Özdemir İnce

Razı olan insan

21 Nisan 2023 Cuma

Okuyacağınız yazıyı, arkadaşım olmasından çok gurur duyduğum Bilsay Kuruç’un (ki kendisi pek hoşlanmasa da ben yazacağım: İktisat alanında “Profesör”dür) 10 Nisan 2023 tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan “Depremden Sonra” başlıklı yazısının kendisinden izin almadan bir bölümünü yürüteceğim ve bir “Seçim Yazısı” olarak yayımlayacağım. Bana kızmaz!

***

[İngiltere orada1 kolonizasyonu zorla, işgal yönetimiyle yapmıştı. Acaba iş tarihte mi kaldı? 20. yüzyılda kapitalizmin anayurdu Amerika’ya dikkatle bakalım. Ana model. Ayrıntıya burada giremeyiz. Yönetimindeki insanları İngilizin Hintleri gibi dışlamıyor. Onları piyasaya vererek kendi içinde, denetiminde tutuyor. “Modern kapitalizm” kolonizasyonu önce kendi içinde yapıyor. İşin püf noktası “razı olan insan”ı yaratabilmesidir. Bengalli “yardım alma hakkı”na (kâğıt üzerinde “entitlement”a) gerçekte sahip değildi. 21. yüzyılın Amerika merkezli kapitalizminde “razı olan insan”a ise bir tür “borçlanma hakkı” verilmiştir. Toplumsal haklarından vazgeçtikçe borçlanarak piyasalarda satın alma gücüne sahip olacaktır. Kapitalizme özgü bir tür “sosyal takas”! Yaşamı bununla şekillenmiştir. Bu modelin içinde yatan kolonyal bakışın dört dörtlük bir örneğini Amerika’nın ilginç başkanlar koleksiyonunun mümtaz bir siması olan G. W. Bush Jr. vermişti. 2005’te, Katrina kasırgası başta New Orleans, ülkenin güneydoğusunu fena vurdu. Kapitalizmin daima geri bölgeleri vardır, olacaktır. Görece yoksul New Orleans da böyledir. Kasırgada yüzde 80’i sular altında kaldı. İki bin civarında can kaybı oldu. Bush Jr. kasırgadan sonra oraya gitti ama uçaktan inmedi. Uçaktan aşağıya baktı. Tam kolonyal bakış! Bakıp geri döndü. New Orleanslılar Bush’u uçaktan yıkımın ortasına indirecek bir toplumsal hakka sahip değildiler.

“Razı olan insan”ı yaratan, onu piyasalarıyla kapsamında tutan model son 30 yılda dünyaya yayıldı, yerleşti. Biz de son 20 yılda bu “reel kapitalizm”i yaşıyoruz. Başka görüntülerle (dinin kullanılması gibi) perdelenmesi özündeki “cevher”i değiştirmiyor. “Razı olan insan”ın yaratılışını, onun borçlanarak kendisi için yepyeni şeylerle tanışmasını, onlarla özdeşleşmesini yaşadık. Öğrenmiş olmalıyız. Yeniden anlatmak gereksizdir. “Razı olan insan”a konutu, sağlık hizmetini, çocuğunun eğitimini “satın alabilir” olanağını veriyorsunuz. Borçla. Otoyu ve Iphone’u da. Ve Iphone’u aldıktan sonra “Ne güzel! Her şey var. Eskiden bunlar yoktu” diyecektir.

BARINMA

Nüfusumuz yılda ortalama bir milyon artıyor. Ve bir milyon genç de evlenme yaşına giriyor. Bu gençler nerede oturacaklar? Toplum çapında planlamayı şart kılan bu sorunun karşılığı uzun süredir piyasalaştırılan gayrimenkul ve konut inşaatı alanında odaklanıyor. Bu alan sermaye sınıfına yeni yeni katmanlar ekleyen, sermaye ile özdeş siyaset için de en bereketli kaynağı yarattı. Ve 6 Şubat gösterdi ki insanlar için en ağır yıkımı yarattı. Türkiye’nin kapitalizmi devleti toplumdan ayırıp kendine çektikçe insanlar yalnızlaştılar. Yine 6 Şubat gösterdi ki bir konutta oturmaya mecbur olan ve sayıca gitgide artan insanlarımız içine girecekleri yapıları hakkıyla denetleme gücüne sahip değiller. Kendileri için yaşamsal olan bu alana giremezler. “Güvenli barınma hakkı” ellerinde değildir. Sermaye, devleti kendine çekme gücüne sahip olunca, kârları ve siyaseti birleştiren bu en cazip alanda, yapı ve gayrimenkul sektöründe çoğalan bir güç yaratıyor. Bu sermayenindir ve denetim gücü ondadır. “Denetim”ini o örgütler. Bunu durduracak bir toplumsal güç ortada görünmüyor. Soma’da madenden çıkabilen işçiye kuyunun başında TV muhabiri “Yeniden madene inecek misin” diye sormuştu. İşçi şöyle demişti: “Bankaya borcum var. İneceğim!” Herhalde ailece içine girecekleri mütevazı bir konutu banka borcuyla, yani piyasanın (finans ile inşaatın ortak piyasası) denetimine girerek alabilmişti. Konutun sağlamlığını, piyasanın “güvence”sini sorgulayabilir miydi? Denetleyebilir miydi? “Razı olmama”yı aklına bile getiremezdi. Kapitalizmin kolonizasyonu o işçiden başlıyor.]

***

Ey razı olan ve kolonize olmayı (sömürgeleşmeyi) kabul eden arkadaş! Razı olan ve  sömürgeleşmeye boyun eğen yoldaş! Artık uyuma ve oyunu bir isyan simgesi olarak kullan!


1- Hindistan (Ö. İnce)



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Din ve vicdan hürriyeti 13 Aralık 2024
Üst kimlik olarak İslam 10 Aralık 2024
Yandaş hakem 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları