odunpazarı Modern Müzesi’nin açılış törenine de katıldı. Erdoğan, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

***

Türkiye, geçen 17 yılda her alanda en büyük yatırımlara, en büyük eserlere, en büyük hizmetlere kavuşmuştur. İki konuda nispeten hedeflerimizin gerisinde kaldık; biri insan yetiştirme olan eğitim, diğeri insanı zenginleştirme olan kültür-sanattır. Biz kültürü tıpkı toprak, bayrak, askeri ve ekonomik güç gibi özgürlüğümüzün sembollerinden biri olarak görüyoruz. Kendi tarihine, kültürüne, sanatına, değerlerine sahip çıkmayan bir toplumun bir süre sonra kimliğini kaybetmesi kaçınılmaz. Eğitimi güçlendirmenin yolu bu alanda müdahale eden insanları desteklemekten geçiyor. Devlet olarak bu çerçevede tüm imkânlarımızı seferber ediyoruz.

***

309 bin yeni derslik inşa ettik. Her derslikte öğrencilerimizin eğitim - öğretim görebilmesi için 632 bin yeni öğretmeni göreve başlattık. Pek çok reformu hayata geçirdik. Buna rağmen hâlâ eksiklerimiz olduğunun farkındayız.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi içinde ülkemizin en büyük kütüphanesini inşa ettik. İnşallah 29 Ekim’de bu kütüphaneyi resmen hizmete açmayı planlıyoruz. İstanbul’da da şehrin en büyük tarihi eserlerinden biri olan Rami Kışlası’nı kütüphaneye çeviriyoruz. Televizyondan sinemaya, müzikten bilgisayar oyunlarına kadar popüler kültürün tüm alanlarında içerik üretimine ağırlık veriyoruz. Her yıl takdim ettiğimiz kültür sanat büyük ödülleriyle ülkemiz kültür sanat erbabına desteğimizi gösteriyoruz. Medeniyet demek her şey gibi kültür ve sanatı da yeniden ve yeniden inşa demektir.

***

R.T. Erdoğan, Cumhurbaşkanı olarak mı, yoksa AKP Genel Başkanı olarak mı konuşuyor, belli değil. “Biz” dediği Türkiye Cumhuriyeti mi, yoksa AKP iktidarı mı, belli değil. “Eğitim ve sanatta geri kaldık” diyor, ama geri kalanlar nüfusun yüzde ellisi mi yoksa tamamı mı? Kendisi bu geri kalışın nedenlerini bilmiyor galiba. Bunu bilmediği gibi, çağdaş bilim ve teknolojideki acınası duruma hiç değinmiyor. Belki de bilim ve teknolojinin ürünlerini Suudi Arabiler gibi “parasını bastırıp alıyoruz” diye düşünüyordur.

***

R.T. Erdoğan’ın övündüğü hiçbir şey, çağdaş kültür, bilim ve sanatı üretecek olan insanın oluşumuna katkıda bulunamaz. Derslikler, kütüphaneler çoğalmış. İyi. 632 bin yeni öğretmenin ataması yapılmış. Bu da iyi. Ama okullarda çağdaş öğretim yapmıyorsan; ders programların Avrupa Birliği ülkelerinin programlarının yanında çağdışı kalıyorsa, her şey nafiledir. İmam hatip saltanatında ancak İmamokrasi* kurarsın. Bu da ortaçağ düzeyi demektir. Suudi Arabistan’dan ne farkın var? Ama o zengin sen yoksulsun.

***

Cumhurbaşkanı kaygı ve hayal kırıklığında gerçekten samimi ise ve “biz” dediği zaman AKP’yi değil de Türkiye’yi kastediyorsa bunun çözümü çok kolay:
1. Düşünceyi açıklama özgürlüğü, Avrupa Birliği’nin ilk üyeleri düzeyine getirilecek; 2. Kuvvetler ayrılığının buyruklarına uyulacak; 3. Tek Adam rejiminden vazgeçilecek ve kendisi emekli olacak. 4. Parlamanter rejim yeniden kurulacak; 5. Tevhidi Tedrisat Kanunu başta olmak üzere anayasanın 174. maddesi tarafından korunan Devrim Yasaları ödünsüz uygulanacak; 6. Fazla imam hatip okulları sivil liselere dönüştürülecek; 7. Diyanet İşleri Başkanlığı “Laiklik Kursu”na gidecek. Bütçesi yüzde 75 azaltılacak. Asalak din adamları gönderilecek; 8. AKP, torpille getirdiği memurları ayıklayacak; 9. AKP kendini feshedecek;
10. Kadınların özgür ve eşit olmasını engelleyen mevzuat çöpe atılacak. Kadına el kaldıran barbarlar tımarhaneye kapatılacak.

***

Ama Cumhuriyet bütçesinden Bilim Bakanlığı’nın dört katı pay alan Diyanet İşleri Başkanlığı’na önümüzdeki yıl bütçenin yarısı tahsis edilirse hiç şaşırmayın. Çünkü AKP her konuda nefesi kuvvatlı hocalara güvenmekte.

* Özdemir İnce, İmam Hatip Saltanatı ve İmamokrasi, Tekin Yayınevi, 2015



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024
Yandaş hakem 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları