Şahin Aybek

Öğrencilerimize Neyi Öğretmek Daha Değerli Ve Gereklidir?

04 Ocak 2021 Pazartesi

Niye öğrenmenin doğası üzerine yoğunlaşmalıyız? Eğitim Sistemimizi Mimetik Model Mi, Dönüştürmeci Model Mi Daha Başarılı Kılar?

Ülkemizin eğitim felsefesinin ortaya konması adına, eğitim felsefemizin ontolojik boyutu gibi teorik olan diğer boyutu da epistemolojik boyutudur. Eğiten tarafından eğitilene öğretilen bilgi, bunun için gerekli öğrenme kavramları ve öğretmenin kullandığı öğretim yöntemleri eğitim felsefesinin epistemolojik yönünü teşkil eder. Bu bir nevi öğrenmenin doğası üzerine yoğunlaşmaktır. Çünkü öğrenmeler bilgiyle ilişkili olmak durumundadır. Eğitim felsefesinin epistemolojik boyutu, öğrenmeyi her açıdan ele alıp açıklamaya ve yorum getirmeye çalışır.

Eğitim Felsefelerinin Epistemolojisi Çeşitli Öğrenme Anlayışlarını Ortaya Koyar

Eğitim felsefelerinin epistemolojisi yoluyla çeşitli öğrenme anlayışları ortaya konur ve bu öğrenme anlayışları da ülkelerin eğitim niteliklerini belirler. Ülkemizin eğitim felsefesinin net bir şekilde ortaya konmasıyla biz de bu öğrenme anlayışlarından yararlanabilir ve eğitimimizi daha üst noktalara çekebiliriz. Örneğin; bilginin kazanılması ve bilgilenme olarak öğrenme, tamamen önermesel bilgi anlayışına dayanır. Diğer taraftan yetenek ya da becerilerin kazanılmasını açıklamak için; yani bir takım becerilerin gelişmesi olarak öğrenme için; davranışçılık, bilişselcilik, sosyal öğrenme gibi alternatif paradigmalar ortaya konmuştur. Yine, bazı eğitim felsefecileri de Sokratesci ve Platoncu anlamda öğrenme yorumları yaparak, öğrenmeyi kişisel bir dönüşüm olarak algılarlar.  Yani, mimetik öğretim ile dönüşümsel dönüştürücü öğretimin ayrımını yapma yoluna gidilmiştir.

Eğitim Sistemimizi Mimetik Model Mi, Dönüştürmeci Model Mi Daha Başarılı Kılar?

Eğitim sistemimizin, eğitim felsefesinin epistemolojik boyutuna yoğunlaşmasıyla mimetik model ve dönüştürmeci modellerden daha uygun olan belirlenecek ve öğrencilerimize bu model uygulanacaktır. Mimetik model, öğretimden bir takım bilgilerin aktarılmasını, öğrencilere belli becerilerin kazandırılmasını anlarken; dönüştürmeci model öğrenmeyi bir değişim, ahlaki bir dönüşüm olarak anlar ve eğitmenin öğrenciyi harekete geçiren, onun bilincinde ve yaşama bakışında niteliksel bir değişme yapmak için rehberlik yapan olarak görür. Ve bu dönüştürücü eğitimi, daha çok eleştirel pedagojiyi savunan Freire, Ivan Illıch ve Giroux gibi eğitimcilerle, postmodernler ve feministler savunur.

Peki, Öğrencilerimize Neyi Öğretmek Daha Değerli Ve Gereklidir?

Hangi öğrenme modeli olursa olsun, eğitim felsefesinin epistemolojik boyutu, neyi öğrenmenin gerekli ve değerli olduğu; yani en değerli öğrenmenin ve bilginin ne olduğu sorusunu da sorar. Eğitim felsefelerinin çoğu bu soruya, öğrenciyi değiştiren, ona yeni bir bakış açısı kazandıran, öğrenmenin en değerli öğrenme türü olduğu yanıtını verirler. Ama eğitim felsefeleri burada hangi bilginin öğretilmesi gerektiği konusunda ayrışırlar. Kimi inanma gerekçelerimizin en fazla olduğu, haklılandırılmış bilgiyi en değerli bilgi olarak kabul ederken; eleştirel pedagoglar, Harward Gardner, Alasdair McIntyre, çokkültürcüler farklı farklı açıklamalar getirirler.

Ülkemizin eğitim felsefesinin ortaya konması adına eğitim felsefemizin epistemolojik boyutunun ortaya konması ile öğrenmenin doğası üzerine yoğunlaşılacak, çeşitli öğrenme anlayışlarından en iyi olanlar belirlenecek, mimetik ve dönüştürücü modeller arasında bir tercih yapılacak, öğrencilerimize neyi öğretmenin daha değerli ve gerekli olduğu netleştirilecek, öğretim programlarımız bu yönde yapılacak ve eğitim sistemimiz daha nitelikli bir noktaya taşınacaktır. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları