Suriye sorunumuz

13 Mayıs 2022 Cuma

İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı televizyon programında anlatıyor... Ülkemizde yaşayan Suriyelilerin suça karşıma oranı yüzde 1.3. Oysa bizim yurttaşlarımızın suça karışma oranı yüzde 2.4.

Oranlara bakınca sorun yok. Hadi kapatalım konuyu, başka şeylere bakalım. Oysa konuştuğumuz Ankaralı yurttaş öyle demiyor. Sohbetimizde Suriyelilere tepkili olduğunu söyleyince nedenini sorduk. Anlattıkları şöyle: Bahar gelince bahçemdeki kayısı ağacı çiçek açtı, sonra çağlalar oluştu. Bir gün Suriyeliler girdi, çağla toplamaya başladılar ve ağacın dallarını kırdılar. Uyardım, gittiler. Ertesi gün yine geldiler. Yine uyardım, yine gittiler. Ertesi sabah kalktığımda ağacın bütün dallarını kırmışlar, bırakın çağlayı yaprak adına bir şey kalmamıştı.

Şikâyette bulunup bulunmadığını sorduk, “Polise gidersem kin beslerler. Kendi mahallemde Suriyelilerden korkuyorum işte” diye yanıt verdi.

Ama bakan yardımcısının verdiği rakamlara göre suça karışma oranı, yurttaşlardan daha düşük...

Diğer örnek Antalya’dan. Bir üniversite öğrencisi, hem okuyor hem de bir kahvecide çalışıyor. Sohbetimiz, kime oy vereceğine geldi. İlk kez oy kullanacağını, Ümit Özdağ’ın partisine oy vermeyi düşündüğünü söyledi. “Niye” diye sorunca, “Valla ağabey, babam bile aday olsa, seçime girse, Ümit Özdağ’a oy vereceğim. Bu Suriyelilerden bıktık. Okuldan kız arkadaşlarla geziyoruz, bizim yanımızda arkadaşlarımızı taciz ediyorlar...”

Ama bakan yardımcısı sınırların büyük oranda kapatıldığını ve kaçak geçişlerin çok azaldığını söylüyor. Ancak içerideki soruna çözüm yok...

Suriyelilerin ülkemize gelmesinin üzerinden yıllar geçti. Türkiye’de toplumsal yaşama uyum sağlamaları için bir çalışma yapılmadı. Bu konu büyük oranda Diyanet’e havale edildi. Çünkü beklenti, Esed devrilecek”, Suriyeliler ülkesine dönecekti. Geldiğimiz aşamada iktidar Şam yönetimiyle yeniden diplomatik ilişki kurmak istiyor. Ama iktidardan iyi haber alan gazeteciler, Suriye ile sorunlarımızı görüşmemizin Putin’in iznine bağlı olduğunu” yazıyorlar.

Bizce siyasetin en önemli konularından biri, Zafer Partisi’nin ne kadar oy alacağı... Bu partinin hangi toplum kesiminden ilgi gördüğü, hangi parti tabanından seçmenlere hitap ettiği iyice araştırılmalı. Artık bizim de “yabancıların ülkesine dönmesi gerektiğini” savunan bir partimiz var. Sağda ve soldaki bazı partilerin tabanına göz kırpıyor. Siyasi kimliği yerleşmiş olması gereken yaştaki insanların yakınmalarına bakınca, özellikle büyük kentlerdeki genç nüfusun öncelikleri nasıl şekillenecek?

Cumhuriyet’in birinci sayfasında dün yayımlanan haberlerden birinin konusu Kilis’ti. Bu ilimizde yurttaşlar Suriyeliler karşısında azınlığa düşmüş durumda. Artık uzun süre hararetle  tartışacağımız bir sorunumuz var: Yabancılar.

KILIÇDAROĞLU NE YAPACAK?

Siyasetin tartışmalı konularının birinci sırasında Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının kim olacağı geliyor. Biz de yine CHP kulislerine kulak verdik:

“Bazıları herkese iş buldu. Akşener kendisini Başbakanlığa aday gösteriyor, genel başkanımız da bunu dile getirdi. ‘Hayır, olamazsın, ben de varım’ diyen yok. Seçim kazanılırsa fiili başbakanlık görevi kendisine verilebilir. Peki seçimi kim kazanacak, cumhurbaşkanı adayı... Kılıçdaroğlu’nu adaylığa yakıştırmayanlar var. Varsayalım seçim başka bir adayla kazanıldı, genel başkanımız hangi görevi yürütecek?”

Evet, Cumhur İttifakı’nın cumhurbaşkanı adaylığı konusunun dengeleri hassas, parametreleri çok...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Suriye dersleri 13 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları