Öztin Akgüç

Siyasal Birlikler ve Türkiye

22 Şubat 2013 Cuma

Sayın Başbakan RTE’nin Avrupa Birliği’ne karşı Şanghay oluşumunun, Şanghay İşbirliği Örgütü’nün (ŞİÖ) Türkiye için bir seçenek olabileceği savı ya da üstü kapalı tehdidi, Türkiye ile siyasal birlikler arasındaki ilişkileri yeniden gündeme taşıdı.
Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği serüveni, Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) döneminden başlayarak yarım asrı aşkın bir süredir sürüyor; ŞİÖ ile yakınlaşma savı ya da önerisi de yeni değil; ŞİÖ oluştuktan sonra bir seçenek olarak bazı çevrelerce ileri sürülmüştür.
Bir siyasal ekonomik birlik niçin oluşur? Oluşumun dayanakları, başarı koşulları nelerdir? Bilinen hususları yineleyerek Türkiye’nin AB ve ŞİÖ karşısında durumunu irdelemeye çalışayım.
Bir siyasal birliğin, hatta ekonomik bütünleşmenin oluşabilmesi için gerekli asgari koşulları, önem derecesi olmasa da sıralayalım.
1- Coğrafi yakınlık
Coğrafi yakınlık, siyasal sınırlar açısından komşuluk, birliğin oluşması için gerekli koşullardan biridir, ama tek başına belirleyici değildir.
2- Kültürel ortak noktalar
Kültürel yakınlık, benzer değer yargılarına sahip olma, kanımca birliğin oluşması için en önemli koşuldur. Farklı değer yargılarına, davranış biçimlerine sahip olan toplulukların bir birlik oluşturmaları, bunu sürdürmeleri olanaklı değildir.
Din faktörü kuşkusuz önemli bir etkendir. Ancak din bağımsız bir etken midir? Kültürün bir parçası mıdır? Yanlış olabilir, ama dinin kültürün bir parçası olduğunu düşünürüm. Din tek başına belirleyici, bağlayıcı bir etken olsa herhalde öncelikle Arap siyasal birliği oluşurdu.
Tarihsel ortak noktalar, aynı tarihi paylaşmak kuşkusuz toplulukları, ülkeleri birbirine yaklaştırıcı diğer bir öğedir.
3- Benzer siyasal düzen ve askeri amaçlar
Siyasal düzenleri yakın ülkeler ancak bir birlik oluşturabilir. Siyasal düzenleri çok farklı ülkelerin, bir potada erimeleri, birleşmeleri olanaklı değildir. Bu siyasal düzen yakınlığına askeri nedenler, askeri amaç birliği de eklenebilir ya da askeri amaç birliği diğer öğelerden ayrı bir etken olarak ele alınabilir.
4- Ekonomik sistem benzerliği
Ekonomik sistemleri benzer ülkeler ancak ekonomik açıdan bütünleşebilir, siyasal birlik oluşturabilirler. Merkezi planlı bir ekonomiyle hatta karma ekonomi sistemini benimsemiş bir ülkeyle serbest pazar ekonomisi yaftası altında sermaye çıkarlarını kollayan neoliberal politika izleyen bir ekonominin bağdaşması olanaklı değildir.
5- Ekonomik gelişmişlik düzey yakınlığı
Ekonomik gelişmişlik düzeyi, yaşam kalitesi çok farklı toplulukların bir araya gelip birlik oluşturması düşünülemez. AET ile yapılan Ankara Anlaşması’nı, aşama aşama ekonomik sistemleri, ekonomik gelişmişlik düzeyini yakınlaştırma açısından yorumlamak gerekir.
Benzer, benzeşik olmayan, aralarında kültürel, ekonomik, siyasal açıdan büyük farklar bulunan ülkelerin, toplulukların ekonomik, siyasal birlik oluşturmaları ve bunu sürdürmeleri olanaklı değildir. Heterojen bir yapıdan birlik oluşmaz. Günümüzde Avrupa Birliği ülkeleri arasında da kuşkusuz farklılıklar vardır. Bu farklılıklar giderilmeye, homojen, benzeşik bir yapı oluşturulmaya çalışılmaktadır. Maastricht Anlaşması’nı ekonomik, Kopenhag Anlaşması’nı da siyasal açıdan bu farklılıkları giderme, olanak ölçüsünde benzeşik bir yapı oluşturma girişimi olarak yorumlamak gerekir.
“Türkiye Avrupa Biriği’ne bu koşullarda tam üye olamaz”. “ŞİÖ ile yakınlaşamaz” yargısı duygusal milliyetçi bir yaklaşım olarak yorumlanmamalıdır. Türkiye’nin yapısını, siyasal ve ekonomik ölçütlere göre değerlendirmeden yorum yapılamaz. Türkiye, yukarıdaki ölçütlerin hangisi veya hangilerine göre AB’ye veya ŞİÖ’ye yakındır? Bir çözümleme yapılacaksa sağlam bilgiye gereksinim vardır. “Türkiye Avrupa Birliği’ne, bu yapıyla üye olamaz” sözü boşuna yinelenmiyor.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları