Öztin Akgüç

Ekonomik Beklentiler

03 Ocak 2009 Cumartesi

Alışılagelindiği şekilde her yıl sonunda ya da başında gelecek yıla ilişkin beklentiler, temenniler, dilekler açıklanır. Belleklerde kalır ya da kalmaz... Ancak beklentileri, tahminleri gerçekleşmeyenler, konu üzerinde fazla durmaz, geçiştirir veya tahmin hatalarına bahaneler bulurlar. Beklentileri, tahminleri gerçekleşenler eğer belli bir grubun sözcüleri değillerse ya da belli bir grup tarafından tanıtılmak, lanse edilmek istenmiyorlarsa, genellikle kendilerinden pek söz edilmez.

Bu tür yaklaşımları gözlemlemekle birlikte yine de kişi, belki de kendini sınamak için yeni yıla ilişkin tahminlerini, beklentilerini açıklar. Analiz yalnız geçmişi değerlendirmek için değil, en azından yakın geleceği görebilmek, doğru öneriler, önlemler geliştirebilmek için yapılır.

İktisadı bir bilim dalı olarak görüyorsak, neden-sonuç ilişkisini kurmak, nedenlere göre öngörüde bulunmamız gerekir. Yeterli, sağlıklı nedenlere dayanılmadan yapılan öznel tahminlerin, tahmin sahibine bir getirisi olsa bile, bilimsel bir değeri olmadığı gibi, rastlantılar dışında gerçekleşme olasılığı da olmaz. Sağlıklı, gerçekçi nedenlere dayanmayan beklentiler iyimser olarak dahi nitelendirilemez. İyimser tahminler dahi, gerçekleşme olasılığı az da olsa, bazı varsayımlara, nedenlere, kabullere dayanmalıdır.

İster kötümser deyin, ister gerçekçi deyin; ekonomik açıdan 2009 yılının 2008 yılından daha iyi geçmesi olasılığı yoktur. Gerçi iktisat dahil, laboratuvarı olmayan, koşulları değişen, koşulları sabit tutularak deneme yapılamayan bir alanda kesin konuşmak, beklenmeyen olaylar nedeniyle hatalı görülebilir. Ancak 2009 yılının ekonomik açıdan 2008 yılından daha başarılı olabileceği savı, politik ya da kişisel çıkar hesabı yoksa, bir dilek olmaktan öteye gidemez.

***

Sık sık bu köşede de yinelendiği gibi, mali sektörle reel sektör arasındaki etkelişim arasında bir zaman aralığı vardır. Mali sektörün tetiklediği bunalımın, çöküşün reel sektöre tam yansıması zaman almaktadır. Ayrıca alınan önlemler, hazırlanan ekonomik paketler, yerinde olsa bile, olumlu etkilerinin görülmesi kısa sürede olmamaktadır. Zaman aralıkları dikkate alınmadan, 2009 yılında ekonomide yukarıya dönüş başlar savının ya da öngörüsünün bir dayanağı yoktur. Bu tür tahmin açıklamaları halkı oyalamak ve/veya ekonomiye teğet geçme kuramı sahibi Sayın Başbakana hoş görünme amacını gütmektedir.

Kaldı ki Türkiye ekonomisinin sorunu ekonomik konjonktür, ekonomik dalgalanma, iniş-çıkış sorunu değildir. Yapısal sorunları vardır, yapısal sorunlar kısırdöngüler doğurmaktadır. Zaman zaman reform, yapısal reformlar adı altında, emperyal güçlerin istekleri doğrultusunda yasal ya da idari düzenlemeler yapılmaktadır. Bu düzenlemeler, görüldüğü gibi yapısal sorunları çözmemekte, tersine çoğu kez kısırdöngüleri kırmayı zorlaştırmaktadır.

Geliri, gönenci (refahı) arttırmanın yolu üretimi arttırmaktır. Üretimin iki ana girdisi, emek (insan gücü) ve makine, teçhizat, donanım gibi maddi sabit sermayedir; makine, teçhizatı yapan ve kullanan insan olduğu için, kaliteli emek, üretim açısından daha belirleyicidir. İnsan gücünü geniş anlamda aldığımızda, girişimcilik, lider yöneticilik de dahildir. Yaratıcı, yenilikçi, inisiyatif sahibi girişimci, belki de mevcut ekonomik sistemin başaktörü, baş ekonomik ajanıdır. Yaşanan ekonomik kriz, girişimcilerin de etik, ahlaki değerlere sahip olması gereğini de göstermiştir. Günümüzde firmaların yönetimi hemen hemen CEOların, terim yerindeyse lider-yöneticilerin eline geçmiştir. Liderlerde, yöneticilerde bulunması gereken nitelikler, yetenekler, artamlar, bu köşede sık sık belirtildiğinden yinelenmeyecektir. Dünyada krizin derinleşmesinde CEOların etkileri, gerekli yetenek ve ahlaki değerlerden yoksun oluşları da yadsınamaz.

Türkiyede en bol gibi görünen emek gücü, gerekli nitelikler, artamlar açısından bakıldığında kıt faktördür. Türkiyede emeğin kalitesi, girişimci ve CEO yetersizliği, yatırımların dağılımı düzeltilmedikçe sorunlar çözülemez; iyimser olmak için, temel eksikliklerin giderilmesi gerekir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Trump tehlikesine teyakkuz 11 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları