Öztin Akgüç

Seçimden İzlenimler

17 Ağustos 2014 Pazar

Yorumlar farklı da olsa Cumhurbaşkanlığı seçiminden çıkarılacak sonuçlar hatta alınacak dersler vardır. Sonuçları, alınabilecek dersleri algılayabildiğim kadarıyla satırbaşlarıyla özetlemeye çalışayım.
?Muhalefetin çatı aday stratejisi, formülü en azından aritmetik olarak hatalı olmuştur.
Çatı aday sinerji yaratamamış, sinerji bir yana parçaları dahi toplayamamış, bir araya getirememiştir. Çatı aday yerine CHP ve MHP kendi adaylarını göstermiş olsalardı, aritmetik olarak ikinci tura kalması hemen hemen kesin olan bir seçim, daha ilk turda sonuçlanmayacaktı. Bu savla Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu yanlış seçimdir demiyorum. Sayın İhsanoğlu yerine kim olsaydı, sonuç değişmeyecekti. Çatı aday formülü, aritmetik olarak yanlıştı. Buna bir de aday belirleme sürecindeki gecikmeler, partilerin tabanlarının görüşlerinin alınmaması, ardından da tıpış tıpış bir tür marş marş komutu eklenince, sonuç kaçınılmaz oldu.
? CHP’nin sağa açılarak oy artırma stratejisi bir kez daha hüsranla sonuçlandı.
Sol, orta sol eğilimli seçmen azınlıkta, seçim kazanmak isteniyorsa, sağa açılmak, esnekleşmek gerekli galat görüşü CHP yönetimine ne zamandır egemen. Deneniyor, sonuç alınamıyor, yine de ısrar ediliyor. Einstein’ın aynı deneyi yaparak farklı sonuç beklemeyi, aynı hatayı yinelemeyi nasıl, hangi sözcükle değerlendirdiği bilinir. Bu tutumu daha nazik bir sözcükle sağgörü yoksunluğu olarak ifade edebiliriz. Bir yandan beklenen sağ oy gelmiyor, öte yandan sol, sola yatkın seçmende en azından sandığa gitmeme gibi bir tepki doğuyor. Sonucu doğru algılayıp CHP aynı hatayı yinelemekten kurtulursa kazanç sağlamış olacaktır.
?Çatı aday formülü sol eğilimli seçmende tepki doğururken MHP’li seçmenin bir bölümünü de Sayın RTE’ye oy vermeye yönlendirmiştir.
Oy kullandığım sandıkta bu eğilimleri gözledim. Gerçi bir sandık sonucuna bakarak genelleme yapmak eksik olur. Beşiktaş’ta 1347 No’lu sandıkta oy kullandım. Geçmiş seçim sonuçlarını biliyor, çevreyi bir ölçüde tanıyordum. Beklentim, Sayın E. İhsanoğlu 235, Sayın RTE 30-35, Sayın Demirtaş 5-7 oy alır şeklinde idi. Sonuç Sayın İhsanoğlu 214, Sayın RTE 37, Sayın S. Demirtaş 17, geçersiz 5 oy olarak gerçekleşti. MHP’nin önceki seçimlerde aldığı 5-6 oy, RTE’ye kayarken CHP’li seçmenin bir bölümü Demirtaş’a oy vermiş, bir kısım da geçersiz oy kullanmayı yeğlemişti. Katılım oranı önceki seçimlerden farklı değildi.
?Kamuoyu araştırmalarının bilimsel olarak, istatistiksel olarak bir değer taşımadığı bir kez daha kanıtlandı.
Vatandaşlar belki tahminlerle fiili sonuç arasındaki farkları önemsemeyebilirler hatta yakın da bulabilirler. Ancak sapmalar bu tür araştırmaların istatistik olarak değeri olmadığını kanıtlayacak boyuttadır.
?Sayın Selahattin Demirtaş bir umut yaratmıştır.
Mezhepsel, ne olduğunu çok iyi bilmediğimiz etnik kökene dayalı, emperyal güçlerin körüklediği bir politika yerine, Demirtaş sınıfsal yaklaşımı benimsemiş ve savunmuştur. Sayın Demirtaş’ın tutumu, tumturaklı politik çıkar sağlama amaçlı açılımlardan daha çok yapay olarak alevlendirilmiş sorunların çözümüne katkı sağlayabilir. Politik savaşımının sınıfsal temele dayandırılması çok daha sağlıklı sonuçlar verir.
Sayın RTE’nin seçim zaferi tarihteki Pirus (Pyrrhus) zaferine benzer bir zaferdir.
Devletin tüm olanaklarına, hatta baskılarına, çıkar odaklarının desteklerine karşın, halkın en azından dörtte birinin katılmadığı, yüz bini aşkın tepki oyunun kullanıldığı bir seçimde alınan oy ancak yüzde 51.8’dir. Bu sonuç “zafer, başarı” olarak yandaş yalakalar tarafından kamuoyuna satılmaya çalışılmaktadır ama tarihteki kazananı pek belli olmayan Pirus zaferine de benzemektedir. Başkanlık tutkusunu sonlandıracak, en azından dizginleyecek bir zaferdir.
Seçim sonuçlarından Sayın RTE başkanlık, CHP sağa açılma, HDP etnik değil sınıfsal mücadele açılarından doğru dersler alabilirlerse 10 Ağustos seçimi ülke açısından yararlı sonuçlar da vermiş sayılabilir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları