Günümüzde de geçmişte de yaşanan kötü, uğursuz olayların ardında emperyalizmin kirli ellerini aramak yanıltıcı olmaz. Olmaması, yaşanmaması gereken 1915 olaylarının ardında da emperyal güçlerin tahriki, kurgusu vardır. 1915 olaylarında aile büyüklerinin yaşanmış anıları sınırlı da olsa bilgi kaynağını oluşturuyor.
Ailemin ana tarafı Doğu Anadolulu. Ailemin yazılı soyağacı, seceresi yok. Bilgimiz kulaktan dolma ve Kuranıkerim’e, mushafa yazılı bazı doğum tarihlerinden kaynaklanan birkaç göbekten öteye gitmiyor. Bir aile büyüğünün çocukluk belleğinde kalan bir anısını aktarıyorum.
“Biz çocukları bir araya topladılar, Ermeni çeteleri gelecek korkmayın, arkadan Türkler gelecek. Sizi kurtaracak dediler.” Yaşanmış çocukluk anısı. Ayrıca o tarihlerde ailemize katılmış iki canlı kanıt da Fehime ve Kerime ablalar. Olaylar sonu kimsesiz kalmış çocuklar ailelerin yanına yerleştiriliyor. Ailemin yanına da ailesini yitirmiş ana ve babasını da hatırlamayan iki çocuk yerleştiriliyor. Kerime Abla ailenin diğer kolunda yaşarken, Fehime Abla evlenmedi ölünceye değin bir aile büyüğü olarak bizimle birlikte yaşadı. Fehime Abla’nın etnik kökeni bizi hiç ilgilendirmedi, araştırmadık. Fehime Abla, dünya iyisi bir insandı. Anneannem nasıl anılırsa, Fehime Abla da en az aynı sıklıkla anılır.
1915 olaylarının ardında Rusya dahil emperyal güçlerin ayartısı, tahrikleri, desteği, vaatleri vardı. Günümüzde de bir yandan olayların günahı Türkiye üzerine yıkılmaya çalışılırken, bir yandan da nifak tohumları canlı tutulmaya, yeşertilmeye çalışılıyor. Bu oyuna gelmememiz, birlikte yaşamanın insanca olduğuna inanmamız gerekir.
Emperyal güçlerin davranışlarını açıklamalarını, önerilerini önemsemememiz, kale almamamız gerekir. AP soykırım derse, bazı Avrupa parlamentolarında farklı güdü ve beklentilerle soykırım yasaları kabul edilse B. Obama ya da herhangi bir ABD başkanı “soykırım” ya da büyük felaket dese ne olur? Ne soykırım dedi diye yerinelim, ne de “büyük felaket” dedi diye teselli bulalım. Dünya ne diyor, ne der, Düveli Muazzam’a kompleksinden artık kurtulalım. İnsanlar gibi devletler de doğru bildikleri, inandıkları yollarda gerektiğinde yalnız yürümelidir. Doğru olan barışçıl, adil, insanca yaşamanın yollarını bularak yaşamaktır.
Dış emperyal güçlerle ne birlikte olmaya, ne aynı yatağa girmeye kalkışmalı, ne de düşmanca tavır takınılmalıdır. İlişkilerde arada en azından bir kol mesafesi bulundurmaya özen gösterilmelidir.
Ülkenin gücü de zenginliği de insandır. Yürekli, özverili, onurlu, gerektiğinde ilkeleri doğrultusunda ölümü göze alabilen vatandaş topluluğu olan ülkeler güçlüdür, zengindir.
Emperyal güçlerin gücü, ülkelerde satılık, kiralık, ürkek, korkak maşalar bulmalarından kaynaklanır. Emperyal güçlerin tutumları, sizi nasıl gördüklerine, değerlendirdiklerine bağlıdır. Nasıl görüyorlarsa öyle davranırlar. Bizi nasıl gördüklerini, değerlendirdiklerini tutumları ortaya koyuyor.